29. Bölüm

103 15 7
                                    

Meleğin şarkısını bitirdiğini ancak etrafımda ki insanların alkışlama sesleriyle anlamıştım. Onu izlemeye o kadar dalmıştım ki sanki başka bir boyutta gibiydim. Ona bir kez daha hayran kalmıştım. Elimi istemsizce sol yanıma götürdüğümde deli gibi atan kalbimi sakinleştirmeye çalışıyordum. O sırada Melek etrafında ki insanlara teşekkürlerini sunuyordu. Etrafındakileri süzdükten sonra mikrofonu arkasında ki gençlere teslim edip yeniden etrafına bakınıyordu sanırım beni arıyordu ben ise kalp atışlarıma hakim olabilmek için kalabalıktan sıyrılıp arkalara doğru ilerlemiştim. Tam da onu görebileceğim bir noktada bulunan bir banka oturmuş uzaktan uzağa onu izliyordum. Sanırım bugün kendimi normalden çok daha fazla mutlu ve heyecanlı hissediyordum sanki aniden bir kriz geçirecekmişim gibi.

Melek yeniden endişeli gözlerle beni aramaya devam ederken daha fazla beni aramaması için cebimden çıkardığım telefonumla onun ismini tuşladım. O sırada gözlerimden akan yaşları silmekle meşguldüm. Yanlış anlamayın sadece gözüme toz kaçtı da.

Telefonun birkaç çalma sesinden sonra Melek hızla cebinden telefonunu çıkarıp ekranına baktı. Benim ismimi görünce yüzüne büyük bir gülümseme yerleşmişti. Onu öyle görünce benimde yüzümde istemsiz bir gülümseme oluştu.

"Ali neredesin?"

"Tam karşında ileri de ki bankta oturuyorum."

Dedikten sonra telefonumu kapatıp onu izledim. Birkaç saniye etrafa bakındıktan sonra gözleri gözlerimle buluştuğunda hızlı adımlarla yanıma doğru geliyordu. Ben ise dalmış her zamanki gibi onu izliyordum. Ah be Melek içimde öyle bir yer edindin ki senin yokluğunu düşünmek bile içimden bir şeylerin kopmasına neden oluyor.

"Ali bir an kaybolduğunu sandım."

Deyip güldüğünde gülüşüne karşılık verdim.

"Sen yanımda iken bir yere kaybolmam merak etme sadece biraz oturmak istedim."

"Şarkıdan dolayı mı? Beğenmedin mi yoksa?"

"Hayır aslında sonuna dek dinledim. Normalde olsa çok şey söylerdim ama şu an kelimeler zihnimden uçup gitti adeta. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Sanırım sana bir kez daha hayran kaldım. Şarkının sonuna dek soluksuz seni hem izledim hem de dinledim."

Melek sözlerim karşısında başını yere eğmiş utangaç bir tavırla beni dinlerken yüzümde yeniden büyük bir tebessüm oluştu. Onun bu hallerine öyle alışmıştım ki her gördüğümde aptal bir tebessüm gelip yüzüme oturuyordu.

"Şey beğenmene sevindim." Diyebilmişti sadece gözleri ise hâlâ yere bakıyordu. Yüzümde ki gülümseme artarken, "Senin bu hallerin yok mu utanınca öyle tatlı oluyorsun ki. Evlensek mı acaba biz." Dedim.

Şaşkın şaşkın yüzüme bakarken, "Ne! Hani o konuyu ameliyat olursam kapatacağını söylemiştin? Üstelik artık gitsek mi hava da iyice soğumaya ve vakit geç olmaya başladı." Dediğinde bu kez kahkaha atmaya başladım.

"Tamam ya benimle evlenmekten bu kadar mı korkuyorsun? Bir de sırf benimle evlenmemek için ameliyat olduğunu öğrendiğim iyi oldu. Sen ameliyattan bir çık o zaman bunu sana sorarım."

"Umarım Ali umarım. Hadi artık üşüdüm ben. Ha bir de senin dilin açıldı sanki ha o eski Ali kaçtı sanırım."

"O sen beni sevdiğini söylemeden önceydi Melek hanım."

Dediğimde o da gülümsemeye başlamıştı.

"Demek öyle yeniden başa mı dönsek acaba ne dersin?"

"Başa dönersek eğer yine beni seven sen olacaksın demiştin ya beni ilk seven sendin."

"Biliyor musun çok haklısın. İyi ki beni bırakmadın şimdi ne yaparsan yap aklımda hep o güzel seven kalbin kalacak. Seni sevmek benim için hiç bu kadar anlamlı olmamıştı. Bu yüzden istediğin kadar şımarmakta serbestsin. Güzel seven adam."

Kış Meleği ( Tamamlandı. )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin