Yeni ilişkiler

14 4 0
                                    


Hepimiz arabalarımıza bindik ve Cihan'ın saklandığı deliğe doğru hareket etmeye başladık. İçim kıpır kıpır olmuştu. Heyecandan elim ayağım birbirine dolaştı. Onu bulup cezasını vermek için sabırsızlanıyordum. İntikam tutkusuyla yanıp tutuşuyordum. Sadece onu bulup bana yaşattığı şeylerin bedelini ödetmek istiyordum. Kafamı Yusuf'a doğru çevirdiğimde ise o çoktan her şeye hazırlanmış bir biçimde karşımda oturuyordu. Kafasını silahın namlusuna dayamış sürekli 'o benim, onun canını alacağım!' diye kısık sesle kendini motive eder gibi konuşuyordu. Aradan birkaç saat geçtikten sonra adamın bize tarif ettiği köye geldik. Neredeyse tamamı erkeklerin olduğu bu köyde eğlenmek için yanlarına birkaç kadın kaçırmışlardı. Böyle şeyleri görünce yine aklıma Cansu'ya yaptıkları gelmişti. Kendimi bağırmamak ve plansız bir şekilde saldırmamak için zor tutuyordum. Ağzıma elimde tuttuğum silahı tuttum. Dişlerimle sıkıca ısırmaya başladım onu. Sakinleşmek ve plan yapmak için adamlara bana biraz zaman vermelerini istedim. Herkes bir köşeye çekilmiş benden emir bekliyordu. Kafamı biraz daha toparlayınca hemen plan yapmaya başladım. Hem adam kaybetmememiz lazım hem de Cihan'ı yakalamamız ve kaçırılan insanları zarar görmeden kurtarmamız lazımdı. Yusuf'a yanına birkaç adam alıp ilk önce sivilleri kurtarmasını söyledim. Sedat'a geri kalan herkesi almasını ve düşmanlarımızı tek tek etkisiz hale getirmesini söyledim. Bende şu Cihan ve Hakan denen adamı bir görmeye gidecektim. Daha önceden aldığım tüm dövüş eğitimleri, poligonda silah eğitimleri ve hayatta kalma eğitimleri şimdi etkisini göstermeye başlamıştı. Mafya babaları için ben hayvanlar dünyasındaki aslanla bizon gibi, yılanla şahin gibi, kedi ile köpek gibi birbirimizin doğal düşmanıydık. Ya onlar bize saldıracaktı ya da biz onlardan erken davranıp en savunmasız olduğu anda onlara saldıracaktık. Herkese gece yarısından sonra saldıracağımızı söyledim. Hepimiz karşımızda oluşan bu görüntüden nefret ediyorduk. Düşmanlarımız karşımızda rehineleriyle eğleniyor keyif çatıyordu. Ama bu bizi daha çok kırbaçlıyordu. Onlara olan öfkemiz bin kat daha artmıştı. Hepimiz kan istiyorduk bu gece. Karanlığa hapsolmuş hayatların endişe duyacağı hiçbir şey kalmazmış. Hayat bizlere en derin yerden vurunca bizimde gözümüzde kaybedecek hiçbir şey kalmazdı. Gece iyice çökünce tüm eğlenceleri bitmeye başlamıştı. Ortamdaki herkes sarhoş olmuştu. Bizim için bir şans doğurmuştu bu durum. Herkese hareket etmeleri için işaret ettim. Yusuf kendine söylediğim gibi gizlice insanları kurtarmaya çalışırken, Sedat ise tüm düşmanlarımızı etkisiz hale getirmeye başlamıştı. Bende gizlice köyün ileri kısımlarına doğru ilerlemeye başlamıştım. İlerideki ekip çok daha ciddi seviyedeydi. Eğer paldır küldür içlerine dalsaydık bizi delik deşik etmeleri kaçınılmaz olurdu.

Bir barikat kurulmuş ve etrafta gördüğüm kadarıyla elli kişiden fazlası vardı. Çalılıkların arasına saklandım ve çevreyi kontrol ettim. Bir elime bıçağımı aldım diğer elime de yerden bulduğum bir taş aldım. İlk önce çalılıklara yaklaşan iki adama elimdeki bıçağı sağdaki adamın boğazına sapladım. Diğer elimde taşı da hızlı bir hamle ile adamın çenesine doğru sert bir şekilde savurdum. İkisi de olduğu yerde yıkıldı. Teker teker saklandığım çalılığın üstüne doğru attım ve üstlerini kapattım. Sonra içeriye doğru giriş yaptım. Bir evin arka kısmına geçip saklandım. Herkes en az iki kişi etrafta dolaşıyordu ve hepsinin birbiri ile göz teması kurabilecek mesafeleri vardı. Kesinlikle profesyonel bir ekibe denk gelmiştik. Kaç kişi ile saldırmaya çalışsak yine de böyle organize bir ekibi kolay kolay deviremezdik. Hiç kimseye çaktırmadan arkasında saklandığım evin içine pencereden atlayarak girdim. Neyse ki çok şanslıydım, içine girdiğim evde üç kişi vardı ve hepsi yatıyordu. Sessiz bir şekilde adımlarımı atarak adamları etkisiz hale getirdim. Evin içinde işime yarayabilecek bir şeyler aramaya başladım kimse gelmeden. Birkaç yere baktıktan sonra masanın altında gizli bir bölüm keşfettim. Bıçağımla üstündeki kilidi kırarak hızlıca içine baktım ve aradığım şeyi bulmuş oldum. Adamlar gizli bölmenin içerisine c4 bomba koymuşlardı birkaç tane. Hemen hepsini alıp evden dışarıya çıktım fark edilmeden. Hızlıca evlerin altına bombaları yerleştirdim ve oradan olabildiğince uzaklaştım. Yusuf ve diğer herkes yanıma geldi ve bana ne yapacaklarını söylememi istediler. Bende onlara sadece izlemeleri emrettim. Hepsi benim baktığım yere doğru bakmaya başladılar. Sonra ben Yusuf'la konuşmaya başladım:

Sensiz OlmuyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin