2. Bölüm

79 14 1
                                    

Multimedya : Karen Evans

Uyandığımda sabahın beşi idi. Ve hiç uykum yoktu. Bende eşofmanlarımı giyip kulaklığımı taktım ve dışarı çıkıp koşmaya başladım. Hava çok sıcaktı ve terlemeye başlamıştım. Ama hiç bir şekilde durmadım. Deniz kenarına gelince durup kayalıklara oturdum. Denizi çok seviyordum özellikle de bu saatlerde çok sessiz oluyor ve bana huzur veriyordu. Beni kendine çekiyordu. Sanki benimle konuşmaya çalışıyordu. O yüzden rahatlamak için her zaman buraya gelirdim. Burası rahatladığım tek yerdi. Sinirli iken, üzgün iken buraya gelip denizi izlerdim. Bu sefer sadece gelmek istediğim için geldim. Özlediğim için geldim hiç bilmediğim tanımadığım ailemi özlediğim için geldim. Rüyamda gördüğüm kadın için geldim. Bebek için geldim...

Parkta annesi ile oynayan çocukları kıskanıyordum. Çocukların annesi ile birlikte eğlenmesini kıskanıyordum. Her gece annesi ile uyuyan çocukları kıskanıyordum. İçinde anne kelimesi olan herşeyi kıskanıyordum. Keşke benim ailemde yanımda olsaydı. Tamam evet Mirda abla ve Daniel abi bana çok iyi baktılar, büyüttüler ama öz aile gibisi yok ki onlar çok başka...

"Burada olacağını tahmin etmiştim." Her zaman ki gibi Karen beni bulmuştu. Hep buluyordu. Ben nereye gitsem, nerede saklansam beni buluyordu. "Karen?"

"Ne oldu?" Deyip yanıma geldi. Biraz yana kayıp oturmasına izin verdim. "Bugün..." Cümlemi tamamlamadan Karen ne söylemek istediğimi anlamıştı. Her zaman olduğu gibi. "Evet evet biliyorum yetimhaneye bırakıldığın gün." Evet bugün benim yetimhaneye bırakıldığım gündü.

"Hep düşünüyorum neden beni terkettiler diye ama hiç bir cevap bulamıyorum ve bu..."

"Canını acıtıyor evet biliyorum."

"İyiki yanımdasın sen olmasan ne yapardım ben, her zaman bana destek oluyorsun." Sıkıca sarılmıştım ona. Beni her zaman anlayan kız kardeşime...

"Biz beraber büyüdük Arya elbette sana destek olacağım. Sen benim kardeşimsin aynı zamanda en iyi dostumsun."

"Evet biliyorum bence en iyi kardeş ödülünü sana vermeleri gerekiyor."

"Öyle bir ödül olduğunu pek zannetmiyorum ama neyse." İkimizde kahkaha atıp birbirimize sıkıca sarıldık. O benim her şeyim o ve ailesi olmasaydı belki ben hâlâ o yetimhanede olacaktım ve orada işkencelere maruz kalacaktım. Kolyemi almak için de yetimhaneye gidecektim. Ama onu daha sonraya bırakmıştım. Oraya gidecek gücü bulamadım kendimde. Biz Karen ile oturmuş manzarayı izlerken David yanımıza gelmişti. "Buldum sizi?"

"David?"

"Siz sormadan söylüyorum. Konumdan buldum sizi." Konumu yine açık mı bırakmışım. O kadar da dikkat ediyordum.

"Bir şey mi oldu?" Çok fazla kıvranıyordu. Yine bir şeyler yapmıştı her halinden belli oluyor. Ayy umarım saçma bir şeyler yapmamıştır. Hiç havamda değilim şu an. "Arya?" Al işte ses tonu bile ben bir bok yedin der gibi. "Ne oldu? Ne yaptın yine?"

"Korkma kötü bir şey yapmadım. Sadece..." Cümlesini tamamlayamıyordu ve bu beni çok korkutuyordu. "Sadece ne?"

"Ben... Ben yetimhaneye gittim." Ne diyeceğimi bilemedim. Öylece ona bakıyordum. Karen de benimle aynı durumdaydı. David yetimhaneye mı gitmişti! Hemde bir kolye için.

"Senin gidemeyeceğini anladım ve senin yerine ben gittim." Deyip elinde sakladığı kolyeyi elime sıkıştırdı. Elimi açıp bakmaya cesaret edemedim. O yüzden daha sonra bakmak istediğimi söyleyip kolyeyi cebime attım.

Kayıp Kader (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin