Tanıtım

6.1K 195 82
                                    


Merhaba sayın okurlarım 👋👋👋

Yeni bir kurgu ile karşınızdayım.

Umarım severek ve beğenerek okursunuz...

İki türlü acı vardır. Biri sizi güçlendiren acı, diğeri ise sadece ıstırap veren yararsız acı.

Hangi acıyı beslediğine dikkat etmeli insan...

Bazı anlar olur kalbimizin paramparça olduğu, kimi zaman
ise içimizin dağlandığı...

Peki ölüm ne demek ?

Ölmek gerçekten yok olmak mı demektir, yoksa sonsuz ebedi yolculuğa uğurlanmak mı ?

Gözyaşları akın akın yanaklarından bir yol çizmiş, aşağıya doğru dökülüyordu. Her darbede silsede, acıdan başka bir şey vermiyordu. Karşısındaki mezara baktı o an anladı, bir daha hiç bir şeyin geri dönüşünün olmadığının.

Gözlerinin buğusu, her gözlerini kapatıp açtığında gidiyordu. Etrafına baktı, ağlayan insanlar sessizce aynı noktaya bakıyordu. Tabut, tahtadan bir parça, topraktaki ebedi yerini buldu.

Üzeri bir karış toprakla örtüldü, son görüş, son haykırışlardı. Sona doğru tek bir kimse kalmamıştı mezar başında, sadece gönülden sevdikleri son kez yanında duruyordu.

Mezar taşına baktı koskoca
' Hamdi Gürpınar ' yazıyordu.

Koca çınar dünyaya gözlerini kapatmıştı. Dede; iki kelime konuşmaya başlayan bebeğin, dilinden çıkan iki kelime, bu kadar kıymetli olabilir miydi ?

' Çisem haydi gidiyoruz. '

Başını çevirdi kuzenine doğru, biliyordu artık gitme vakti gelmişti. Ayağa kalktı, son kez dedesinin mezarına baktı. Elveda dedi, bir daha gelmek üzere...

Kolundan tutundu Elçin'in, sanki tutunmasa düşecekmiş gibiydi. Arabaya bindirildi, başını cama çevirdi, sanki dedesini görebilirmiş gibi mezara baktı. Üzeri örtülü topraktan başka birşey yoktu. Başını yasladı cama, elini koydu sanki son kez dedesine dokunurcasına. Arabanın tekerlekleri çakılların çıkardığı, sesle hareket etti.

O devasa kapıdan çıkmış bulunuyordular, geriye yanında bir tek ailesi kalmıştı. Mezarlıktan eve geçilmişti, bütün akrabalar buradaydı. Hengame vardı evin içinde, bir tarafta helvalar dağıtılıyor, bir tarafta kuran okunuyordu.

Elime bir tabak tutuşturuldu, baktım tabağın yüzüne, fıstıklı helva vardı dedemin helvası. Boğazım düğümlendi gözlerim etrafta gezindi.

Dedem ile anılarımızın geçtiği salonda burukça gülümsedim. Bir daha gelemeyecek olması ne kadar üzücüydü...

Evet, umarım sizinle aşka güzel bir yolculuk yaparız...

Bir daha ki bölümde görüşmek üzere..

❤️❤️❤️❤️❤️❤️

Masumiyet ( Tamamlandı )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin