22. Bölüm

11.6K 466 331
                                    

✨✨Bu son bölümdü düzenlenen bundan sonra yeni bölümler gelecek✨✨



Benim çocukluğumun katili karşımda duruyordu.

Karşısında ki ben ise bir ölüden farksız...

Alazın belimdeki elini sıkıca tuttum.

Yüzüme o kadar dikkatli bakıyordu ki bakma diyerek bağırmak istiyordum. Onun yüzünü görmek istemiyordum.

İçimdeki kız çocuğu ağlıyor ben içten içe can çekişiyordum. 

"Baya oldu görüşmeyeli..."

Yüzündeki donuk ifade, içimdeki haykırışı görmüş gibi yerini gülümsemeye bıraktı. Bundan memnun olmuş gibi bakıyordu.

Ben ise kusmak istiyordum. Bu bakışlara katlanamıyordum. Güçlü durmaya çalışıyordum ama ne kadar beceriyordum bilmiyorum.

Titremeye başlamıştım. Bu korkudan değildi...

Alaz da bendeki tuhaflığı farketmiş olmalı ki belimde sıkılaşan eliyle kafamı ona çevirdim. Sessizce sadece benim duyacağım bir şekilde "konuşacağız" diye bana eğilerek fısıldadı.

Kalbim panikle çarparken, Poyrazın "Efyinnn şeni çok özledimm!" demesi ile bakışlarımı ona çevirdim. Onun kucağından inerek bana doğru koştu yüzündeki gülümseme ile.

Hızla bacaklarıma sarılması ile eğilerek bende ona sıkıca sarıldım. Hemen yüzüme bir gülümseme koydum
Çok özlemiştim bu tatlı miniği.

Başını geriye çekerek"Anniş dedi ki Efyin biy daha geymicek ben çok üzüydüm." Dedi dudaklarını büzerek.

Ah Alev...

Başımı iki yana sallayarak yanağını öpüp ayağa kalktım. "Anne yanlış anlamış. Üzülme sen. Ben hep geleceğim." dedim.

Onun bakışları altında daha fazla durmaya dayanamıyordum. Alaz ise yanımda gergin bir şekilde duruyor ona bakıyordu. Eğer bir şeyler anladıysa eminim tamamen öğrenmek isterdi ama ben kendimi anlatmaya hazır  hissetmiyordum.

"İrem ablacım sen geç arabaya." diyip Ali Asaf ve poyrazı son kez öpüp" kendinize iyi bakın tamam mı? " dedim.

İkisi de başını sallayıp bana son kez sarıldıktan sonra içeri girdiler.

O ise hala karşımda duruyordu. Yüzündeki gülümseme karnımı görmesi ile dondu. Bakışları öyle donuklaştı ki ellerimi hemen karnıma sardım. Sanki ona zarar verecekmiş gibi. Alaz ise onun bakışlarını ve benim hareketimi farketmesi ile kaşlarını çattıp ona doğru gidecekti ki hızlıca kolunu tuttum. " Gidelim lütfen." dedim.

Alaz bu sözüm ile çatık kaşları ile  "Roberto sen diğer arabaya geç. Arabayı ben kullanacağım." diyip bana döndü.

Saçları alnına düşmüş donuk mavi gözleri ile bana bakıyordu.

"Sen bin güzelim." Dedi bana ön kapıyı açarak.

"Sen?"

"Geliyorum şimdi." diyip neredeyse beni nazikçe koltuğa doğru itirdi. Önümde eğilerek emniyet kemerini takarken "Alaz" demem ile "Sonra fıstığım. Şuan zor dayanıyorum." diyip şakağımdan öpüp kapıyı kapattı.

İrem öne çıkarak "Noluyor abla. " demesi ile irkildim.

"H-hiçbir şey." dedim kendimi toparlayarak.

Bay Palmiero Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin