-Tamamlandı-
"Sadece dün!" dedi ve durdu. Kelimeler şuan onun için darağacında sallanan bir ipe diziliyordu. Birazdan dudaklarından dökülen kelimeler ile ip iyice kıvama gelecek ve boğazını sıkacaktı.
"Evet sadece dün aldığım bir haberde adı sanı d...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Keyifli Okumalar🕊️🌹
**
Bir Hafta Sonra
Hayal sanırım hayatımızın her yerinde olabilirdi. Bir kaldırımda yürürken, uyumaya çalışırken veya şuan olduğum gibi bana ait olmayan evde gezinirken...
Bana ait olmayan bir ev de, bana ait hayaller kuruyordum. Hayatımıza biraz ters görünen hayallerdi bunlar. Normal yaşamı olan birine anlatsam aşırı sade ve basit der geçerlerdi ama iş bize gelince öyle göründüğü gibi olmuyordu hiç birşey.
Şu karşımda ki kanapede sırtımı yasladığım heybetli kişinin eli şişkin karnımda geziniyordu mesela. Suratımda tatlı bir tebessüm ile hayalimde kurduğum küçük piyesi izlerken mutluydum.
"Gül?"
Daldığım görüntüden sert ses ile hızlıca ayrıldım ve sırtımı dayadığım duvardan doğrulup mutfak kapısının orada beni izleyen Tuğrul'a baktım. İki elim önümde birleşti ve mahçup bakışlarım biraz ondan kaçışırken sanki hayal ettiğim şeyleri biliyor gibi davranıyordum.
Sesinde ki muzip ton ile ondan mütemadiyen kaçan gözlerim asi bir tavırla ona döndü. Suratında gıcık bir gülümseme vardı ve benimle oynuyor gibiydi.
"Hiç! Dalmışım öyle!" Peş peşe sıraladığım heyecanlı kelimelerim onu daha çok güldürmüştü. Sağ kaşımı yavaş bir şekilde havaya kaldırırken başımı iki yana salladım 'hayırdır' der gibi.
"Komik bir şey mi var?"
Sinirlenmiştim biraz. Sebebi de onunla kurduğum hayalleri anlamış gibi davranmasıydı sanırım. Durduğu kapıdan bana doğru gelen adımları ile doğrulduğum duvara kendimi geri yasladım. Oldukça yakınıma yaklaştığında sağ elimi aramızda mesafe olması için kaldırdım. Koyu yeşil gözleri elime kayarken dudağının sol köşesi havalandığı gibi bileğimi yakaladı ve şişkin göğsüne götürdü.
Kalbinin atışını parmaklarımın altında hissederken o daha fazla dibime girmişti.
"Komik bir şey değil de, güzel bir şeyler var burada."
Benden uzun olan boyu dolayısıyla dik duruyordu ve çenesi saçlarıma değiyordu. Başını biraz eğip burnunu saçlarımın arasına daldırdığında elimin altında ki göğsü coşkuyla dalgalandı. İçine çektiği derin solukları sanki son nefesleriymiş gibi şiddetli ve muhtaç bir şekilde soluyordu.
