20. Bölüm

825 51 12
                                    


Latif

Engin sabah saatlerinde beni aramıştı. Artık tamami ile eve dönüyordu onu gidip otogardan alacaktım. Çisem ile çoğu eksilerimizi tamamlamıştık, hem sevdiğim kadın yakında okuldan mezun oluyordu.

Yaza düğüne karar vermiştik Çisem nişan olmasını istememişti. Direkt olarak nikah eşliğinde düğünümüz olacaktı. Evden çıkmıştım amcamın arabasını kısa süreliğine almıştım.
Otogara doğru sürmeye başladım.

Engin'in gelme saatiydi, sonunda giriş yaptığımda otobüs seferlerinin önünde kardeşimi bekliyordum.
Engin çantasını alıp gözleri ile etrafı taradı. Elimi kaldırıp sağladığımda beni görmüştü, yere çantayı atıp sıkıca sarıldı.

' Kardeşim hoş geldin. '

' Hoş bulduk kardeşim. '

Çantasını aldığım gibi arabaya doğru yürüdük. Yolda neler yaptığını sordum, sonunda evine döndüğü için mutlu olduğunu. Artık sevdiği kadını görecek olmanın mutluluğunu anlattı.
Haklıydı oda hakediyordu mutluluğu,
evin onu ne bırakıp eve geçmiştim.

Akşam yemeğini yiyip odama girmiştim. Çisem'i aramıştım, burada değildi şehir dışına teyzesinin yanına tatile gitmişti. Onu özlemiştim yanımda olmasını isterdim. Güzel gözleri beni görünce parıldadı, sonra yanağında kocaman gamze belirdi.

Seviyordum onu parmağımı ekrana uzatıp gamzesine dokundum. Yanağını okşadım özlemiştim, Çisem'de beni özlediğini söyledi. Bir süre sonra telefonu kapattım. Mutfağa gidip kendime su alacaktım, bardağa soğuk suyu doldurup odama geçtim.

Telefonumda bildirim ışığı yanıyordu.
Elime alıp baktığımda Engin'in aradığını gördüm. Hemen geri dönüş yapmıştım. Önce meşgul çaldı ardından açmıştı.

' Neredesin acil buluşmamız gerek. '

Evde olduğumu hemen geleceğimi söyledim. Her zaman ki yerimizde buluşacaktık. Evden çıktım annem her ne kadar nereye gittiğimi sorsa da duymazdan geldim. Arabaya atlayıp bildiğim yoldan gitmeye başladım.

Kısa sürede gelmiştim, Engin yere oturmuş başını ellerinin arasına almıştı. Yanına yaklaştım elimi omzuna koyduğumda irkildi. Başını çevirdi gözlerinden akan yaşları gördüm. Karşımda ağlıyordu hızla eğilip ne olduğunu sordum.

' Onu evlendirecekler kardeşim, ben buna dayanamam. '

Gözünden bir damla daha aktı. Demek Elçin'i istemeye gelmiştiler Engin gözündeki yaşı silip ayağa kalktı.

' Onu buradan götüreceğim, evet en iyisi onu buradan kaçırmak. '

Kolumdan tuttu çekti yürümem için, ellerim ile onu durdurdum. Göğsünden itekledim önce bir sakince düşünmesi gerekiyordu.

' Bırak beni o kızı oradan alacağım. '

' Dur nereye önce otur bir düşün,
hem kaçırsan kızı nereye götüreceksin. '

' Tabi senin tuzun kuru aldın sevdiğin kızı, benim halimden anlamazsın. Ben tek başıma yaparım sen gelme. '

Artık bende bağırıyordum önce sakince düşünmesi gerekiyordu. Son söylediği söz canımı yakmıştı, Çisem'i bir başkası ile düşününce ne kadar kötü olduğunu anladım. Hak vermiştim ona gideceğimizi söyledim.
Patika yoldan aşağıya inmiştik, telefonum çalmaya başladı. Çisem arıyordu açtığımda Engin'in nerede olduğunu sordu.

Yanımda olduğunu söyleyince telefona vermemi istedi. Engin'e uzattım hızla alıp kulağına koydu.
Birden bağırmaya başladı, ona engel olmak istedim. Karşısında her ne kadar kuzeni olsa da benim sevdiğim kadın vardı. Kimse ona benim yanımda bağıramazdı.

Masumiyet ( Tamamlandı )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin