Herkes yerlerini almıştı. Kral ve Kraliçe Kim taçlarını teslim etmek adına saray avlusunun tam ortasında, onlar için hazırlanmış yüksek bir platformun üzerinde dururlarken, onur konukları olan Krallar da kendilerine ayrılmış köşeye çoktan kurulmuşlardı. Halk ise tüm avlunun etrafında toplanıp kocaman bir çember oluşturmuşken, herkes biraz yüksekte olan platformu rahatlıkla görebiliyordu. Saray avlusunun her bir yanı çeşit çeşit insan ve vampirler ile dolmuşken, boşta kalan tek kısım, sarayın kapısından başlayıp, avlunun ortasında doğru uzayan, uzun ve dar bir yoldu.
Orada bulunun herkesin tek odağı boş bırakılmış yol olurken sonunda herkes istediğini ulaşmış, Taehyung ve Jeongguk kendileri için bırakılmış boşlukta ağır adımlarla yürümeye başlamıştı. Jeongguk biricik eşinin koluna girmiş, zarif adımlarla ilerlemeye devam ederken, Taehyung ise kendinden emin bir halde, başı dik bir şekilde sert adımlar atıyordu. Namjoon ve Seok Jin, platforma doğru yürüyen ikiliyi gurur içerisinde izlerken, Yugyeom ve Hoseok ilk defa şahit oldukları bu olayı heyecan içerisinde izliyor, Yoongi ise gayet sıkıcı bulduğu bu saray zırvalıklarının bir an önce bitmesi için dakikalar sayıyordu.
Sonunda platforma ulaşan ikili ise fazlasıyla heyecanlı hisler içerisinde olmalarına rağmen bunu ustaca gizleyerek Kral ve Kraliçe'nin önünde durmuş, eğilerek onları selamlamışlardı. Kraliçe Kim, karşısındaki manzara sayesinde fazlası ile duygu dolu hissederken Kral Kim ise oğlu adına mutlu hissediyordu. Oğlunun şu anda tek başına değil de yanında eşi ile karşılarında durması Kral Kim için çok mutluluk verici bir olaydı çünkü bu kadar büyük bir yük ile tek başına savaşmanın ne kadar zor olduğunu en iyi kendisi biliyordu ve düşünüyordu da biricik eşinin hayatına girmesi ona ne kadar yardımcı olmuştu.
Kral Kim her şeyini eşine borçlu olduğunu düşünüyordu. Eşi her daim onu desteklemiş ve yanında olmuştu. Bu da Kral Kim'in olduğundan daha güçlü ve sevgi dolu bir Kral olmasına olanak sağlamıştı ve şimdi karşısında duran oğlu için de aynı şeylerin geçerli olmasını umuyordu.
Jeongguk ve Taehyung sonunda tekrardan doğrulup Kral ve Kraliçe ile göz göze geldikleri zaman ise sanki onların tüm bu duygu ve düşüncelerini anlamışlar gibi birbirlerine biraz daha sokulmuş, Kral'ın konuşmasını beklemeye başlamışlardı. Kral ise onların bu haline çok hafif bir şekilde gülümsedikten sonra hemen toparlanmış, sesini tüm gürlüğü ile kullanarak konuşmaya başlamıştı.
"Çok Sevgili oğlum Prens Kim Taehyung ve onun biricik eşi, bizim ise güzel evladımız Kim Jeongguk. Bu taç töreni, ülkenin hakimiyetinin bizden yeni nesle geçtiğini tasdikleyebilmemiz adına yaptığımız temsili bir törendir. Bu törenin ardından ülke yönetiminin başına sizler geçecek, sevgili halkımız ve müttefik olduğumuz tüm Krallıklar ile yeni bağlar kuracaksınız. Tüm sorunlar ile ilgilenecek, her zaman adil davranacaksınız. Bizim ülkemiz her zaman adil yargının ve eşitliğin bulunduğu bir ülke olmuştur. Her zaman olayları sonuna kadar araştırır, tür ayırt etmeden adil bir yargı ile yaklaşırız. Ülkemizin bütünlüğünü hep beraber sağlar, halkımıza güzel duygular ile yaklaşırız. Şimdi sizden ant içmenizi istiyorum, başa geçtiğiniz andan itibaren her zaman adil olacağınıza, ülkenin bütünlüğünü korumak adına her türlü şeyi yapacağınıza ve asla acımasız birer Kral ve Kraliçe olmayacağınıza dair ant içiyor musunuz ?"
Jeongguk ve Taehyung gayet kendilerinden emin ve gür bir sesle antlarını tamamlarlarken, Kral Jeon ise pür dikkat olanları izliyordu. Tanrı aşkına bu da neydi ? Kim Krallığı cidden bu kadar duygusal olmak zorunda mıydı ? Kral Jeon'a göre tüm bunlar yalnızca birer saçmalıktan ibaretti ancak görünüşe bakılırsa, taçlarını teslim aldıkları gibi gururla başlarını kaldıran bu ufak çift ve onları büyük bir coşku ile alkışlamaya başlayan halk için önemli bir şey olmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Querencia // T.K
Fiksi PenggemarVampir Kral Taehyung ve onun güzeller güzeli ruh eşinin hikayesi Soft fic