Resim Efe.
Bu bölüm biraz kısa oldu ama bu bölümün ikinci partı da var. Hem bu bugün attığım 2. bölüm. Anlayışla karşılayacağınızı umuyorum.
Bu bölüm ilerisinde ne olabileceği hakkında yorum yapmanızı istiyorum. Sizce neler olacak?
İyi okumalar.Belki de Ateş'in peşinden gitmemeliydim.
Gitmeyeceğim de ne olacaktı? Onu tanıyordum. Eğer onunla gelmemi istiyorsa, benim seçim hakkım yok oluyordu. Bir yolunu bulur, beni sürükleye sürükleye o evden çıkartırdı. Ben sadece işleri zorlaştırmak istememiştim.
Hem, Efe de bana gitmem gerektiğini söylemişti. Bir nevi kovmuş bile olabilirdi.
Çok salaktım. Madem Efe'den hoşlanıp ona yakınlaşmıştım, sonra neden hiçbir şey olmamış gibi saymasını söyleyip onun sinirlerini bozmuştum ki?
Ve aslında Yağız'ın bende uyandırdığı duygular, Efe'ye karşı hissettiğim duygularla kıyasla çok daha küçüktü.
Kendimi fark ediyordum yavaş yavaş. Yağız'ı sevmiyordum, ona takıntılıydım. Popülerdi, yakışıklıydı, çoğu kişinin ulaşmak istediği bir çocuktu. Ve ben onu kendime imkansız gördüğüm için, ona bağlanmış olmalıydım.
Hiçbir şey bilemiyordum artık. Yaptığım saçmalıklara anlam veremiyor, ne hissettiğime karar veremiyordum.
Düşüncelerimden sıyrılıp etrafıma bakındım. Eve gelmiştik.
Arabanın kapısını açtım ve villanın kapısından içeri girdim.
Evin kapısı kapalıydı. Birkaç kez kapıya vurdum.
İçerden gelen hızlı ayak seslerinden sonra kapı açıldı. Öylece suratıma bakıyordu. Hiçbir şey olmamış gibi. Suçlu olan benmişim gibi.
'' Ne var? '' dedi kafasını iki yana sallayarak.
'' Nasıl ne var? Beni o evden zorla çıkarttın, şimdi de evine mi almıyorsun? '' dedim sinirlenmeye başlayan bir sesle.
'' Evine gitsene sen. '' Sakin ses tonu beni çıldırtıyordu.
'' Annemler evde yok. Kendini sevgilim olarak tanıttığın için de sende kalmamın sorun olmayacağını düşünmüşler. '' dedim mavi gözlerinden gözlerimi kaçırarak.
Birkaç saniye bana baktıktan sonra içeri girmem için hafifçe geri çekildi. Salona geçtim ve kanepenin en ucuna yavaşça oturdum. Geldi ve yavaşça diğer kanepeye oturdu.
Elini çenesine dayayıp bana öylece bakmaya başladı. Kesintisiz.
'' Bana şöyle masum bakmayı kes. '' dedim. '' Alnımdaki yarayı sen yaptın. ''
Ayağa kalktı ve gözlerini benden ayırmadan yanıma kadar geldi. Yere çömeldi ve yaranın üstüne yapışan saçlarımı geriye doğru itti.
Elini büyük bir hışımla ittim.
'' Benden kaçamazsın ki Bade. '' dedi gülümseyerek. '' Bak, tekrar kollarıma düştün. '' Birkaç saniye daha alnımdaki yarayı inceledi. '' Efe'nin seni bulmaya gideceğini tahmin etmiştim. '' dedi
'' Ben gittikten sonra hiçbir şey olmamış gibi eğlenmeye devam ettin. ''
'' Dünya senin etrafında dönmüyor Bade. '' dedi kaşlarını kaldırıp.
'' Cenk'le çok iyi anlaştığını tahmin ediyorum. '' diyerek dişlerimi birbirine bastırdım.
'' Evet, iyi çocuktur. Senin hakkında söylediklerinin saçma olduğunu düşünmüştüm. '' dedi ve ayağa kalkarak cebinden pahalı sigarasını çıkartıp içinden bir dal aldı. '' Ta ki Efe'yle seni görene kadar. ''
Diğer cebinden çıkarttığı çakmağıyla ağzına aldığı sigarayı yaktı.
'' Ben de her şeyi yeni öğreniyorum Ateş. Sen ne kadar farkında olmasan da ben bir kızım ve birinden hoşlanabilirim. Ben de bazı duygular hissedebilirim. Buna istediğin anlamı verebilirsin. '' dedim gayet sakin bir şekilde. Ona kızabilirdim, bağırabilirdim. Ona, neden ona aşık olduğum yalanını uydurduğunu, anlımdaki yarayı neden yaptığını sorabilirdim. Ama o buna değmezdi. Ondan iğreniyordum. Belki zamanla nefretim azalacaktı ama şu an duygu seli yaşıyordum.
'' Sen Efe'yi sevmiyorsun ki Bade, sevmek her kızın hakkı. Ama sen onu sevmiyorsun işte. Yakışıklı bir çocuk diye kendini ona bırakıverdin. '' dedikten sonra ağzıyla tıslamaya benzeyen küçümseyen bir ses çıkarttı. '' Sen bu değilsin Bade. Kendine gel. ''
'' Belki de ben hep buydum Ateş. Sen hiç kabul etmeyi denemedin. Hep zoru seçtin. ''
Çömeldiği yerden ayağa kalktı ve sinirle ellerini saçlarının arasına soktu.
'' O gece odanda beni zorla öptüğünde sadece senden iğrendim Ateş. Sadece iğrendim. Ama o bana dokunduğunda- '' dediğimde lafımı kesti ve beni kollarımdan tutup ayağa kaldırdı.
'' Yeter Bade! '' dedi. '' Beyninden uydurduğun şeylere yetişemiyorum artık! Seni falan öpmedim! '' dedi kaşlarını çatıp.
'' Ben her şeyi hatırlıyorum Ateş. O geceye ait her şeyi. Dudağımdaki yarayı senin yaptığını hatırlıyorum. Senden ne kadar iğrendiğimi hatırlıyorum. ''
'' Eğer seni öperken Efe'nin hissettirdiklerini yaşatmak isteseydim, kolaylıkla yaşatırdım Bade. '' dedi kendinden emin bir şekilde.
'' Ben senaryonun gerisini biliyorum Ateş. Hayır, hayır. '' dedim. Ona bunu yapamayacağını söyleyecektim ve o da beni zorla öpecekti. Efe'yle benzer bir senaryo yaşamamış mıydım zaten? Hayır, aynı şeyi yaşamak istemiyordum. '' Eminim öyledir Ateş. '' dedim ve koltuğa geri oturdum.
'' Bade, Efe'den uzak dur. O senin için fazla- '' dediğinde tekrar ayağa kalkıp sözünü kestim. '' Tehlikeli mi Ateş? '' dedim alayla.
'' Anlımdaki yarayı görüyor musun Ateş? Benim için tehlikeli olan sensin. Psikopat olan sensin. '' dediğimde gözlerim çoktan dolmuştu. Engel olamıyordum işte. Sulu gözün, aptalın tekiydim.
Kafasını yukarıya doğru kaldırarak ofladı ve sonrasında '' Beni dinle Bade. '' dedi.
'' Hayır. '' dedim ve merdivenlere doğru yönelmişken bileğimi tuttu.
'' Dinlemek zorundasın. '' dedi.
'' İşte bundan bahsediyorum Ateş, psikopatsın. '' dedim iğrenerek.
Sağa sola baktıktan sonra '' Pekala. '' dedi bir şeyler düşünmüşçesine.
Sonra bileğimdeki sımsıkı eliyle beni peşinden sürüklemeye başladı. Oyuncak bebek miydim ben? Herkesin peşinden sürüklenmek zorunda mıydım?
Beni yine odasına kilitleyecekti.
Merdivenin kenarındaki vazoyu elime aldım ve o bana bile bakmadan hızla yürürken bütün gücümle kafasına vurdum. Vazo paramparça olup yere dağılmıştı.
'' Ah! '' diye sessizce inledi. Bileğimdeki elini çekti elini kafasına sürdü. Biraz kanıyordu. Filmlerdeki gibi bayılacağını falan düşünmüştüm.
Sonumun geldiğini hissedebiliyordum. Amacım ondan kaçmaktı. Dediği saçmalıkları duymamaktı. Onun sersemlediğinden istifade ederek merdivenlerden evin kapısına doğru koşmaya başladım.
Evin kapısı açılmıyordu. Kilitlemişti. Ama hangi ara?
Arkamdan bana dokunduğunda korkudan çığlık attım.
'' Şşş. '' dedi arkamdan. Ben hala kapıyı açmaya çalışıyordum. Arkamdan ellerini belime koydu ve çenesini omzuma yasladı. '' Benden kaçamazsın Bade. '' dedi ve saçlarımı kokladı. '' Kaçamazsın. ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateş
JugendliteraturBir fermuarla hayatın ne kadar değişebilir? Hayal etme, çünkü cevabı zaten tam burada. Kapak tasarım: holanriss