2. ANLAMSIZ BAKIŞLAR

360 143 198
                                    

Multimedya: ASRIN DEMİRAN

Meraklı bakışlarım önce Siya'ya ardından da ismini yeni öğrendiğim Kaya'ya odaklanmıştı. Yaklaşık yarım dakikadır ikiside donmuş bir şekilde birbirilerine bakıyorlardı.

Odadaki tüm bakışlar Siya ile Kaya'nın arasında gidip geliyordu. Zaten az kişi vardı. Asrın, babası, annesi ve sanırım ablası vardı.

'Konumuza dönebilir miyiz?'

He sen konuşmasan öleceksin zaten.

İçimde konuşan kadına göz devirmek ile yetindim. Bakışlarımı tekrar Siya ile Kaya'nın arasında dönmeye başladı. Asrın da benim gibi ikisine şaşkınca bakıyordu ve sanırım nerede tanıştıklarını kendi kendine düşünüyordu. Bir anlığına bakışlarımız kesişti ama uzun sürmeden Kaya denen çocuğa döndü. "Tanışıyor musunuz?" Diye sordu şaşkınca.

Kaya şaşkın bakışlarını Asrın'a çevirdi ve "Hani sana bahsetmiştim ya," ardından tekrar Siya'ya baktı "O kız." Asrın'ın duyduğu şey ile yüzü tuhaf bir şekil aldı, kaşlarını kaldırdı şaşkınca "Hani şu..." Devamını söylemedi sustu. Kaya başını salladı ve "Evet kardeşim o." Dedi.

İkisinin bakışları da Siya'ya dününce ne yapıcağımı şaşırdım. Siya'ya tekrar baktığımda gözlerinin dolmuş olduğunu görebiliyordum. Ben daha neler olduğunu anlamamıştım, ne yapmam lazımdı?

Ortamdaki sessizliği bozan Asrın'ın ablası olduğunu düşündüğüm kadın olmuştu."Neyden bahsediyorsun Kaya?" Diye sordu tatlı ve sempatik bir şekilde. Sanırım bir tek o şaşırmamıştı bu olanlara. Babama baktığımda sinirle bana baktığını gördüm. Hadi ama bu olayın şuçlusu da ben olamazdım ya?

Allah'tan Gülçin abla şuanda burda değildi, yoksa ortalık çok fazla karışabilirdi. Beklenilen cevap Kaya dan değil, Siya dan geldi.

"Aynı bölümü okuyorduk," sesi titriyordu, ardından devam etti. "Burda görünce şaşırdım bir an." Bu kadar mı yani? Sadece aynı sınıfta olduğun biri için neden gözlerin dolar? Neden sesin titrer?

Babamın hırıltılı bir şekilde öksürmesi ve ardından "Kızlar oturun isterseniz?" Demesi ile ikimizde odada bulunan ikili koltuğa oturduk. Yaklaşık yarım dakika sonra Gülçin ablada içeri gelmişti ve aralarında sohbet etmeye başlamışlardı.

"Esila isterseniz siz Asrın ile biraz başbaşa kalın konuşun, tanışın he ne dersin?" İsminin Meltem olduğunu öğrendiğim kadın söylemişti bunu. Bakışlsrım Asrın'a doğru çevrildi. Oda bana bakıyordu. Başını kısa bir süreliğine salladı ve onaylama mı bekledi.

"Gerek yok, zaten her iki türlü de evleneceğiz. O zaman birbirimizi tanımamız için bir çok zamanımız olacak." Dedim büyük bir tebessüm ile. Meltem hanım yaptığım imaları anlamamıştı ama Seray hanım anlamıştı. Bunu bakışlarından anlaya biliyordum.

"Haklısın canım." Dedi ve sustu. Sonrasında tekrar bizden bağımsız iş konularını konuşmaya başladılar.

...

Kahveleri ikram ettim ve elimde tepsi ile ayakta kaldım. Hayır yani zaten ayakalarımı hissetmiyordum, ayakta durmak nedir ya?

Babam kahvesinden aldığı bir yudum direk ağzından püskürtü. Aslına bakarsanız bunu bekliyordum. Normalde bunu Asrın' yapmam lazım dı ama ben onun yerine bile isteye babama vermiştim o kahveyi. Ve emin olun içine ne bulduysam katmıştım. En azından küçük bir intikam diyebilir miydim?

'Yanından bile geçemez'

Çok bilmiş.

Herkes şaşkıca babama bakarken Gülçin abla kasıtlı yaptığım şeyi fark etmiş olmalı ki "Sanırım kahveler karıştı." Dedi gülmemek için kendini zor tutuyordu benim gibi. İsminin Serdar olduğunı öğrendiğim kayınbabam kendini tutamadı ve kıkırdamaya başladı. Bakışlarımı Asrına çevirdiğim de sanki çok büyük bir felaketen kurtulmuş gibi duruyordu, acaba o kahveyi ona verseydim tepkisi ne olurdu?

BEŞ BUÇUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin