25

1.1K 110 51
                                    

[pörpıl, keyifli okumalar diler.]

Kısa mesafe araba yolculuklarından hoşlanmıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Kısa mesafe araba yolculuklarından hoşlanmıyordum. Uzun mesafe sürüşler her zaman daha keyifli gelmişti. Sürpriz olansa Taehyung ile yaptığımız dört saatlik yolculuğun tahminimden bile eğlenceli geçmiş olmasıydı.

Muhteşem bir müzik zevki vardı. Hayat doluydu ve hayatımda ilk kez arabamın ön kısmına ayaklarını uzatan birine küfür etmemiştim. Ona yol üzerinde gördüğüm bir mağazadan beğendiği ve kararsız kaldığı iki çift sandaleti almış yolculuğumuza geri dönmüştük. Ayakkabılarını çok sevdiğini ve onları sürekli görmek istediğini söyleyerek ayaklarını uzatmıştı. Tüm yolculuk boyunca yaptığı bu rahat hareketleri beni aşırı mutlu hissettirmişti.

Kuşluk vaktine yakın bir saatte tesise girmek üzere olduğumuz sıralarda aç olduğunu söyleyip durmuştu. Piknik sepetinden bir elma eline tutuşturmuş ve onu kahvaltı için biraz daha beklemeye ikna etmiştim. Çok geçmeden tesise giriş işlemlerimiz tamamlandı ve ben bungalovumuza yerleşmeye gitmeden önce onu araziye çıkardım.

"Nereye gidiyoruz? Burası doğru yöne benzemiyor."

Merakla gözlerini ormanın içine doğru sürdüğüm yerde camını açtı. Ilık hava ve bahar ayının öğlen güneşi yüzünü yalarken arabayı yavaşlatıp durdurdum. Güneş gözlüklerimi takarken bana bakıyordu.

"İnmemiz gerek. Biraz yürüyeceğiz."

Hareketlerini bana göre uydurdu ve arabadan inerken aldığım piknik sepetine gözlerini kısarak bakarken oldukça meraklı gözüktü.

"Bagajdan soğutucuyu alır mısın Taehyung?"

Onun için bagajın kapağını açtım ve telefonumla cüzdanımı arabaya bıraktım. Taehyung elindeki her şeyi arabaya koydu ve soğutucu kutusunu alıp beni takip etmeye başladı.

Burayı seviyordum. Yeni yeni açmaya başlayan çiçekler, ağaçların rüzgar eşliğinde getirdiği psithurism etkisini, havayı içine çekerken hissettiğin özgürlüğü. Üzerine onun yanımda kendini bu kadar rahatlamış hissetmesine sebep olmakta eklenmişti şimdi.

"Sen, çok... Tanrım ağlayacağım! Burası muhteşem!"

Taehyung sessiz yürüyüşümüzün sonunda vardığımız çiçek bahçesinin dere yatağını göle çevirdiği araziye bakarken kendine hakim olamamış adımlarını hızlandırmıştı. Gölün yakına gidip sepetten çıkardığım örtüyü sererken onun dereye eğilip çocuksu bir merakla suyla oynamasını izliyordum. Ona iyi hissettirmeyi sevdiğimi biliyordum.

"Jinie, su çok ılık. Neden bana söylemedin?! Buraya hazırlıklı gelirdim."

Tabakları çıkarıp oturmuş bizim için servis açarken yanıma doğru gelmeye başlamıştı. Saçlarını ıslamıştı ve o şapkasını üzerine oturduğumuz bezin yanına attığında soğutucudan içecek çıkarmakla meşguldüm.

kokpit |  🛩Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin