Deniz kaşlarını çattı.
"Duygu değişimlerin şu anda ateş kontrolü için fazla iniş çıkışlı olur, Atlas."
Gözlerimi devirdim.
"Çalışmak istiyorum dedim, Deniz. Dövüş ve silah konusunda eksiğim yok ama elementim yalnızca kötü bir şey olduğunda mı ortaya çıkacak? Varlığını bile hissetmiyorum şu an. "
Yumuşak bir sesle konuştu.
" Üzgün olduğun için varlığını hissedemiyor olabilirsin, Atlas. Bu çok normal olur. "
Sakin kalmak için derin bir nefes aldım.
" Deniz... O lanet eğitimlere başlamak istiyorum. Bu kadar! "
Sertçe konuştuktan sonra sandalyemi itip dışarı çıktım. Kapıyı ardımdan sertçe kapattıktan sonra taşlı yolda yürüyüp dış kapıdan çıktım. Hızlı hıxlı ve kesik kesik nefes alıyordum.
Gökyüzünde şahin sesine benzer bir ses çıkaran kuşu gördüm tekrar. Olayı neydi bilmiyordum açıkçası düşünmemiştim bile.
Evren yoktu bu yüzden öfkem kontrolden çıkıyordu. O varken mantıklı düşünmek zorundaydım.
Çünkü geçen senelerde sırf öfkemi kontrol edemediğim için Evren çok büyük zarar görmüştü. Bu yüzden de o günden beridir Evren için sakin kalmaya gayret ediyordum. Ama şu anda Evren yoktu.
Evren yoktu?
Evren yoktu!
Evren yoktu!?Bu cümlenin gerçekliğini anlamak için binlerce kez tekrar etmem gerekecek sanırım.
O sırada herkes dondu ve mekan ayaklarımın altından kaydı. Kendimi diğerleri ile birlikte Karanlık Boyutta buldum. İstemsizce gözlerimi devrilen öfkeli bir nefes aldım.
Bu yaratıklar ve bu yaratıkları kontrol eden kişiler yüzünden ölmüştü ikizim.
Bir ordu gibi bize doğru geliyorlardı. Öfke içimde çığ gibi büyürken sakinleşmek adına bir harekette bulunmadım.
Hepsini yakmak istiyordum! Hepsini yok etmek istiyordum.
Nefes alışverişlerim fazla hızlanmış olacaktı ki bana sesleniyorlardı ancak benim tek odak noktam yaratıklardı.
Gözümün önüne Evren'i cesedi geldikçe sinirle gülüyordum.
"Hepinizi yok etmeden kardeşimi ziyarete gitmeyeceğim."
Dedim öfke dolu bir sesle. Beni yatıştırmaya çalışan Temsilcileri görmüyorum bile. Attığım her adımdan yürüdüğüm yer alev alırken yaratıkların dikkatini çekebilmiştim.
"Hepiniz yandığım kadar yanmak zorundasınız!"
Diye bağırdım öfkeden titremeye başlayan sesimle. Tüm bedenim alev alırken onlara koşmaya başladım. Aramızdaki mesafe 10 metreye indiği zaman durdum ve yumruğumu sertçe yere vurdum.
Gelin yiyorsa!
Ateşimin bir kısmı onlara saldırırken diğer kısmı bizi sarıyordu. Kollarımı iki yanda havaya kaldırdığım zaman ateşim bir hortum halinde etrafımızı sarmaya başladı. Hızı artarken bize gelmeye çalışan her bir yaratık daha ateşe dokunamadan kül oluyordu.
Deniz, Temsilcileri ısıdan korurken ben her yeri yakıyordum.
"Hepiniz bedelini ödeyeceksiniz!"
Dedim hırsla. Üzerimdeki endişeli bakışlara aldırmadan ateşin gücünü arttırdım. Bir kerede bu kadar güç kullanmak doğru değildi. 1 saat dayanmayacaktım. Ama bunun ne derece umrumda olduğu tartışılırdı.
![](https://img.wattpad.com/cover/249062333-288-k381097.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Elementler Serisi || Ateş'in Kızı / TAMAMLANDI / DÜZENLENECEK
Fantasy#Elementler 1. Sırada #Fantastik 19. Sırada #Aksiyon 35. Sırada *** Karanlık Elementler Serisi 1. Kitap Ateş'in Kızı... Karanlık Elementler Serisi 2. Kitap Su'yun Kızı... *** Karanlık içlerinde dolanırken onu fark etmediler ve çarpışma anı geli...