Soğuk...
Gecenin tüm soğukluğu Kiale'nin bedeninde toplanmıştı...
Kalbi hızla çarparken eli duraksadı. Soğuk bir nefes alırken gözleriyle yüzünü süzdü...
Solgun yüzü ve morarmış dudakları gün yüzüne çarparken Rex'in kalbinden bir ürperti yayıldı.
İçi cız etti...
"K-kiale?"
....
Cevap yoktu. Birkac kez daha dürtüp nafile çabalarına devam ederken eli dürtmeyi bıraktı. Kafasını ağırca soğuk bedene yaslarken hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
"Kiale... lütfen uyan."
Ağzından hıçkırıklar sel gibi akarken dün söyleyemediği sözler yüreğini her saniye daha da acıttı.
"B-bende seni seviyorum Kiale...*hıçkırık* Olmayan oğlunun olmayan babası oldun sen... Beni o... o çukura defalarca at ama.. a-ama gözlerini aç. Senin için defalarca hayvan öldürürüm. Sözlerini de ikiletmeyeceğim söz veriyorum... l-lütfen."
Doğduğundan beri sayısız anısı Kiale tarafından işgal edilmişti. Sayısız duygularla oluşan anılar yerine en katlanılmaz acılara bırakırken alaycıl sesi kulaklarında yankılanıyordu.
'Her zaman yanında kalamam Rex.'
'Sana da az geldi değil mi? Merak etme dolu bir ısınma turu hazırladım senin için hadi başla bakalım.'
'Seni arkamda bırakacağım zaman geldiğinde benim yanıma hemen gelmeni istemiyorum.'
'Ve kullanmadığın beynine baskı yapacağım.'
'İnsan yavrusu senin etin benim dişimin kabuğuna yetmez.'
'O zaman tüm iyi niyetimle seni serinlemen için suya atacağım. Üç saat boyunca çırpına.. pardon yüzebilirsin.'
'Şu tiz çığlığa ömrü hayatım boyunca bir kadında bile rastlamadım. Yeteneklerin beni hayran bırakıyor Rex.'
'Beni bu kadar sevdiğini bilmiyordum Rex?'
Her saniye siyah aslanın alaycı ve bazen sert ses tonuyla kullandığı cümleler aklına gelirken daha fazla ağlamaya başlamıştı. Ona ilk veda eder gibi konuştuğunda ne demişti...
'Rex, uzun zaman sana sahip çıktım. Öyleki bazen bana bile hiç yanından ayrılmayacakmışım gibi geliyor olsa da bu doğru değil. Seni yalnız bırakmayı istemesem bile elimizde olmayan şeyler vardır. Ben çok uzun zaman yaşadım. Bu hayatta doğum olduğu kadar ölüm de hayatın bir parçası. Bu yüzden bunu kabullenmelisin... Belki şimdi değil ama bir gün seni yalnız bırakmak zorunda kalacağım. O gün benim aslında hep senin yanında olduğumu anlayacaksın. Zihnindeki mührü çözmeyi başardığında benim mesajımı da alacaksın işte o zaman ne demek istediğimi tamamen anlayacaksın.'
Aklına gelen uzun konuşmayla iç çekerken hıçkırıklarla konuşmaya zorladı kendini...
Ölü bir bedene bütün içini açıyordu.
"Biliyor musun K-kiale. Beni bir gün yalnız bırakmak zorunda kalacağın günün geleceğini söylediğinde... kalbimde çok derin bir korku vardı. O g-günün hiç gelmemesini diledim... Defalarca uyandım o gece. B-ben sensiz ne yapacağımı b-bilmiyorum. Hani emanetindim? Ölerek emanetine sahip çıkamazsın!"
Son cümlesinde çaresizce haykırıyordu artık...
Soğuk beden tek bir hareket bile etmese de defalarca uyanmasını diledi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Katliamın Elçisi
FantasyGeçmişin gölgesi üzerine düştüğünde Rex zor bir karar almak zorunda kalacaktı... Katliam onun gözüne hiç bu kadar güzel gelmemişti. "Çivisi çıkmış dünyaya katlimın elçiliğini yapacağım!" Küçük bir çocuğun ağzından çıkan sözler ne kadar ileri gidebil...