Masumiyet ( Tamamlandı )

18. Bölüm

Latif

Heyecanla zili çaldım elimdeki çiçeği sıkıca tutmasam belki yeri boyluyabilirdi. Bir elim ile kravatını düzelttim yengem yakışıklı olduğumu söyleyip duruyordu. Babam sağ olmadığı için büyük olarak isteme işi amcama kalmıştı.

Kapı açıldığında gözlerimi Çisem'in üzerinden alamadım. Pudra rengi elbisesi ile çok güzel olmuştu. O yeşil gözleri ön plana çıkmış insanda daha çok bakma isteği oluşturuyordu.

Çisem bana bakıp utançla gözlerini kaçırmıştı, elimdeki çiçeği uzatmıştım. Onun kadar güzel olmasada eline çok yakışmıştı. İçeriye beni davet etmiştiler sırasıyla bütün aile salonda oturuyorduk. Annesi Dilek teyze beni inceliyordu. Yahya amca ise amcam ile koyu sohbetteydi. Yengem ise annem ve Dilek teyze ile konuşuyordu.

Yahya amca Çisem'e kahve yapması gerektiğini söyledi. Çisem heyecanla yerinden kalkıp benimle göz göze geldi. Benimde ondan aşağı kalır yanım yoktu eğer ellerimi parmaklarım ile sarmasam titrediklerini görebilirdi herkez.

Elçin kuzeninin yanına kalkıp gitti gözüm Engin'e çarptığında sevdiği insanda olduğunu gördüm. Üzülüyordum kardeşim için keşke bu durum hiç başına gelmeseydi. Keşke Elçin dayısının kızı olmasaydı o zaman işler daha farklı olabilirdi.

Yahya amca sürekli amcama sorular soruyordu, sonunda kapıdan içeriye sevdiğim kadın tepsi ile girmişti. Önce amcamdan başlayıp sırasıyla hepimize dağıtmıştı. Sıra bana geldiğinde gözlerine bakmaktan kahveyi alamadım.

Hatta ortamda kahkaha sesleri duyuldu rezil olmuştum. Ama olsun söz konusu Çisem ise rezil olmam umrumda değildi. Kahvemden bir yudum almıştım ama beklediğim gibi gelmemişti. Tuzlu değil tam aksine şekeri tam yerindeydi,ben onun elinden zehir bile olsa içerdim.

Sonunda kahve faslı geçtiğinde kız isteme zamanı gelmişti. Yıllardır beklediğim o an gelmişti sonunda, amcam bir büyük olarak Yahya amcadan kızını istemişti.

Yahya amca başını çevirip kızına baktı. Çisem'in ne düşündüğü şu an onun için önemli olandı. Çisem bekletmeden kabul ettiğini dile getirdi. Derin bir oh çektim sonunda mutlu sona doğru gidiyorduk.

Yüzük takılacağı sırada ayağa kalkmıştık. Çisem yanıma gelmişti gözlerini gözlerime çevirdi. Amcam yüzükleri ikimizin parmağına dualar eşliğinde takmıştı, hatta Elçin'in makas kesmiyor şakası yüzünden amcam terler dökmüş parayı tepsiye koymuştu.

Amcam için zor bir gündü ilk defa kız istemeye gidiyordu. Gülümsedim babamın yokluğunu hiçbir defa bana aratmamıştı. Kurdele kesildikten sonra Çisem'e dönmüştüm yüz yüze bakıyorduk.

Ellerimi yanaklarına götürüp başıni kaldırdım alnına öpücük kondurmuştum. Artık o benim helalim, sevgili eşim olmuştu. Elçin böyle olmayacağını müzik açıp bu mutlu günü kutlamamız gerektiğini söyledi.

Çisem ile karşılıklı oynuyorduk sadece şu an ikimiz vardı. Sadece o ve ben gözlerimi alamıyordum ondan. Yanımıza Engin ve Elçin çıkmıştı şu an kuzen olarak oynuyordular ailelerin gözleri önünde.

Gecenin sonunda artık kalkma zamanımı gelmişti. Yarın Çisem'i okula ben götüreceğimi söyledim. Çisem kabul etmişti artık rahat bir şekilde hareket edebilirdik.

Sabah evde kahvaltı yapıp nişanlımı almak için kapısının önüne yürüdüm.
Zili çaldığımda kapıyı Dilek teyze açtı
Çisem'in birazdan geleceğini söyledi.
Beklemeye başladım Çisem kolunda çantası ile evden çıktı. Beni görünce yanağıma öpücük kondurdu. Geri çekildiğinde Dilek teyze bize bakıp kapıyı kapattı.