Elimi kurtarıp yerime döndüğümde sonerin bakışlarını gördüm ve hiç yanına gitmek istemedi canım. Havlumu almadan soyunma odasına yöneldim tuttuğum bir taksi ile eve dönüş yoluna girdim .Telefonum sürekli çalıyordu. Şimdi olmaz soner şimdi olmaz...
....
Eve döndüğümde çok sinirliydim hani kızacaktın sinem ne oldu niye sustun kaldın o kim oluyor ki ona ses çıkaramadın evet öldürücü bakışları olabilir evet baktığında sesin içine kaçmış olabilir ama sen bu zamana kadar kimse karşısında sesiz kalmadın hele ki kalabalık bir ortamda insanların sana gülmesine hiç sebep olmadın aptalsın kızım sen bunun intikamını almalısın ama kimden kimden kimden kimden evet tabi ki önce sonerden ah soner nasıl bıraktı beni orada bir başıma nasılda savunmadı hakkımı ben bu çocukta ne buluyordum evet çok yakışıklıydı hala çalan telefon sesini sessize aldım telefonu yatağa fırlatıp duşa girdim üstümden bu psikolojiyi atıp yoluma devam etmeliydim.
Tüm hafta sonu sonerden gelen mesajlara telefonlara tepkisiz kaldım çünkü beni şu anda heyecanlandırmıyordu akşam olduğunda beklemediğim bir saatte kapımın zili çaldı açtığımda bahçe girişinde bir kamyon gül duruyordu ve önünde soner o kedi bakışları ile özür diliyordu benden ve ben yine karşı koyamadım o güzel gülüşüne o yumuşak dudaklarına, dudaklarını boynuma değdirdiği anda affettim zaten ah zaafımı biliyordu nede olsa sinirimin geçmesini beklemişti ve sonra bammmm her seferinde buna düşüyordum.
Sabah okul için erken kalkıp hazırlandım bugün çok seksi olmam lazımdı dün yaşanan demoralize edici olaydan sonra mutlu olmam lazımdı bu da insanların beni şımartması ile mümkündü duştan sonra kremlenip Paristen aldığım parfümü sürdüm ve üzerime tek parça elbisemi giydim altına topuklularımı çektim saçlarımı dalgalı fön ile savaşa hazırladım bugün çok canlar yakacaktım. Arabama binip okula gittim ve park ettim araçtan indirim anda herkesin bana döndüğünü biliyordum Soner hemen yanıma koşup beni kucağına aldı aklınca onun olduğumu herkese tekrar hatırlatıyordu ama ben flörtöz bir insanım ve bundan çok hoşlanıyorum okul koridorunda yürürken onun eli belimde olmasına rağmen yanımdan geçen insanlara gülümsüyor ve göz süzüyordum ah evet bu çocuğun kalçası güzel bu çocuğun gülüşü güzel ah bu çocuk çok kaslı... sınıfa girmeden yanımızdan geçen insanların yürürken benimle resmen sevişen bakışları ile gerekli tatmini almıştım bunlar olurken tabi sonerin tepkisiz kalmasını size bırakıyorum dua etsin çok yakışıklı sınıfa girdiğimizde oyunculuk dersimiz vardı ve yeni bir öğretmen geldiği konuşuluyordu arkamızda ki sıraya oturan ve geçerken bana dokunmaya özen gösteren oğlanların arasında geçen konuşmaya dikkatim kaydı "oğlum o nasıl bir şeydi öyle Allah çarpsın benim olsa sabah akşam evden çıkmam böyle bir fizikle bu nasıl düşmüş buraya gitsin en kral defilede milyonlar kazanır bu dersler çok tatmin edici geçecek belli" onlara döndüğümü bile fark etmediler oysa ben birisine döndüğümde bana bakardı herkes bu hep böyleydi bu tahminimce kadın olmalı bir erkeğe böyle diyecek değiller ya kim bu beni bile geri plana attı. Alev rengi saçlarımı önüme atarak sınıfa odaklandım o sırada soner bana yavru kedi bakışları atıyordu dudaklarına küçük ama ateşli bir öpücük bıraktım o esnada arkamızda ki çocuklar sustu işte böyle sustururlar adamı dedim eğlenerek yan dönüp onlara bir bakış attım ve tekrar ilgi odakları bendim işte buydu olması gereken burasının hakimi benim herkes yerini bilsin canım a a a.
Ders saati başlasa da kimse gelmemişti telefonumla ilgileniyordum yine onlarda ekleme talebi ve mesaj arada yakışıklı olanlar vardı elbette, onları beklettim kalan ezikleri sildim hiç kimsenin erişemeyeceği ciğere bakması gibi baktığı bir kadın olamam, benim dengim olan gelsin buyursun. Kapı açıldı topuk sesleri geliyordu ama hiç oralı olmadım benim dersime geç kalmış bir insan vardı sonuçta şu anda onu ciddiye alamazdım ama sınıftan gelen "oha" "çüş" "yuh lan" "bu ne" "insan mı lan bu" "oğlum beni bir cimdikle" "valla şimdi ölüyorum" "ah kalbim" gibi nidalara daha fazla aldırış edememezlik yapamazdım ve sınıfa giren şeyi size şöyle gösterebilirim bakalım siz ne diyorsunuz
evet kapıdan içeri girmiş ve ayakta dikilmiş olan biten tepkilere böyle bakan bir kadın gördüm karşımda ah lanet olsun bu o kadın....
"Evet arkadaşlar şaşırmanız tepkileriniz açık ağızlarınız kapandıysa kendimi tanıtmak isterim" arkasını döndü tahtaya doğru üstünde ki takım elbiseye şaşırıp kalmıştım ben daha önce bir kadına böyle yakışan bir şey görmemiştim hatta ben hiç böyle bir kadın görmedim orası kesin dönüp tahtaya yaklaşırken sıkı poposunda toplanan pantolonu ile tahtaya bir şeyler yazıyordu beyaz elinde ki kalem o beyaz tahta üzerinde sanki görünmez olmuştu yazmasını bitirip arkasını döndüğünde birden sessizlik oldu kafamı gözlerine kaldırabildiğimde ise
bana böyle bakıyordu kollarını birleştirmiş ve o da beni tanımıştı tahtaya baktığımda orda yazan "lisa taner" ismi ile yanılmadığımı tekrar anladım hoş nasıl yanılabilirdim ki ne kadar yanılabilirim daha doğrusu Ah sinem kendine gel birden olanları hatırladım ve çattığım kaşlarım ile önüme döndüm o esnada sonere baktım ve ağzı açık bir şekilde hala o kadına bakıyordu ben ona döndüğüm halde bana bakmıyordu bu kabul edilemezdi koluna bir tane vurmamla kendine geldi o esnada o kadının hafif gülümsediğini gördüm ama sanırım dikkatli bakmayan anlayamazdı ben dikkatli mi bakıyordum yani Yine kendime kızdım aptal aptal aptal
"evet arkadaşlar bu seneki drama dersinizi ben vereceğim, ismimden de anlayacağınız gibi annem ingiliz babam türk ingiltere doğumluğum ancak türkiyede de uzun yıllar yaşadım" o sırada ön sıralardan şımarık bir oğlan çocuğunun " hocam rus olmadığına emin misiniz annenizin" demesiyle kadının delici bakışlarını çocuğa döndürdüğünü gördüm "laubali olacağınız derecede size söz hakkı tanıdığımı sanmıyorum pardon isim neydi" gülüşü içine kaçan çocuk " levent hocam" dedi " levent şimdi sana söylüyorum kalan sınıf üzerine alınsın" ama hala çocuğa delici bakışlar atıyordu bana öyle baksa sanırım ölebilirdim " ben ciddiyetsizliği sevmem itaatsizliğe tahammülüm yok disiplinsizlik en nefret ettiğim şey , beni tanımadığın için sana şu anda ceza vermiyorum ama bir daha birisi böyle laubali olursa sene sonuna kadar elimden çekeceği var" dedi ve sınıftan çıt çıkmıyordu
Bu sene işler çok ilginç geçeceğe benziyordu....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahte Juliet (girlxgirl)
RomanceHer şey bir oyunla başlamıştı. Erkek arkadaşıyla yüzlerce insan önünde yüzyılın en güzel oyununu oynamak, insan daha ne ister ki. İnanıyorum ki Shakespeare bu oyunu bizim için yazmış olmalı. Romeo'm ve ben bu oyun için hazırdık. Ta ki "O" devre...