Satır aralarına yorum yapmayı unutmayalım.
Gelen bağırma sesiyle yataktan sıçrayarak kalktım. Mehmetse hala horlayarak yatıyordu. Demekki eve hırsız girip bizi doğrasa kocam hala uyuyacak.
"Mehmet kalk içeriden bağırma sesi geldi. " omzunu dürtünce homurdanarak gözlerini açtı. "Annene bir şey olmuş olabilir kalk bir bakalım. " gözleri yarı kapalı ayaklandı. O önde ben arkada oturma odasına girdik. Kaynanam yerde boylu boyunca uzanmış acı içinde inliyordu.
"Gözün kör olmaya gelin. Beni koltuk tepelerinde süründürdün bak yerlere düştüm. " acı içinde kıvranırken bile bana laf söylüyordu. Hem evimde başka yatak varda ben mi onu koltukta yatırıyordum. Mehmet annesini kucağına alıp açtığım koltuğun üstüne bıraktı.
"Koltuktan nasıl düştün anne?" Mehmetin düşünceli sesine karşılık gözlerimi kıstım. Kocaman koltuktan nasıl düşmeyi becermişti acaba.
"Oğlum koltuk çok rahatsız. Bacağımda zonklayınca rahat uzanayım dedimde öyle düştüm. " neden yalan söylediği düşüncesi aklımda dört dönüyordu. Mehmet düşünceli gözlerle bana baktı. Ne düşündüğünü anlamıyorum ki cevap vereyim.
"Anne istersen sen bizim yatakta yat. " bu teklif benden gelmişti. Mehmetinde eminim aklından bu geçiyordu da bana söylemeden annesine teklif etmek istemiyor gibi. Bende kabul etmez düşüncesiyle nezaketen teklifte bulundum.
"Olur gelinim. " acısı bir anda geçen kadına hayretle baktım. Mehmet annesini yeniden kucağına alıp bizim odaya taşıdı. Bende açmadığım üçlü koltuğa oturdum. Daha ilk günden yatağımdanda olmuştum resmen. Mehmet bizim yastıklarla odaya geri gelip annesine açtığım koltuğa oturdu. O da gece gece uyandığı için huysuzdu.
"Bizde yatalım o zaman. " annesinin yastığını tekli koltuğa atıp bizim yastıkları koydu. Sonrada kendini yatağa boylu boyunca attı. Gidip yanında uzanmak yerine mutfağa geldim. Uykum kaçmıştı bir kere. Kitaplarımı koyduğum dolabı açıp çıkardım. Sonrada kitapları masaya koyup ders çalışmaya başladım.
"Gülüm. Gülüm kalk burda uykuya kalmışsın. " Mehmetin gür sesiyle zorla gözlerimi araladım. En son etrafin aydınlandığını hatırlıyorum.
"Hadi kalk içeride yat. " yüzümü buruşturdum. Kalkıp kahvaltı hazırlamam gerekiyor."Kahvaltı hazırlayayım. Hem Narinde uyanır şimdi. " uyuşuk halde ayaklandım. Mehmet kollarını arkadan belime bağladı. Kafasıda saçlarımın arasındaydı.
"Seni çok zorladığımın farkındayım ancak annemide o halde bırakamam. Bana kızma olur mu?" Cevap vermeyince kulağıma ufak bir ısırık bıraktı. İnleyip kaçmaya çalıştım ancak bırakmadı. "Narini bugünde işe götüreyim mi? Hem annemle hemde kızımla uğraşmak seni yorabilir. " ondan uzaklaşmaya çalıştım ancak izin vermedi. Belliki kendini suçlu hissediyor.
"Mehmet çok uykusuzum sırnaşma. " yeniden itmeye çalıştım. Bu defa kolumdan tutup beni kendine çevirip yeniden kollarını etrafıma doladı. Özellikle gözlerine bakmıyordum.
"Yapma böyle Gülüm. Benim ne suçum var?" Masum sesine karşılık gözlerimi devirdim.
"Mehmet annenin bizim odamızda ne işi var? Dün nezaketen söylediğim bir şeye hemen tamam dedi. Tamam annendir bakarım ederim ama bazı yerlerde durması gerekiyor. Sencede öyle değil mi?" Kollarından kurtulup ona sırtımı döndüm. O da biliyordu ki bu dediklerimde haklıyım.
"Ben Narine bakayım. Ağlıyordu sanki. " mutfaktan çıktı. Bende elĺerimi tezgaha dayayıp nefes almaya çalıştım. Resmen kaynanamın hırsını hiç suçu olmayan kocamdan çıkarıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Tutam Eski (Tamamlandı)
Genç KurguEskilerin sıcacık mahallelerine ve aşklarına götürmeye geldim sizi. Aşkın değerinin bilindiği zor zamanlara hadi hep birlikte gidelim. Mahallenin sıcak atmosferine davetlisiniz. Yanlız şimdiki zaman aşkını beklemeyin kitapta. O zamanlar bırak el ele...