İlkay'ın ihaleyi kazanmasıyla yaşadığı sevinç, benim ona anlattığım planı yemesini anlamasıyla yerini büyük bir donukluk aldı. Maya, Nazlı ile benim yanımda bir haftadır kalıyor. Bana hala siniri geçmedi Nazlı'nın. Bir kere bile yanında yatırmadı, bir kere bile bana gülmedi bir haftadır. Artık iyileşmeye başladım ve kendimi iyi hissediyordum ama şirkete gitmeye hala izinim yoktu. Canım çok sıkılmaya başladı artık. Nazlı dışarı çıkmama bile izin vermiyordu. Her ayağa kalktığımda Nazlı'nın bana bağırmasıyla hemen yerime oturtuyordu beni. Evde tam bir komando oluverdi. Maya bu süre içerisinde şirketteki durumu kurtarmayı başardı ama hala iflası engellemeyi başaramamıştı. Kendimi tam olarak toparlamam bir haftayı buldu. Etraftaki birkaç işletmeyle konuştum ama hiçbirinden büyük bir iş çıkmadı. Kendime yeni bir rota belirlemem lazımdı yoksa belimi asla doğrultamayacaktım. Bir çözüm yolu ararken beni Nazlı'nın babası Sait aradı:
-Evlat nasılsın? Kendini toparladın mı?
-Evet babalık artık daha iyiyim ama şirketim batmak üzere.
-Nasıl yani evlat? Gayet iyi durumdaydı işlerin.
-Elimdeki ihaleyi ve projeleri başkasına kaptırdım babalık. O yüzden şuan iflasın eşiğindeyiz.
-Anladım evlat anladım. Ben sana bir şeyler ayarlamaya çalışacağım merak etme.
-Gerek yok babalık sağ ol. Ben kendi emeğimle buralara geldim. Hiç kimseden yardım almadım o yüzden sen bana bırak.
-Evlat büyük sözü dinle sen. Bugün ben sana yardım ederim yarın sen bana anladın mı?
-Anladım anladım. Ama dediğim gibi yardım istemiyorum senden. Ben kendi kendimi kurtarırım. Bunun için aramadın herhalde değil mi? Başka bir nedeni var anlat bakalım?
-Nazlı ve Selen nasıllar Kaan? Bir sıkıntıları var mı? Eğer varsa söyle bana, bir baba olarak bu benim görevim. En azından onlara bir şeyler yapmak istiyorum.
-İyiler iyiler. Her şeyleri var, mutlular, onlara iyi bakıyoruz Furkan la.
-Furkan la derken ne demek istiyorsun Kaan? Onun ne alakası var?
-Babalık senin haberin yoktu değil mi? Benim dostumla senin kızın sevgili oldular. Araları da baya iyi merak etme.
-Ne demek sevgililer ulan! Zaten sana zar zor izin verdim kızımın mutluluğu için. Şimdi bide arkadaşın mı çıktı? Kesinlikle buna karşıyım evlat söyle ona ayrılsınlar. Ben buna izin vermiyorum.
-Bana da izin vermiyordun hatırladın mı? Babalık bu konuları bir geçelim artık tamam mı? Sana merak etme dedim. Selen'e de ben bakıyorum. Ara sıra benim evde kalmaya geliyor. Bir sıkıntıları olursa ben hesabını sorarım bunun sen karışma. Furkan'da iyi çocuktur hem bir zararı olmaz kızına. Eğer ikinci bir maç ayarlamak istiyorsan karşıma Cihan gibilerini çıkarma, hiç iyi olmaz anladın mı?
-Tamam evlat tamam karışmıyorum. Sana emanet ediyorum ikisini de. Zaten sana sözüm var, sana ve sevdiklerine ben de dahil hiç kimse karışamaz diye. Biz sözümüzün eriyiz evlat, kimse sözümüzü çiğneyemez ben de dahil.
-Ha babalık sana söylemeyi unuttum. Kızlarına ben her şeyi anlattım. Onların da bunu bilmeye hakları vardı neticede.
-Hiç karışmasaydın keşke evlat. Bu durumları daha çok karıştıracak şimdi.
-Sen merak etme babalık, ben her şeyi hallettim. Artık sana kızmıyorlar ve seni yarın akşam yemeğe bekliyoruz tamam mı? Bu meseleyi artık kökünden halledin.
-Tamam evlat tamam. Ama kızlarımın beni görmek isteyeceğini pek sanmıyorum.
-Onlar zaten seni çağırdı babalık. Seninle konuşmak istiyorlar. Benim biraz işlerim var malum şirketi kurtarmam lazım. Sonra devam ederiz bu konuşmaya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensiz Olmuyor
RomansKitap tarafıma aittir. Hiçbir şekilde dizi veya filmden alıntı yapılmamıştır. Sevdiğiniz insanlar için ne kadar ileri gidebilirdiniz? Ben hem mafyayı hem de dünyayı önüme aldım Nazlı için. Onsuz yapamıyordum, nereye gitsem onu görüyordum. Hayatımı o...