Mardinden günler önce dönen Dilda ve Ateş Selim ikisinin içinde derin izler bırakan Mehra ve Poyraz'a çok üzülmüştü... En son yengesiyle konuşan Dilda küçük kızın Buluta boşanma davası açtığını öğrenmiş.. Haklarında hayırlısı diye düşünmüştü... Evladını kaybeden bir annenin acısı onu baya sarsmıştı.. Ayşegül annesi, Semra teyzesi ve Canan hocasıyla Mehra hakkında konuşup dertlesmislerdi.. Üçude Dilda' dan duyduklarına inanmamış.. Buluta baya saymislardi.. Semoş"Insaaallah o küçük kız ve masum bebeğin ahı hepsinden çıkar" demiş....Ayşegül hanım ve Canan hanım büyük bir içtenlikle "Aminnn" demişlerdi... Hayat tüm Yaşananlara rağmen devam ediyor Dilda da zamana ve yeni hayatına uyum sağlıyordu.. ... Ateş Selim ve Dilda için hayat çokta güzelce devam ediyordu... Genç adam her sabah karısını hastaneye bırakıyor. Akşamları çıkış saatinde karısını alıp birlikte eve dönüyorlardı... Gün içinde karısını ya ariyo yada sürpriz yapıp yanına gidiyordu...
Giderken eli boş gitmiyor... Eli kolu dolu giden adamla genç kadın isyan bayrağını çekme noktasına gelsede ses etmemeye gayret etmeye çalışıyordu.. . Ateş karısının İş arkadaşlarının gözde eniştesi olmuştu.... Hastanede adamı görenlerin gözleri parlıyordu.. Bir çok kişi genç çifte imrenerek bakıyordu.. Bekar hemşireler Ateş gibi eşleri olması için dua ediyordular..
Ateş Selim, karısı için aldığı yemek ve tatlılardan mesai arkadaşlarına da getirip, gönülleri fet etmişti.... Hastalarını son kez odalarında ziyaret eden Dilda her şeyin normal olmasıyla hastaneden bugün biraz erken çıkmış. Çıkışta onu alan Okan la eve dondugu gibi kendini büyük bir kargaşanın içinde bulmuştu....
Semra teyzesi ve Canan teyzesi bugün yapılacak kına geceleri için herkesi illallah ettirmisti... Asel ve Arsine bakan Dilda ikilinin baya kendinden geçtiğini görmüştü...Ayşegül hanım elindeki ikramliklarla mutfaktan çıkarken girişte içerideki kargasayi izleyen gelinine sessizce seslendi..."Geldinmi yavrum,"Dilda onunla kısık sesle konuşan kadının yorgun haline bakıp elindekileri alıp ...
Başını evet diye salladı..Ayşegül hanımın baya yorgun olması dikkatini çekmişti... .."Sen iyimisin anne , baya yorgun gözüküyorsun... " diyen gelinine kadın gülümsedi.. Ah bu kız üçüncü evladı olmuş.. Evlerine güneş gibi doğmuş.. Ateş Selimine hem hayat arkadaşı hemde can yoldaşı olmuştu.. Ehh onuda babaanne yapacaktı. Daha ne isterdiki.....Gelininin sorusuyla isyan bayrağını çeken kadin başını iki yana salladı..."Bu teyzelerin iflahımı götürdü kızım, tüm gün yaptığım herseye bir kulp bulup durdular.... Ay şu düğün ve kınayı atlatırsam kurban kesicem.. Boşuna denilmiyo. Kırkıdan sonra azanı tövbe tövbe, bu teyzelerinle kala kala benimde ağzım bozulmaya başladı ya..."
Dilda ya sabır çeken kadına bakıp kıkır kıkır güldü...Ayşegül hanım gittikçe ağzının bozulmasının farkına varıp susmustu.. Yakında oda ikili gibi bir kadın olup çıkması iyidi.. .Dilda ve Ayşegül annesi salondan gelen sesler üzerine konuşmayı kesip içeri girdiler...
Geçen saatler sonunda evde kına gecesi tam anlamıyla başlamış. Tüm kadınlar keyiflerince eğleniyorlardı...Dilda yıllar sonra ilk kez bu kadar çok eglenmisti... Bol kahkaha ve göbek atmaların havalarda uçuştuğu kına gecesinde tüm kurtlar dökülmüştü.....Semoş ve Canoş kadınları kahkahaya bogmuşlardı....Kah gülüp kah ağlayan ikili kına geceleriyle Dilda'ya unutulmaz anlar yasatmistilar...
🍀🍀🍀🍀🍀
Karısının kına gecesindeki erkek dansçı olayı Ateş Selimin içinde kalmış.. Oda bu gece teyzelerine sürpriz hazırlamıştı.. Ve Şuan surprizine ve onun basrollerine bakıp kahkaha atıyordu...
Ateş Selim karşısındaki kargaşayı büyük bir keyifle izliyordu... Bugün keyfine diyecek yoktu... İntikam soğuk yenen bi yemekti. Ve Ateş Selim çokta güzel intikamını almıştı....O sırıtıp dururken zavallı yunanlı damatlar şamar oğlanına dönmuslerdi...."Semra bak ben birşey yapmamak.."
Semoş nişanlısı olan adama sinirle bakıp sol yanağındaki gördügu ruj iziyle adama hiç düşünmeden tokatı bastı... İki gün sonra evlenecek olan çift Ateş Selimin hazırladığı bekarlığa veda partisi yüzünden birbirine girmişti. Semoş aldıgı haberle beraber mekanı basmış. Gördügüyse nişanlısının dansöz le fingirdeşmesiydi.. Fingirdesmesi yetmemiş gibi birde kadının ağzının içine giren adamla cinleri tepesine çıkan Semos ortalığı yakıp yıkıyordu... Semoş ve nişanlısı bir köşede kavga ederken Canoş ise köşeye çektiği nişanlısına gururla bakıyordu... Nikolas nişanlısına gülümseyerek baksada İçten içe korktugu için buraya geleceklerinide demiş. Olan ortamıda Canoşa anlatmıştı... Saatler önce aldığı haberle Semosla mekanı basmaya gelirken Dilda yida peslerinde sürükleyen iki kadın adamlara dalarken Dilda geldiğinden beri onun farkına varmayip olanları gevsekce izleyen kocasıyla daha fazla dayanamayip ona doğru gelirken
Ateş Selim ,Semra teyzesi ve patates eniştesinin kavgalarını keyifle izleye dururken mekan kapısından içeri giren karısını görmek ne dursun farketmedi....Dilda sabahtan beri oluşan kaosu gülerek izleyen kocasının karşısında durdu..Adam halen karşısındaki kişilerin olayıyla keyiflenirken Dilda hiç düşünmeden ayağına bastı. Ateş Selim ayağının acısıyla karşısındaki kisiye öfkeyle bakacakken gördügü karısıyla afalladı. Onun burda ne işi vardı ve nasıl haberi olmuştu...Kendisine sinirle bakan karısının neredeyse kulaklarindan alevler çıkıp onu şuracıkta kül yapacaktı... İlk kez bu kadar kızgın gordugu karısının bu hali genç adamın hoşuna giderken Dilda hamileliğin verdigi duygusallıktan dolayı havaya kaldırdığı elini kocasının yüzüne indirdi.. Ateş yedigi tokatla kala kaldı. Bi an içinden"Lan ben ne yaptımda yedim bu tokatı" diye
düsündugunu sansada dışından konuşmuştu...Dilda kocasına ateş saçan bakışlarla bakıp"Çalgılı , cengili alem yap bide ne yaptım de, uzun bir süre gözüme gözükme Ateş efendi yoksa her an seni parçalarına ayırabilirim....." dedi...
Ben geldim.. Aylar oldu.. Herkesi çok özledim..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateş ve su
General FictionSevdigi adam tarafından yakıp yıkılan üzerine kuma gelen hayatıda o çok degerli aşkıda, sevgiside yerle yeksan olan bir kadının hikayesi... Birçok kuma hikayesinde kumaların açınarak , dövülerek daha sonra aşık olunarak ilk kadını hiçe sayanlara...