six

2.1K 269 90
                                    


Jisung altıncı kez çalan zil sesinden dolayı sonunda uyanmıştı. Sinirle elini komodine götürüp telefonu elinde aldı. Zili kapatıp saate baktı. 10:00 Telefonunda gördüğü sayıyla gözleri kocaman açıldı. Normalde saat yedi de ayakta olup Minhoya kıyafetlerini ve kahvaltısını hazırlaması gerekiyordu.

Yataktan düşerek kalktı sürgülü kapıyı açarak salona doğru koştu. Salona geldiğinde koltukta oturup dergileri inceleyen Minhoyu gördü. Jisung pijamasıyla hemen karşısına geçip sayamadığı kadar eğilerek özür diledi.

"Özür dilerim gerçekten özür dilerim ben kurmuştum fakat çalmış ama işte gerçekten özür dil-"

"Yeter! Başımı ağrıtıyorsun!"

Jisung bir kez daha eğildi ve Minhoya bakmaya başladı. "Ne duruyorsun git kıyafetlerimi ve kahvaltımı hazırla!"

Jisung aldığı talimatla mutfağa doğru koştu ve ne hazırlaması gerektiğini düşündü. Bulamayınca tekrar çıplak ayakla koşarak Minhonun yanına gitti. "Şey eeee ne yersiniz?" Minho dergiyi kapatıp Jisunga baktı. O an Jisunugn mavi ayıcıklı pijamasını ve çıplak minik ayaklarını fark etti.

Gördüğü görüntüye gülmemeye çalışarak konuştu. "Ekmek kızartmasının üstüne bir yumurta ve özel içeceğim. Özel içecek dolapta yazıyor"

Jisung kafasını sallayıp mutfağa gidecekken salona geri dönüp eğildikten sonra mutfağa koşmaya başladı. Geldiğinde ekmekleri ekmek kızartma makinesine yerleştirdi ve süreyi başlattı. O sırada bir tava çıkardı ve az yağlı bir yumurta pişirmeye başladı. O pişerken dolaptaki özel içecek tarifine baktı.

Dolaptan yoğurt çıkarıp blendera ekledi ardından yulaf ezmesi, bir kaç tane çilek ve bir kaşık bal ekledikten sonra hepsini blenderdan geçirdi. İçecek hazır olduğunda bir bardağa içeceği yerleştirdi ve yumurtanın altını kıstı. Ekmeklerde hazır olduğunda hepsini tabağa yerleştirdi. Bir bıçak ve çatal koyduktan sonra hepsini mutfak masasına bıraktı.

İlk defa birisine yemek hazırlıyordu. Yumurta ve ekmekler biraz yanmış olsa da iştah açıcı görünüyordu. Hemen salona koştu. Minhonun önünde eğilip elleriyle mutfağı gösterdi. "Kahvaltınız hazır efendim"

Minho dergiyi kenara bırakıp mutfağa giderken konuştu. "Şimdi git ve kıyafetlerimi hazırla. Kıyafetlerim giyinme odasında" Jisung görmeyeceğini bildiği halde kafasını salladı. Minho mutfakta biraz yanmış ekmek ve yumurtasını yerken Jisung giyinme odasında ceketin pantolonunu arıyordu.

Sonunda bulduğunda hepsini katlayıp giyinme odasının ortasındaki masaya bıraktı. Jisung biraz soluklanmak için koltuklardan birine oturmaya yeltendiğinde Minho içeri girdi ve çıkması için hareket yaptı. Jisung çıktıktan sonra hala yüzünü bile yıkamadığı aklına gelince banyoya koştu. Günlük bakımını bitirdikten sonra odadan çıktı. Minho hala üstünü giyinirken kendisi de giyinmek için hızla odasına koştu.

Beyaz kolları katlanmış bir iki düğmesi açık gömleği giydikten sonra siyah dar pantolonu giydi. Daha önce bir şirkette çalışmayı düşünmüyordu bu yüzden çok takım elbisesi yoktu. İzin günlerinin birinde arkadaşlarıyla alışverişe çıkması gerektiğini aklına not etti.

Odadan çıktı yolda saçını düzeltirken salona geldi. Minho salonda ona döndü ve öylece durdu. Jisung ne yapması gerektiğini bilmiyordu ve boş bakışlarla Minhoya bakıyordu. "Yakışıklı olduğumu biliyorum fakat bana bakmayı kesip kravatımı bağlamazsan işe geç kalacağız"

Minho tekrar kendisini övdüğüne Jisung gözlerini devirmemeye çalıştı. Minhoya yaklaştı ve kravatı eline aldı. Sorun şu ki kendisi de kravat bağlamayı bilmiyordu. 

Elindeki iki kravata bakıyordu bir kaç kere denemişti fakat başarısızdı. Minho oflamaya ve ikide bir saatine bakmaya başlamıştı. Jisung Minhonun sinirlendiğini anladıkça daha çok stres yapıyordu.

"Tamam bırak!"

Minho bağırdığında Jisung yerinde sıçramıştı. Minho kravatı boynundan çıkarıp gömleğinde bir iki düğme açtı ve evden çıktı. Jisung da hemen arkasından koşarak yetişti. Arabaya geldiklerinde Hyunjini görünce az da olsa mutlu olmuştu. Gülümseyerek selam verince Hyunjinde ona karşılık gülümseyip selam verdi.

Arabaya bindiklerinde kemerini bağladı ve yol boyunca hiç konuşmadan ellerine baktı. Kravatı bağlarken Minhonun sinirli hali aklına gelince gerçekten korkmuştu. 

"Kızdığın zaman çok korkutucu oluyorsun."

------------------------------------------





See You Again -MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin