Zaman her yarayı iyileştirir miydi? Eğer öyleyse yıllardır hissettiği asla geçmeyen o açıyı neden hiç geçirmemişti ? Neden ilk günkü gibi bütün vücudunu güçsüz düşürecek kadar acı veriyordu? Ellerini kıvırcık tutamlarına daldırırken daldığı düşünceler arasından çıkmayı istiyordu. Düşünmekte bir yerden sonra zarar veriyordu insana , başında ki ağrı ilaç içmesine rağmen azalmazken sinirle soludu. '' Bir bu eksikti ...''
Söylenerek koltuğa geçip uzandı. Gece yalnız olacağı için erkenden uyumak istiyordu. Yalnızken korkuyordu uyumaya .Etraflarında ağaçlardan başka bir şey yoktu. Aklına korkabileceği her şey geliyordu şuan.
''Lanet olsun ... keşke Kerem 'le gitseydim .''dedi kumandaya uzanırken. Korkacağını bilmesine rağmen yalnız kamayı niye tercih ettiyse !
Bin bir zorlukla kumandayı aldıktan sonra koltuğun köşenin de duran battaniyeyi alıp üzerini kapattı. Kanalları karıştırıp dururken kapı çalınınca istemeyerekte olsa açmaya gitti .
'' Erken geldin sanki ?'' dedi göbeğini kaşıyarak ve kenara çekildi içeri girsin diye .
'' Minik bebeği yalnız bırakmaya gönlüm razı gelmedi .''dedi gülerek içeri geçerken. Elindeki poşetleri kenara bırakıp ayakkabılarını çıkardı.
''Yemekte almışsın. '' dedi Karan genişce gülümseyerek.
''Yemek almadım... malzemelerini aldım sen yaparsın diye .'' çıkarken köşeye fırlattığı terliklerini ayağına geçirdi .
''Off... neyse yaparım artık. '' dedi memnuniyetsiz ifadesiyle ve poşetlerden bir kaç tanesini eline aldı.
Kerem de geride kalanları alarak açık mutfağa geçti. Karan hemen poşetlerin içinden bir şeyler çıkarmaya başlamıştı. Yemek konusunda oldukça yetenekliydi bu yüzden Kerem onu kıskanmıyor değildi...
''Kerem neden bu kadar fazla aldın ? '' dedi Kerem'in yanındaki poşetlerin de içini karıştırmaya başlarken .
''Haftasonunu burada geçiririz diye düşündüm. '' dedi yanındaki bebeğin yan profiline bakarak. Kaç yıldır onu tanımasına rağmen asla değişmiyordu yüzü hatları. Hep o çocuksu görümdeydi .
Ailesi yaşıyor olsaydı onunla tanışma fırsatı olurmuydu bilmiyordu çünkü köklü bir ailesi vardı. Şuan ihtiyacı olmamasına rağmen çalışıyordu, kendini fazlasıyla zorluyordu bazen oysaki bunları yapmadan da hayatını sürdürebilirdi.
''Niye kendini bu kadar zorluyorsun ?'' dedi çalıştığı işi kastederek. Hiç bir şeye ihtiyacı yoktu ama yinede çalışıyordu.
''Yine başlama...''dedi elindekileri diğer şeylerin yanına koyarken.
'' Kendi holdinginiz var üstelik yurt dışında ama sen hala burada çalışıyorsun, mantıklı mı? '' dedi yaslandığı yerden doğrularak.
''Benim değil dedemin ... ben burada yaşıyorum ve hayatımı sürdürebilmek için çalışmam gerek .''dedi sözlerini bitirdikten sonra Keem'e dönerek.
''Sanki dedenin senden başka mirasçısı varda .''
''Çok istiyorsan haklarımı sana devredebilirim. '' dedi suyu açıp yıkanacak olan malzemelri yıkarken.
''Onu mu kastettim ben ? ... yardım edeyim bende .''dedi yanına gelip .
''Olur.'' dedi kızgın çıkarmaya çalışsa da yapmadığı sesiyle .
''Senin Yağız yine bizim mekana gelmişti... Onun gibi birinin biseksüel barda ne işi olur ?'' dedi omzuyla Karan'a hafifçe dokunarak.
''Nerden bileyim ben ?'' dedi Karan fakat fark ettiği şeyle hızla Kerem'i kendine çevirdi. ''Benim Yağız'ım falan değil !''dedi gözlerini sonuna kadar açarak. Onun Yağız'ı demekte nerden çıkmıştı!?