ÇOK DA GÜZEL İYİ OLDU.

ayaz benim halam bi ölmüş, bi ölmüş ama nasıl ölmüş....

selam canlarıııım. nassınız bakalım ? :D bu bölümde açıklamayı başa yazdım çünkü okumanızı istiyorum. hikayede, FINAL yapmayı yada bunu bitirip devamı niteliğinde ikinci bi kitaba başlamayı düşünmeye başladım. çünkü baya bi bölüm olmuş. bu konu hakkında bana fikirlerinizi açar mısınııız ? multimedyada geceden ayazın sahnede bi fotoğrafı var. öpüldünüz kocamaaaan :** :D 

- sen bu çocuğu istemiyosun. ateşin ne günahı var hı ? ne günahı var ? !?!?1

- nehir. ( deniz )

- sus konuşma. ben anladım seni merak etme. 

- tamam lan tamam. sus artık !!! ( deniz )

veeeee deniz bey yollarda.

- ahahahahahah ulan nehir hamile olan toprak, kapris yapıp ağlayan sensin. haahha töbe töbeee. ( samed )

şezlongun yanındaki çantamdan elime geçen ilk şeyi samedin kafasına fırlattım. ulan gitti güneş kremi havuza iyi mi....

- git al o kremi hemen.

- sen beni denizle karıştırdın herhalde. hatta bence denize de ki, ateşin canı havuzdan serin serin güneş kremi çekmiş bi dal çıkar. gider getirir. ( samed )

- senin ben var ya.... konuşma benle küstüm sana.

öküzcük dil çıkarıp gitti.

- yalnız samed haklı kanka. bende bi süre sonra hamile olanı karıştıracam. lan yazık ayazada. hadi diyelim siz evlendiniz bebeniz olacak, bu kaprislerle varya ooooooo bence sizin çocukları ayaz taşısın lan. hem bizede dokuz ay boyunca şamata çıkar. yoksa değil ayazla biz, ülke olarak toplansak senin kaprislerini çekemeyiz. ( yaren )

gözlerimi kapatıp yareni dinlyodum. tamam belki biraz abartmış olabirim. '' biraz ? '' tamam birazdan biraz fazla. '' hadi lan ordan. bunlar varya, sana az bile söylediler. gerçi yaren iyi saydırdı valla ne diyim ama sapına kadar haklılar. ulan şu üç günde toprağın hamileliği boyunca denize yapacağı kaprsi yaptın. sana noluyosa sanki.... '' hala olacam la ben. boru mu bu ? denizi bu şekilde anca ikinci çocuklarında kullanabilirim. kim bilir o da taaa ne zaman olur...... '' pes sana yaa.... bak deniz seni dövecek sonunda. ayaz mayazda elinden alamayacak. '' alamaz zaten. ayaz denize kafa tutmazki. amaaan neyse. karıştırma benim kafamı.... 

- haklısın valla kanka ne diyim.

yaren japon balığı gibi ağzını gözlerini açıp bakmaya başladı.

- noldu lan ? robert gibi bakmaya başladın ?

robert ne alaka diceniz tabi, bundan üç dört yıl önce balık almıştım. böyle sapsarı, japon balığı. tabi ergenlik başımda duman çağlarındayız, alacakaranlık hayranlığı, robert pattinson aşkı zirvede. böyle bi durumda sarı balığın adının robert olması çok normal tamam mı ? yargılamayın beni. 

- robert mı ? 

- evet toprakcım robert. nehirin ergenlik yıllarından bi anı. balığı robert. ( yaren )

- hahahah nehir cidden balığının adını robert mı komuştun ? ( toprak )

- evet nolmuş yani ? ergendik yaptık bi hata.

- hahah tamam tamam kızma. ( toprak )

- bi dakka bi dakka. asıl konudan uzaklaşmayalım. nehir biraz önce haklısın dedi. bu büyük bi olay. ( yaren )

- yok lan büyütme. tamam denize biraz yükleniyorum ama toprak için alıştırma yapsın diye. neden ? çünkünüm toprak henüz aşermiyo, hamilelik sendromlarına girmedi. yani ultra normal. bende duyarlı bi halanın yapması gerekeni yapıp denizi ateş için hazırlıyorum.