2.BÖLÜM - PARİS'TE AŞK

5.9K 575 300
                                    

Ya sonunda paylaşabildim :) uzun romantik bir bölüm sizlerle.

Bir masal çizilir, biz masal silinir...
Sen bir aşka destan yazarsın,
Onun bir bakışıyla tüm kelimeler değişir...
Sen yine kıyamazsın ona,
‘Canın sağolsun’ der, gidersin...
Onun ahı gelir, seni yer bitirir.

*0*

Duru öpüşmenin verdiği o heyecanla gözlerini kapadı ve Burak Ali geri çekilince gözlerini yavaş yavaş açıp karşısında ona farklı bir gülümseme ile bakan adamı görüp o da gülümsedi. “Burak Ali?”
“Sevgilim, demeni tercih ederim.”
“Biz...”
Burak Ali kızın kulağına eğilip, “Seni ayıp ayıp öptüm, gördün mü?” diye sordu çocukluğundaki cümlesini hatırlatarak.

“Burak Ali ya...” Kız küçük bir kahkaha attı.
Adam onun yanağını okşadı, “Duru’m... Meleğim, çocukluğum, her şeyim... Seni çok seviyorum."
Kız yüzünü sakladı, “Ya deli... Sen ciddi misin şimdi?”
Adam onu kollarına aldı, “Şuan, şu dakika yaşadığımız şey yeterince ciddi gelmediyse yeniden öpebilirim. Hemde çok ayıp bir şekilde...”

Kız da kollarını ona dolayıp sımsıkı sarıldı, “Burak Ali, ben bugünü ne kadar çok bekledim.”
İşte Burak Ali’nin duymayı en çok istediği kelime de tam da buydu. Onun da şuanı hayal etmesi, yani Burak Ali’nin onu beklediği gibi Duru’nun da Burak Ali’yi beklemiş olması. Hiçbir duyguya değişilmezdi ilklerin coşkusu. “Sana aşığım ilk aşkım.”
Kız huzurla kapadı gözlerini... Burak Ali onu seviyordu, ona aşıktı, bu inanılmaz bir andı.
“Sen?” diye muzipçe kulağına doğru eğilerek sordu.
“Ne ben?” dedi Duru da onun oyununa ayak uydurarak.

Burak Ali kızın koltuk altından onu gıdıkladı, “Oyun mu istiyorsun cadı seni?” kız yatakta sağa sola dönerken birden adam onun üstüne çıktı ve göz göze geldikleri an gülüşmeleri sadece tebessüme dönüştü. “Yalnız o oyunlar artık masum bir şekilde bitmez küçük hanım, söyleyim.”
Duru yutkundu... “Seni çok seviyorum.”
“İşte bu. Aferin.” Adam kızın çenesindeki gamzesini öptü, “Şurada ölebilirim,” deyip yeniden sırt üstü yattı. “Şimdi de fotoğraf paylaşalım ve aşkımızı ilan edelim.”

Duru’nun gözleri kocaman olmuş birden diklenmişti. Hayır hayır, ilan hiç iyi bir fikir değildi. Babası hazır mıydı ki? Hiç sanmıyordu. “Saçmalama Burak ya, babam öldürür seni.”
“Ya sen saçmalama. Üstelik haberi var, ben ona demiştim,” derken telefonunu almış, yemekten sonra çekildikleri fotoğraflara bakıyordu.
“Ne-ne demiştin?” -Allah korusun, demişse bu yanındaki kimdi? İyi saatte olsunlar... Eli ile adamı dürtükledi.
“Duru ne yapıyorsun?” dedi adam kaşlarını çatarak.

“Babama söylediysen, yaşaman imkansız. Hayal misin değil misin ona bakıyorum.”
Burak Ali kahkaha attı, “Yok ya, bir şey demedi.”
“Demedi?”
“Yani ben duymadım -Hah bu fotoğraf güzel. Bunu paylaşalım.”
“Ya saçmalama saçmalama! Önce bir söyleyelim.”

Burak Ali yanındaki sevgilisine bakıp, gülümsedi. “Merak etme, herkese buraya gelirken niyetimi gayet açık belli ettim.”
“Niyetini bozup geldin yani.”
Adam eğilip kızın dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı, “Gemileri yaktım desek daha doğru olur.”

BurakAliŞimşek: “Duru’m şuan on sekiz oldu “00:00” ‘YANIMDA’ ve artık benim ‘SEVGİLİM’ :) #büyükgün

“Hadi sende paylaş.”
“Ya olmaz Burak ya, şu yazdığına bak. Siler misin?”
Burak Ali kaşlarını çattı, “Duru sen ciddi misin? Ben yıllardır bu günü bekliyorum. Hayatta silmem. Dur şu fotoğrafta da çok güzel bana bakıp gülmüşsün, bunu da koyacağım.”
“Çocuk gibisin Burak.”
Burak Ali uzanıp bu sefer boynundan öptü, “Kucağında sallayarak uyutursun bu gece o zaman bu çocuğu.” Kızın değişen surat ifadesi ile kahkaha atıp, dediği fotoğrafı paylaştı.

HAYALLERİNİN PEŞİNDE * IŞIK SERİSİ I - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin