Gözlerimi açtığımda başımda hissettiğim ağrıyla gözlerimi geri kapattım. Ağrı geçince gözlerimi tekrar açtım. Kafamı kaldırdım. Hastanedeydim. Ben en son taksiye binecektim. Sonrası yok.
Kafamı yukarı çevirdiğimde asılı serum torbası vardı. Sağ tarafıma baktığımda yatağın yanındaki ikili koltukta uyuyan Matteo'yu gördüm. Sağ dirseğini koltuğun kenarına yaslayıp, eliyle yüzüne destek alarak uyuyordu.
Ona bakarken aklıma ilk tanıştığımız gün gelmişti. Yüzümde istemsiz bir gülümseme oluşmuştu. Hastanedeydik ve o da bu şekilde uyuyordu. Ama o zaman çok farklıydı. Çok zaman geçmişti. Onu orada ilk gördüğümde bu hale geleceğimiz aklımın ucuna dahi gelmezdi.
Gözlerini açmaya başladığında neden yaptım bilmiyorum ama hemen gözlerimi geri kapattım. Bir gıcırtı sesi geldi. Galiba sandalyeyi çekmişti.
Karnımın üzerinde olan sağ elimi kendi eliyle birleştirdi ve elimin üzerini öptü. Dudakları bir süre elimin üzerinde kaldıktan sonra dudaklarını elimden ayırıp elimi iki elini arasına aldı. Bir süre öylece durdu hiçbir ses çıkarmadı.
Bir elini iki avucunun arasına aldığı elimden alıp saçlarıma götürdü ardından derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.
M: Biliyorum, çok hata yaptım. Senin canın yanarken canını daha çok yaktım... Özür dilerim çok özür dilerim. Seni üzdüğüm için canın yanarken daha çok yaktığım için...
Sesi titriyordu konuşurken. Sustu ve elimi tekrar öpüp konuşmaya devam etti.
M: Ya bugün ben orada olmasaydım ne olurdu? Doktor yeni ameliyat olduğun için çok fazla risk olduğunu söyledi. Ya sana orada bir şey olsaydı. İnan bana kendimi affetmezdim. Belki sen yaptıklarım için beni affetmezsin ama şunu bile Luna ben seni hala çok seviyorum. Çok şey yaşadık, çok uzaklaştık birbirimizden. Yaptığım onca şeyden sonra beni hala seviyor musun bilmiyorum en çok da bu belirsizlik canımı yakıyor. Elini tutmayı özledim, saçını koklamayı, sana sarılmayı özledim Luna ben seni özledim. Bizi özledim. Eski bizi... Umarım bir gün eskisi gibi oluruz. Ne zaman gelirsen ben hep burada olacağım ve şunu sakın unutma seni seviyorum...
Gözlerim kapalı dahi olsa gözlerim dolmuştu. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Ellerini ellerimden çekti. Ardından burnunu çekip ayağa kalktı ve ardından kapı sesi...
Kapı kapandığında gözlerimi iyice sıktım ve zor tuttuğum göz yaşlarım birer birer aktı. Yattığım yatakta doğruldum ve sırtımı yatağın başlığına yasladım. Suçlu ben iken onun canı yanıyordu. En büyük hata benimkiyken beni bile suçlamıyordu tek suçluyu kendisi olarak görüyordu. En başta söyleseydim her şeyi belki bu konuşma hiç olmayacaktı aramızda.
Kapı çaldığında içeri Ramiro girdi.
R: Matteo haber verdi.
L: Kızlar?
R: Haberleri yok merak etme.
L: Onları daha fazla benim için üzülürken görmek istemiyorum.
Yanıma gelip az önce Matteo'nun oturduğu sandalyeye oturdu.
R: İyi misin?
L: Sayılır.
Kollarını bedenime sarıp başımı kendi göğsüne yasladı. Göz yaşlarım çoktan tişörtünü ıslatmıştı.
R: Konuştunuz mu?
L: Evet.
R: Ne oldu peki?
L: Hepsinin benim suçum olduğunu bir kez daha anladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TESADÜF 2
FanfictionHerkes için her şey bitmişti. Kavuşamadan bitmişti hikayeleri. Kimisi mecburdu kimisi daha kavuşamamaştı bile. Kadere inat savaşacaklar mı yoksa kaderlerini kabullenecekler mi? Tesadüf'ün devamıdır. 1.02.2021~10k olduk