14

1.1K 58 14
                                    

"Oğlum bu evde doğalgaz yok mu? Ben niye odun kırıyorum?"

"Ormandaki evde doğalgazın ne işi var lan?"

Başını dayadığı omuzdan başını kaldırıp güldü Beren. Akın da kolunu Beren'e sarıp tekrar kendine çekti.

"Sen de ne ağladın be?"

Furkan elindeki baltayı bırakıp Aslı'ya döndü.

"Sen ne istiyorsun benden?"

Duyduğu soruyla olduğu yerde kaldı Aslı. Furkan o kadar sakin bir şekilde sormuştu ki bunu. Ne cevap vereceğiniz bilememişti.

"Üşüdüm ben içeriye geçiyorum." diyerek duymazdan geldiği soruyu cevapsız bırakıp girdi içeri. Beren ve Akın ne olduğunu anlamaya çalışırcasına Furkan'a bakıyordu.

"Şimdilik bu kadar yeter, gerekirse kırarız bir daha. Hadi geçelim içeriye."

Furkan'ın kırdığı odunlardan alarak geçtiler içeriye. Yaktıkları şömine ve ellerindeki sıcak çayla biraz olsun ısınmıştı içleri.

"Ağrın var mı?"

"Yok güzelim. İlaçları attım çıkmadan, onlar iyi geliyor."

"Hâlâ neler olduğunu anlatmadın bana hayatım. Hastanede üstüne gelmedim ama merak ediyorum."

"Hayatım mı?"

Beren'in ağzından çıkan kelime onu hem şaşırttı hem de mutlu etti.

"Evet hayatım. Ne var? Diyemez miyim?"

Akın kolunun altındaki kıza yaklaşıp burnunu burnuna sürttü.

"Diyebilirsin tabii. Sadece mutlu oldum."

Beren bu kadar yakınındaki yüzle ve kalbindeki heyecanla nasıl başa çıkacağını bilmiyordu. Elini uzatıp Akın'ın yüzünü okşadı.

"Sen mutlu olunca ben de mutlu oluyorum hayatım."

"Hayatım diyen dillerini yerim."

"Ooo bu ne vıcık vıcık ilişki arkadaş."

Şöminenin başındaki Furkan'a dönüp güldü Akın.

"Siktir len ordan."

"Valla yenge taş gibi adamı muma çevirdin on günde."

"Bu yenge lafı nerden çıktı Furkan?"

"Eee güzelim bizde böyle."

Akın'ın cevabıyla ona döndü Beren.

"Ne demek bizde böyle? Olmaz canım öyle şey."

"Olur olur. Hadi kalkın yemek yiyelim acıktım ben. Hem aç kalınca kolum acıyor." dedi Akın alt dudağını büzerek.

"Bak bak ajitasyon yapıyor bize. İyice nazlandın sen kardeşim."

"Benim nazım sevgilime, sana ne nazlanacağım lan."

Gülerek mutfağa gireceklerken Furkan Beren'e seslendi.

"Yenge, Aslı nerede?"

"Birincisi bana yenge diyip durma Furkan, ikincisi biraz uzanacağını söyledi. Onu araba tutar zaten."

"Anladım." dedi Furkan sessizce. Demek yol tutardı. Çocukluğundan beri tanıyordu Aslı'yı ama onun hakkında hiçbir şey bilmediğini fark etti.

"Hem sen anlat bakalım bana. Ne sorun var sizin aranızda? Neyi paylaşamıyorsunuz?"

"Bir şeyi paylaşamadığımız yok. Anlaşamıyoruz sadece yenge."

TESADÜFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin