▪︎Bölüm İki : Sadece Sözler Vardı
ɢᴜɴᴜɴ sᴏɴᴜɴᴅᴀ ʙᴀsᴀʀᴅɪɢɪᴍ sᴇʏ sᴇɴɪ ғᴀᴢʟᴀᴄᴀ ʏᴀʀᴀʟᴀʏᴀᴄᴀᴋ.
Beni gerçekten yenebilecek kişiyle gerçekten tanışana kadar nerede ve nasıl başladığımı asla görememiştim, sonunun ise istedidiğim gibi bitebileceğini artık bilmiyordum. "Uğur Çetinkor" düşmanım olmasa hayran olabileceğim insan. Lakin bende en güçlü duygulardan birini barındırıyor 'nefret'.
O gün korktuğum olmamış beni yolculamakla yetinmişti. Bir sonraki hamlesi ne öğrenmeliydim.
Beni öyle şaşırtmışti ki; bir haftadır bugünü iple çekiyordum. Evi asla boşalmıyordu. Birinden biri evde oluyordu.Ancak bugün ev boş olacak, ve istediğim sesli kameralar eve yerleştirilecekti.
Hava biraz serin, kuru bir soğuk yüzüme vuruyor. Üzerimde ki bordo askılı elbiseye bakıyorum. Fiziğimin düzgün olması sakat olduğumun gerçeğini değiştirmiyordu. Morelimi bozmamalıydım. Toplu saçımın yandan çıkan tellini kulağımın arkasına yerleştirdim. Arabadan inmeye cesaret edemiyordum. Bugün Aydın Holding ile Çetinkor Holding'in proje yemeği vardı. Üvey abim Ömer'de orada olacaktı. Tabiki Ömer'in anneside.Beni küçük düşürmekten asla geri kalmıyorlardı. Kendi özerkliğimi ilan edeli görüşmüyorduk. Ömer'in kendi ürettiğim projemi çalması yetmiyor gibi Çetinkor Holdingle iş birliği yapıyordu.
Arabanın kapısı aralık öylece bekliyorum. Sanki biri gelip her şeyi değişterecek gibi..Selim'in kafasını uzatmasıyla yüzümde gülümseme oluşuyor."Daha ne kadar orada beklemeyi düşünüyorsun?"
Kaşlarım istemsiz çatılıyor.
"Çatma şu kaşlarını bana, içeriye sakla."
Gözlerimi devirerek beni kaldırmasına izin veriyorum. Evet Selim benim hem yakın korumam hem de yakın arkadaşımdı. İnsanlar bakıcım olduğunu düşünüyordu.
Sandalyeme yerleştiğimden emin olduğumda sürmesi için işaret veriyorum. Selim takımını düzelterek arabamı itiyor. Girişe geldiğimizde davetiyemizi uzatıyor ve bize açılan kapıdan giriş yapıyoruz. Bu kadar kalabalık olmasını beklemediğin gri ışıklı mekan abartıdan uzak dekore edilmiş. Herkesin gözü normal olarak tekerlikli sandalye de olan bana dönüyor. Uğur, Eray,Karan ve Beren köşede ki masada duruyorlar Eylem yanlarında olmadığını görüyorum. Uğur gri takımının içinde bana öyle bakıyorduki gözlerimi kaçırmak zorunda kalıyorum. Bir kaç iş dünyasından tanıdığım yüzleri es geçerek kendi masama yerleşiyorum. Selim bana destek verircesine bakarak yanımda yerini alıyor. Kafamı Uğur'un tarafına çevirdiğim zaman yine Uğur'la göz göze geliyorum. Kafamla hafif selam veriyorum. Karşılık olarak selamımı alıyor. Kolumun bir anda tutulmasıyla dikkatimi koluma veriyorum."Ne işin var senin burada?"
Ömer'in sesi iğneleciydi. Selim ayağa kalkmasıyla Ömer'in beni lavobaların kısmına sürüklemesi bir oluyor. Selim'e gelmemesi için işaret veriyorum. Bir süre sonra şık salonun sessiz gözden uzak kısmına geliyoruz.
"Ne işim mi var Ömer, sen ne kadar inanmak istemesende ben Arslan Aydın'ın kızıyım."
Ömer tekerlikli sandaylemin kollarından destek alarak üzerime doğru eğiliyor. Aramızda ki mesafe yok denecek kadar azaltıyor. Arabamı geri geri çekmeye çalıştığımda frenliklerimi açıyor beni olduğum yere sabitliyor.
"Uzaklaş benden.."
Sesim fısıltı halinde çıkıyordu. Yüzüme doğru pis pis sırıtıyordu. İçimdeki gerçek benin ortaya çıkmaması için dua ediyordum. Sakin kalmalıydım.
"Sana uzaklaşmanı söyledi."
Uğur'un emredici sesiyle Ömer geriliyor. Benim ise ağzım şaşkınlıkla aralanıyor.
"Çetinkor."
Uğur ürkütücü gülümsemesiyle yanımıza yaklaşıyor.
"Soyadımı söylemeden adımı söyleyemiyorsun Ömer, benden o kadar korkuyorsun ki.." kafasını hafif sağa yatırıyor.
"Gel gör ki bir genç kıza yetiyor gücün."Ömer'in gözleri büyüyor.
"Kız kardeşimle nasıl konuşacağımı sana mı soracağım?"
Uğur'un sinirden boynundaki damarları belirginleşiyor. Yavaş yavaş Ömer'in üzerine doğru yürüyor. Ömer'den uzun olması, Ömer'i daha da geriyor olmalı ki üzerine geldikçe geri geri gidiyor. Sırtı duvarla buluştuğunda Uğur'da duruyor.
"Dediklerimi iyi dinle çünkü kelimelerimi iyi seçerim. Ve asla dediğimi tekrarlamam. "
Parmağını yüzüne tutuyor.
"Benim kim olduğumu biliyorsun." Anlık bana dönüyor içim titriyor.
Bana bakmayı kesip Ömer'e yöneliyor tekrar. Sesi sakin ama tehtitkar çıkıyor."Bir, kız kardeşin olması üzerinde hak sahibi olduğun anlamına gelmez. İki, senin gibi biriyle bu işi devem edemem. Ve son olarak yarından itibaren kız kardeşin, bu işin başına o geçecek."
Ömer'in geçmesi için yer açıyor.
"Şimdi git konuşmanı yap."
Ömer titremesini engellemeye çalışarak yanımızdan ayrılıyor.
Bana döndüğünde şaşkınlıkla onu izlediğimi görüyor."Umarım sizin için sorun yoktur,proje için diyorum."
Kaşım hafif havalanıyor.
"Alt yapısı bana ait olan bir projeydi, Ömer'in benden çalması cabasıydı."
Uğur kafasını sallıyor. Ceketinin düğmesini ilikliyor. Az önceki durum sanki hiç yaşanmamış gibi davranıyor.
"İzninizle salona dönmeliyim."
"Tabi.."
Yanımdan ayrılırken ne düşüneceğimi bilemediğim karmaşayla bırakıyor. "Bulamadığım açığı şirkette bulabilir miyim ki?"Düşüncelerimi sonraya bırakarak salona yöneldim. Selim'in yanına geldiğimde kulağıma eğiliyor.
"Kameralar takılmış."
Yüzümdeki gülümsemeyi saklamaya gerek duymadım. Artık açık bulabilecek ve intikamımı alacaktım.
Daha fazla burada durmama gerek yoktu. Selim'e baktığımda onunda sıkıldığını görebiliyordum."Selim hadi gidelim,burada işimiz bitti."
Selim bunu bekliyorcasına ayağa kalkıyor, tekerlekli sandalyemi itmeye başlıyor. Girişte bir süre duruyoruz. Uğur'a bakmamak için kendimi zor tutuyordum. Omuzlarıma konulan montumla Selim'e baktım. Hareketlenip kapıdan çıktığımızda nefesimi dışarı verdim.
Selim'in valeden arabayı almasıyla beni arka koltuğa yerleştiriyor. Bir süre sonra şöför koltuğuna yerleşiyor. Hareketlendiğimizde eve sürmesini söylüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Milyarderin Vekili III
RomanceSenden kurtulmaya çabalıyorum Uğur, bataklık gibisin çabaladıkça daha da çekiliyorum. Leman Aydın. Bütün çabaların bana çıkıyor sen inadına benden kaçıyorsun. Ve unutma Uğur Çetinkor'u yok etmek için daha fazlasına ihtiyacın var. Uğur Çetinkor.