"Özür dileriz" diye zırladı Melek, "Sadece biraz gezecektik sonra Gülsüm,teyzesine bende eve gelecektim." diye önümde dikildi.Avm'nin kapısında karşılaşmamızın ardından eski,sönük,donuk Efsun'a geri dönmüştüm ve ikisinide koluma takıp hemen oradan uzaklaşmıştım.Nedeni belliydi,bana yalan söylemişlerdi,uzun bir sürenin ardından..."Bana yalan söylediniz!" diye bağırdım sokağın ortasında,Melek'in gözleri doldu."Tamam biz biraz eğlenmeye gittik,peki senin ne işin vardı Caner'le.Yıllardır bizimle Avm'nin önünden dahi geçemeyen sen,Caner'le çıktın Avm'den" dedi Gülsüm,canım yanmıştı,çünkü haklıydı.Melek ortamın sertleştiğini fark eder etmez hemen olaya dahil oldu."Yoksaa siiiz..." dedi gülerek,"Hayır,öyle bir şey imkansız" dedim onun yarım kalan cümlesini ağzına tıkarak."Neden böyle yapıyorsun Efsun?Yıllardır yaşımız kadar sevgili edindik,sen hariç...Neden bu kadar..." dedi,sanırım gerekli kelimeyi bulamıyordu."Filofobiyim ben" dedim çantamdan anahtarları çıkartırken,"Filofobi"
Eve girdiğimiz gibi hepimizde konuşmadan odalara dağıldık,sohbetsiz,saadetsiz ve sessiz...Nedeni belliydi,hepimizde birbirimize yalan söylemiştik.
Caner'den"Eee abi,bulabildin mi bir ipucu falan" dedi Emir, "Ne bileyim neyi sever neyi sevmez"
"Buldum" dedim bitkin bir sesle,üç çift meraklı göz bana yöneldi."Aşkı sevmiyor,filminide...kendisinide" dedim ağlamaklı.Hepside kollarını açarak bana sarıldılar,Melih'in oyunu bırakmasını fırsat bilip oyun konsoluna abanan Ali hariç.Emir onu fark edince "Ulan ne menfaatçi adamsın be" dedi,Ali'yi fark eden Melih hemen kafasına bir şaplak atarak boşta kalan konsola atladı.Onlar birbirlerini yerken Emir "Her şeyi anlatacaksın kaçış yok ve biz o kızı alacağız" diye fısıldadı kulağıma.Onu başımla onayladım ve aldıklarımızı yerleştirmek için mutfağa girdim.Yaklaşık on aydır tanıdığım,hoşlandığım kızla ilk kez bir günümü geçirmiştim,amacıma ulaşmış onu mutlu etmiştim.Ben hala mutluydum ama o değildi belki de."Aşkın olmadığını söyleyen birine aşık oldun,doğru mu anlıyorum?O zaman senin fotoğrafının altına '#kardeşimeyengearıyoruz' etiketiyle sosyal medya kız topluluğunu kapıya seriyoruz" diyen Ali'ye son bir ikaz da bulundum,ikidir aynı şeyi sorup duruyor sinirimle,kedinin fareyle oynadığı gibi,oynuyordu.Emir Ali'nin koluna bir çimdik attı ve söze girdi, "Bizim amacımız onu sana aşık etmekse edeceğiz kardeşim sen merak etme.Ama biraz zor olacak,biliyorsun zor birisi" dedi. "Umrumda bile değil!Tek umrumda olan o ve onu bu kadar rahatsız kılan ya da canını yakan şey" dedim gözlerimi hepsinin gözlerinde gezdirerek.Hepsi de benim arkamdaydılar.Eğer Efsun'a her baktığımda elleri titremeseydi,gözlerini uzun bir sürenin ardından kaçırmasaydı ve beni tanıdığı günden bu yana yüzüme dahi bakmaya tahammül etmeseydi belki de şu anda pes etmiştim.Ama ne benden soğudu ne de mesafesini aştı,içindekileri yüzündeki somurtkanlıkla örtpas etmeye çalışan birini sevmem iki günden fazla sürmezdi belki de bana o gözlerle bakmasaydı.Acı mı çekiyordu?Korkuyor muydu?Yoksa büyük bir sırrı mı vardı tam bilmiyorum,bildiğim bir şey varsa o da ona gerçekten aşık olduğum.Bizim konuştuklarımızdan bihaber nesquik kasesine yüzünü gömen Melih "Kardeşim sende tam insanını bulmuşsun,annenin istediği gibi mütevazı,sessiz ve bizim istediğimiz gibi seni süründürecek güçte." dedi alaycı bir şekilde,Ali ona katılırken Emir üst dişlerini alt dudağına batırdı,sesini inceltti ve onun taklidini yapmaya başladı,kısa bir sürenin ardındanda pençelerini göstererek ikisininde toz olmasına sebep oldu."Canını sıkmak istemezdim Caner.Sen ne karar alırsan al biz dostların olarak yanındayız,o iki dangalağa bakma" dedi olayın ciddiyetini ön plana çıkaran sesiyle.Başımı onaylarcasına salladım ve odama adımladım.
Onun hayatına bir arkadaşı olarak girsemde yakında onun benim için ifade ettiği ne ise bende onu ifade edecektim onun için,ama bir yandanda içimde bir ürperti vardı beni sevip sevmeyeceği konusunda.Hep dengesini koruyordu,hem seviyor hemde düşmanıymışım gibi davranıyordu.Belki de...O da bana aşıktı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNIŞIĞI🌌🌅
Literatura FemininaSÖZYAŞLARI kitabımın devamıdır!!! Gün ışığı karanlığı gizler,ihanete uğrayanlarsa kanayan yaralarını...Aradaki tek farksa hiç bir suçu yokken ihanetten geri kalanların yara alması...Peki ya gün ışığı o ihanetin yaralarına gönderirse ışınlarını,o yar...