12. İNTİHAR

176 55 144
                                    

Multimedya: ASRIN DEMİRAN

Asrın dan...

Neler olduğunu cidden anlayamıyordum, önce sarıldı sonra sövdü sonra da sarhoş olduğunu söyledi... Cidden zaman ilerledikçe onun gerçek bir deli olduğunu düşünmeye başlıyordum.

'O deli değil...'

'Sen konuşmasan olmayacak zaten değil mi?'

'Asrın tam bir gerizekalısın kardeşim.'

'Kardeşim deme lan bana!'

'Tamam abi ne kızıyorsun?!'

'Defol git gözümün önünden.'

'Ay sanki ben sana çok meraklıyım, Esila aşkıma gidi-'

'Lan yeter sal kızı amına koyim. Yengen lan o senin it'

'Bakıyorum da birileri kıskandı?'

'Siktir git!'

'Tamam be!'

Ve sonunda gitmişti. Bu adamdan nefret ediyorum, gizlim saklım kalmadı bunun yüzünden.

Acaba Esila şuan ne yapıyor? Yanına gitmeli miyim? Benim ne haddime ya banane(!) Anası değilim babası değilim öyle değil mi?

'Kocasısın gerizekalı, ayrıca Esila şuan odanız da kendi kendine konuşup deli gibi dönüyor...'

'Ben sana demedim mi Esila yı rahat bırak diye?'

'Gerizekalı herif, sevmediğin kızı benden mi kıskanıyorum?'

'Sen dua et sana dokunamıyorum yoksa şuan pestili çıkarırdım.'

'Bende zaten o yüzden bu kadar rahatım ya şekerim.'

Bir karşımda kıvırmadığı kalmıştı it herifin.

'İçinden bana sövmeyi bırakta git şu kıza bak. Olmadı arkadaşlarını falan ara gelsinler bir baksınlar.'

Her ne kadar ondan nefret etsem de başıma bela olmasını istemezdim, gidip bakmam daha doğru olurdu...

Her ne kadarı kabullenmek istemesem de o benim karım dı...

Bu konuyu çok fazla düşünmeye gerek yok o benim karım dı, gidim ona bakmam lazımdı. Aramızda sadece iki oda mesafe vardı.

Bulunmuş olduğum misafir odasından çıktım ve kendi odama ilerlemeye başladım, kapının önüne geldiğim de adımlarım durdu.

İçerden gelen ses kaşlarımı çatmama neden oldu. Esila cidden kendi kendine konuşuyordu... Söylediği cümleler kendi kendine konuşmasından daha saçmaydı.

"Aklım almıyor, nasıl olur bu ya?... Sus, sana güven mıyorum... Hâlâ nasıl konuşa biliyorsun ya? Beni bu hâle getiren sen değil miydin zaten?... Kapa şu lanet çeneni!... Korkuyorum, lanet olsun korkuyorum anlamıyor musun?"

Sesi ağlamaklı çıkıyordu, acaba kendi kendine değil de telefonla mı konuşuyordu? Cidden aklım almıyor neler oluyor burda?

İçeri girmeli miyim? Diye düşünürken Esila'nın sesi tekrar yükseldi.

"Şimdi ne yapacağım biliyor musun?... Senin şu zehir diye bahsettiğin ilaçlar var ya... Evet o 'Firks' midir nedir... Sus dinle beni, o lanet olası ilaçları içeceğim... Belki de olması gereken budur he? Benim ölmem, bizim ölmemiz... Ya sen hâlâ kendi canını mı düşünüyorsun? Ben senin yüzünden deli damgası yedim. Ben sizin yüzünüzden şizofren olarak adlandırıldım, ben sizin yüzünüzden annemden, geçmişimden ve şimdide geleceğim tarafından öldürülüyor um.  Ruhum sizin yüzünüzden binlerce kez ölürken bedenim sadece seyirci kaldı..."

BEŞ BUÇUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin