Yağız'la sevgili olmalarının ardından bir kaç gün geçmişti ve bu zaman içerisinde değişen tek şey Kerem ile aralarında ki soğukluğun giderek artmadısıydı.
Önündeki dosyayı açıp tekrar kontrol ederken yanına gelen kişiden habersizdi . Kaşlarını çatıp yazıya biraz daha yaklaşıp bakacağı sırada gözleri kapatılınca korkuyla yerinden sıçmamıştı.
''Korkma benim ...'' diye tanıdığı ses kulağına dolunca elini kalbinin üzerine koyup derin bir nefes aldı.
''Ne yapıyorsun biri görecek! '' dedi fısıltıyla.
''Öğlen olduğu için kimse yok .''dedi Yağız o görmese de sırıtarak.
''Ellerini çek istersen .''deyip eliyle onun elini uzaklaştırmaya çalıştı.
''Olmaz ... seni bir yere götüreceğim o zamana kadar sabret .''
''İşim var ama ...''
''Boşver şimdi bunu ... hadi gidelim. '' deyip tek eliyle kolunu tutup onu yönlendirdi.
''En azından bir kumaşla falan bağlasaydın... '' dedi dudaklarını büzerek.
''Aklıma gelmedi ... olsaydı iyi olurdu gerçekten. '' dedi düşünceli ifadesiyle ve karşınına geçip büzülü duran dudağa kısa bir öpücük kondurdu.
''Nasıl bu kadar sevimli olabilirsin ...''dedi dişlerinin arasından.
''Gitmeyecek miyiz ?'' dedi gözlerini devirerek . Bir an önce işinin başına dönmesi gerekiyordu aksi taktirde mesaiye kalmak zorunda olacaktı ve şu sıralar son istediği şey bile değildi.
''Gözlerini devirme ... bu ilgisiz tavrını sürprizini görünce sürdürebilecekmisin merak ediyorum. '' deyip kravatını çözüp Karan'ın gözüne bağladı.
''Çok yaratıcı bir fikir ... tebrikler. '' dedi Karan gülmesini tutmaya çalışarak.
''Teşekkür ederim... yakın bir zamanda başka amaçlar için kullanmaya başlayacağım. ''
''Hmm... nasıl amaçlar ki ?''dedi kafasını geri yatırıp kravatın altından ona bakarak .
''Bu incecik bilekleri bağlamak ya da ... bunu söylersem olmaz .''dedi tutuğu bilekleri okşayarak.
Karan anında sorduğuna pişman olmuştu ve bileğini hızlıca kendine çekmişti. Yine aynı şeyleri yapıyordu... Günlerdir dolaylı yoldan da olsa konuşmaları hep sevişmekle ilgili şeyler oluyordu.
''Yine kızardın... ''
''Gidelim .''dedi Karan onu biraz ittirerek
''Peki .''diye onaylayan bir mırıltı çıkardı ve asık suratıyla onu belinden tutarak sürprizine götürmeye başladı.
Karan ilk korkakça adım atasa da sonrasında Yağız'a biraz daha yanaşıp ondan destek alarak yola devam etmişti.
Yağız miniğinin ona güvendiğini görünce sırıtmadan edememişti. Kafasını ona çevirip sakince inip kalkan göğüsü izlemiş ve kendisi de mutlulukla derin bir nefes alıp vermişti.
''Teşekkür ederim. '' dedi içtenlikle. Yaptığı küçük bir haraket olsada onu inanılmaz mutlu etmişti.
''...'' Karan ne için teşekkür ettiğini anlayamamıştı. Durup dururken yapılacak bir şey değildi.
''Bu bağlı durmak zorunda mı ?'' dedi rahatsız olduğunu belli eden sesiyle .
''Eğer gözlerini açmazsan çözebilirim. '' dedi fakat aklına gelen yeni fikirle sırıtarak kravatı çözüp karşısına geçti. ''Kucağıma alabilirim böylelikle sürprizini görmemiş olursun.''dedi beklentiyle ona bakarak.