27- Sonsuza Kadar

44.3K 2.4K 2.1K
                                    

Merhaba🤗

Hoşgeldiniz efendim💃❤️

Çok uzun bir bölümle geldim 🤩 Kurt Nefesi'nin en uzun bölümü... 9000 Bin civarı kelime!

Bölüme başlamadan hemen önce oyumuzu verelim olur mu?❤️

Oy ve yorumlarınız çiftimize takacağınız çeyreğini yerine geçecektir..🤗🤩

Dikkat!

Bölümde yetişkin içerik vardır! Tanıtım kısmında uyardığım gibi burada da uyarıyorum, okumak istemeyenler atlayabilir!

Ve son bir dikkat, burası benim hayal dünyam. Gerçek hayatta olması imkansız şeyler olabilir.

**

5 Ay Sonra

20.04.2020

Bir rivayete göre evladını kaybeden ananın yüreğinde kırk ateş yanarmış. Her geçen gün bir ateş sönermişte kırkıncı güne gelindiğinde, son ateş hiç dinmeden ölene dek o ananın bağrını yakarmış...

İşte benim o son ateşimin yandığı her an, kalbim burada kendini teskin edecekti. Toprağı sevdim, öptüm ve sanki babam ile Ali Er'in varlığına sarılıyormuş gibi mezar taşlarına sarıldım.

Güzel insanlar, güzel kalplerini alıp gitmişlerdi.

Bizede onları anmak ve dua etmek düşmüştü. Bir gün elbet kavuşacaktık sevdiklerimize, bu er ya da geç olacak olandı elbette ama bu mezarda yatanlar gibi onurlu bir ölümü kazanmak için canhıraş çalışmak bizim işimizdi.

Dile kolay, beş ay gibi uzun bir süre geçmişti aslan şehidimi toprağa vermemin üzerinden. Ben, Ali Er'in şehit olduğu gecenin sabahına üniformamı tekrar giymiştim. Zaten operasyonda biraz anladığım olaylar, ben kendime geldikten sonra daha net bir şekilde gün yüzüne çıkmıştı.

Korgeneral Dilaver Derviş'in özel misafiri olmuştum. Ben ve benim gibi hainlikle suçlanan subaylarla özel olarak görüşmüştü. Üç asıl hain sınır dışında yakalandığı için sorgusundan sonra kim vurduya gitmişti. Benim yakaladığım asker hariç. O, örgütte bulunduğu süre zarfı içinde öğrendiği tüm bilgileri Kızıl Şafak operasyonunu tamamen bizim lehimize çevirmek için anlatmıştı.

Operasyon devamında ben katılmasamda çok başarılı bir taarruz gerçekleştirilmiş, örgütün bizim sınırımıza yakın olan üsleri yerle bir edilmişti. Uzun zamandır istenilen o güvenli bölge de sağlanmıştı. Karşı taraftan sınır illerimize atılan havan saldırıları artık olmayacaktı.

Operasyon devamına katılmak istemediğimi bizzat ben bildirmiştim. Kabul de edilmişti.

Dilaver Derviş Paşa'nın karşısında dimdik durduğum o günü anımsadım.

**

"Tunceli şehidi, Mehmet Aksoy'un asil kızı, vatanın öz evladı, TSK'nın gurur kaynağı Üsteğmen Gülşah Aksoy.."

Adımları masayı dolanırken benim gözlerim, brövelerini arşınlıyordu. Sanırım sayamayacağım kadar çoktu. O geceyi, sınır dışı edildiğim günü hafızamın kısa süreliğine silmesi için aklımı başka şeylerle meşgul ediyordum çünkü susmazdım. Biliyordum, konuşurdum.

KURT NEFESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin