11.Bölüm

18.9K 570 33
                                    

Finallerim anca bitti 😔

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Finallerim anca bitti 😔

Duyduklarıma inanamıyordum. Nasıl olabilirdi ki bu. Bir süre şok içinde yüzüne alık alık baktım. Ağzım açılıyor sonra böyle bir şeyin olmayacağını düşünüp kapanıyordu.

Alaz ise ciddi bir ifadeyle bu hallerimi izliyordu. Hatta o kadar ciddi bakıyordu ki bir an kendimi sorguladım.

Yok ya evli değildik. Değildik değil mi?

"Ne demek yalan değildi?" şaşkınca sorduğum soruya gözlerini kısıp cevap verdi.

" yalan değildi, doğru da değil ama şuanlık." Dedi aksanlı sert sesiyle. Bu bir evlilik teklifi mi?

Tam tekrardan soru soracaktım ki telefonu çalmaya başladı.

Kısık bakışlarıyla telefonu açıp kulağına koydu. Bir süre karşı tarafı dinledikten sonra;
"Tamam gelince konuşuruz. Bu arada Herşey ayarlandı dimi?" diye sordu kaşları çatık bir halde.

Bir süre karşı tarafı dinledikten sonra
"tamam Massimo. Korumaları da artırın, geliyoruz. " Dedi pürüzlü sert sesiyle.

Telefonu kapatmasıyla saate bakıp cebine koydu. Birşeyler oluyordu ve ben ise hiçbir şey anlamayan gözlerle onu izliyordum.

Elini yanağıma koyup yavaşça okşadı. Yüzünü bana doğru eğmiş kısık gözlerle dudağıma bakıyordu yavaşça dudaklarını alnıma yasladı.
"yanına şuanlık birşeyler ayarla özel eşyaların varsa al, bende o sırada tekrardan Esat beyle konuşayım." Dedi kısık sesiyle.

"Tamam. Bir şeyler oluyor ama yinede tamam, Hiçbir şey sormuyorum." dedim tükenmiş bir ifadeyle.

Artık olay felan istemiyordum. Sadece mutlu olmak istiyordum. Alazı da affettiğim yoktu ama şuan önceliklerim vardı.

Alaz'ın odadan çıkmasıyla spor çantamı dolabımdan çıkardım. İçine bir kaç özel eşyamı, bir kaç parça kıyafetimi ve iç çamaşırımı koydum. Çantanın fermuarını çekip koluma astım. Odamdan çıkmadan önce küçük sırt çantamı da alıp odamdan çıktım.

İrem'in odasının önüne geldiğimde aşağıdan sesler geliyordu. Yavaşça kapıyı açıp içeri girdim. Poyraz, İrem ve Ali Yatakta oturmuş film izliyorlardı. Kapının açılma sesiyle beni gördüler.

Ali ve poyraz yataktan inip koşarak yanıma gelip bana sarıldılar daha doğrusu sarılmaya çalıştılar. Bu hallerine kıkırdadım.

"Ay efyincim neden bu kadar uzunsun?" Dedi Poyraz dudaklarını büzüp çenesini bacağıma yaslayıp kafasını yukarı kaldırarak.

Onun bu haline güldüm. Yavaşça aşağı doğru eğilip ikisine sarıldım.
"oldu mu şimdi?"

İkisi de kafasını sallayıp kıkırdadılar.
Onların bu hallerine hüzünle gülümsedim. Kim bilir bir daha onları ne zaman görecektim. İkisinin de tombul yanaklarından öptükten sonra ; "Ben gidiyorum. Tekrar gelene kadar kendinize çok iyi bakın olur mu?" diye hüzünle konuştum.

Bay Palmiero Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin