Querencia // T.K

19.BÖLÜM

 Jeongguk ve Taehyung, geçirdikleri sevgi dolu dakikalardan sonra banyoda bulunan küvetlerinde oturmuş, sıcak suyun bedenlerini rahatlatmasını bekliyorlardı. Bu seferki küvet maceralarının bir diğerinden tek farkı ise, sırtını küvetin mermerine dayayan kişi Jeongguk iken, onun bacakları arasına oturup, eşinin göğsüne sığınan kişinin ise Taehyung olmasıydı.

 İkili banyoya geldikleri an Taehyung tam küvete girecekken eşi onu durdurmuş, hemen ardından ise ilk önce kendisi suyun içerisine girerek Taehyung'u da kolları arasına çağırmıştı. Jeongguk, eşinin iyi hissedebilmesi adına her şeyi yapıyor ve bütün ilgisini ona vermekten çekinmiyordu. Bu durum ise Taehyung'un fazlası ile hoşuna giderken hiç itiraz etmemiş, kendisini suyun içerisine bırakarak, eşinin şefkat dolu kollarına sığınmıştı.

 Taehyung'un asla büyük kompleksleri ya da aşırı bir egosu yoktu. Eşi ile birlikte oldukları zaman ne prens olmasının bir önemi vardı, ne de yaşayan en güçlü varlık olmasının. Sadece Taehyung'tu o. Ne kadar güçlü ve soylu birisi olduğu için yıkılmaz görünmek zorunda olsa bile gerçekler böyle değildi. Tüm bu kavramlardan sıyrılıp kendisi ile yüzleştiği zaman geride her ne kalıyor ise o kişi oluyordu eşinin yanında ve bundan rahatsızlık duymuyordu.

 O da bir canlıydı, kırılabilir, öfkelenebilir, üzülebilir ve sevebilirdi. Tüm bunlar onun gibi birisi için zayıflık olarak kabul edilebilecek kavramlardı bir yandan da. Kendisini gizlemek konusunda en iyisi olmak zorundaydı çünkü tüm bunlar bir yandan da onun aleyhine kullanılabilecek kadar korkunç şeylerdi aslında fakat eşinin yanında olduğu zamanlarda gizlemek zorunda değildi. Jeongguk'un onu, sırf kırılabilen ya da ilgi istediği için güçsüzmüş gibi gören birisi olmayacağına emindi ve bu yüzden maskelere ihtiyacı yoktu, en azından eşi ile beraber oldukları zamanlarda.

 Bu sebeptendir ki bu tarz ufak tefek şeyleri kafasına asla takmıyor, nasıl biricik eşi kendisine sığınıyor ise, o da kötü hissettiği zaman eşinin kollarına sığınmaktan çekinmiyordu. Hem neden çekinecekti ki ? Evlilik zaten bu değil miydi ? Hayat arkadaşı olup, her türlü şeyi beraber sırtlanmak. İşte bu yüzdendir ki Jeongguk'un yanında bir saniye dahi tereddüt etmiyor, onun kendisi ile bir bebekmişçesine ilgilenmesine bile sesini çıkartmıyordu. Tam da şu anda olduğu gibi.

 Jeongguk banyoya geldikleri andan itibaren sürekli olarak kolları arasında oturan ve kendisinden daha yapılı olan bedene sarılabildiği kadar sarılıyor, arada bir saçlarını okşayarak rahatlamasını sağlıyordu.  Şimdi ise suyun sıcaklığı ve eşinin naif dokunuşları ile iyice mayışan ve küvette git gide uzanır hale gelen eşini iyice göğsüne yaslarken başına ufak ufak masajlar yapıyor, kendi kendine güzel bir melodi mırıldanıyordu.

 Her ne kadar çok güzel dakikalar geçirmiş olsalar bile Taehyug'un hala daha az da olsa sıkıntılı olduğunu hissedebiliyordu ve bunu aşabilmesi için de elinden gelen her yolu deniyordu. Tüm bu yaşanan olaylar esnasında ise aslında birazcık da olsa mutlu hissetmeden edemiyordu çünkü Taehyung'un, onun yanında çekinmeden hislerini rahatça yaşayabilmesi ve bunları da ona yansıtıyor olması Jeongguk'un çok hoşuna gidiyordu.

 Taehyung genel olarak aşırı baskın bir karakterdi, bir Prens, gelmiş geçmiş en güçlü ırklardan birisine mensup bir vampirdi fakat Jeongguk ona baktığı zaman tüm bunların dışında, göğsüne kıvrılmış ve eşinin sevgi dolu dokunuşlarına aç minik bir bebek görüyordu sanki. Bu düşünce ile dudakları arasından tutamadığı bir kıkırtı kaçarken, Taehyung huzurla kapattığı gözlerini aralamış, bu güzel görüntüyü kaçırmamak adına bakışlarını Jeongguk'a çevirmişti. Kendisine dönen bakışları ile daha da fazla gülen eşi ile o da kendini tutamayıp, yüzüne sıcak bir gülümsemenin hakim olmasına izin vermiş, hemen ardından ise başını biraz çevirip  Jeongguk'un dudaklarına minicik bir öpücük bırakmıştı.