6. Bölüm Temizlik Günü

4.6K 135 2
                                    

" Bilirim sen söz verince ömür boyu tutarsın. "
Keremlerin evinden çıkıp Ufuk beni eve bıraktıktan sonra annem beni kapıda karşıladı.
D- Hoşgeldin kızım.
Z- Hoşbulduk anne, sen yatmadın mı hala ?
D- Seni merak ettim kızım. Hem seninle konuşmak istediğim bir konu var.
Z- Neymiş o konu anne ?
D- Geç otur.
Z- Seni dinliyorum anne.
D- Kızım aslında ben pek bir şey anlatmıyacam sadece merak ettiğim bir konu var.
Z- Nasıl bir konuymuş bu ?
D- Konu sensin Zeynep.
Z- Ben miyim ?
D- Evet. Son zamanlarda hiç iyi görünmüyorsun moralin bozuk gibi. Bak kızım biz seninle anne - kızdan çok arkadaş gibiyiz hadi anlat bana anneciğim n'oldu ?
Z- Bu konu nasıl söylenir, bu nasıl anlatılır bilmiyorum anne ama ben aşık oldum. İnsan aşık olduğunda her gün mü acı çeker, her gün mü göz yaşı döker ? Bir türlü anlayamıyorum anne.
D- Ben seni çok iyi anlıyorum kızım tıpkı babana aşık olduğumda bende aynı şeyleri yaşadım. Ama bak sonunda seni bana armağan etti.
Z- Ama senin sonun kötü oldu anne beni kazandın babamı kaybettin.
D- Öyle oldu kızım. Hayat bazen hiç adil olmuyor. Birini verirken diğerini de elinden alıveriyor. Hiç bir zaman 2. bir şansı vermiyor bize. Ama sen öyle olma kızım aşık olduğun kişiden ucunda ölüm bile olsa asla ayrılma. Başkasıyla mutsuz olmayı asla haketme Hayat'la savaşman gereken ilk şey budur zaten.
Z- Haklısın anne. Ne olursa olsun asla vazgeçmeyeceğim.
D- Aferin kuzum. Neyse ben yatıyorum iyi geceler sana.
Z- Sana da iyi geceler annem.
Odama geçip üstümü değiştirdim yatağıma uzandım ve bugün Olanları düşünmeye başladım. Sonra komidinin üstünde duran günlüğüme gözüm ilişti ve alıp birkaç satır yazmaya başladım.

Sevgili Günlük
" Bugün sevdiğim adamın bana karşı duygularımın boş olmadığını öğrendim. Barış'la çıkmam ne kadar bizim aşkımıza engel olsa da Sevdiğim adamın bu sayede beni sevdiğini öğrenmem beni çok sevindirmişti. Tabi bunu kendi ağzıyla söylememişti ama bugün sarhoş olana kadar içtiğini ve her ağzından çıkan kelimenin benim ismimi söylemesini öğrenmem beni daha çok bağlamıştı kendine. En acısıda ben onun beni sevdiğini bilirken o benim hala Barış'ı sevdiğimi bilmesiydi. Ama en yakın zaman da o da benim onu Sevdiğim gerçeğini bilecekti. Ama bugün en güzeli de Güneş yine bizimle batmıştı. "
Sabah erkenden kalkıp bakkala doğru yol aldım. Erken saatte ekmekler sıcak oluyordu çünkü. Eve geldiğimde Kahvaltı hazırlamak için gerekli malzemeleri çıkarttım. Dolaptan yumurtayı alıp Omlet yapmaya başladım. Çay suyunu da koyduktan sonra bu sefer domatesleri kesmeye başladım. Diğer kahvaltılıkları da çıkarttıktan sonra sofrayı kurmaya başladım. Sofrayı kurduktan sonra annemi uyandırdım ve kahvaltının hazır olduğunu söyledim.
D- Günaydın kuzum.
Z- Günaydın anne.
D- Sabah erkenden kalkıp kahvaltı da hazırlarmış. Aferin benim kızıma.
Z- Ee kimin kızıyım sonuçta.
Kahvaltıyı bitirdikten sonra masadakileri kaldırmaya başladım.
Sonra bizim kızları arayıp eve çağırdım. Bugün hafta sonuydu yani benim tabirimle temizlik günüydü. Üstümü değiştirip eşofmanımı giydim, saçımı at kuyruğu yapıp bandana taktım. Artık temizlik yapmaya hazırdım ilk önce yatağımı toplamakla işe başladım, yatağımı topladıktan sonra kapının çaldığını duydum. Gelen Yağmur ve Melisti. Hemen salona alıp konuşmaya başladım.
Z- Kızlar bugün büyük bir temizlik bizi bekliyor.
Y-M - Hayır yaaa olamaz.
Z- Ne olamaz böyle bir günde beni yalnız bırakmayacaksınız herhalde. Neyse gelin temizlik malzemeleri şu tarafta.
Temizlik suyunu hazırladıktan sonra ilk durak salondu. Yağmur toz alıyor, Melis yerleri süpürüyordu bende camları siliyordum. Melis yerleri bitirdikten sonra yerleri silmeye başladı. Biz de yağmurla hem koltukların yastıklarını kabartıyor, hem de çöpleri atıyor, ortalığı düzenliyorduk.
Salon bittikten sonra 2. Durak benim odamdı. Yağmur yine toz alıyor, Melis yerleri süpürüyordu bende gardırobumu düzenliyordum. Sonra camlara başlayıp içini dışını bir güzel silmeye başladım. Biz temizlik yaparken bir yandan da radyodan şarkı dinliyorduk - Multimedya -
Camlarda bittikten sonra Yağmurla Melis yerleri silmeye başladı bende halıyı silkelemek için balkona çıktım. Dışarıda çok güzel bir hava vardı. Kızlar ortalığı toplamaya devam ederken ben de mutfağa inip kurabiye yapmaya başladım, kurabiyeleri fırına verdikten sonra Çay suyunu koyup kaynamasını bekledim. O sırada kızların yanına gidip ne durumda olduklarına baktım. İkisi de bitkin bitkin bana bakıyorlardı.
Y- Ayy Zeynep genç yaşımızda öldürdün bizi. Bitiğim şuan ben.
M- Al benden de o kadar.
Z- Saolun canlarım benim... Bende boş durmadım size kurabiye yaptım.
M- Yanına da çay Yaptım de tam olsun Zeynep.
Z- Olmak üzere. - Melis kalkıp sarılmaya başladı.
M- Süpersin canım arkadaşım.
Z- Hadi elinizi yüzünü yıkayın, açılın salonda bekliyorum.
Mutfağa inip çayı demledim, kurabiyeler de pişmişti fırından alıp soğumasını bekledim. Kızları beklerken telefonla Kerem'i aramaya başladım.
K- Alo Zeynep .
Z- Alo Kerem Naber ?.
K- İyiyim Zeynep nerdesin ?
Z- Ben evdeyim kızlarla temizlik yaptık bugün şimdi de kurabiye yaptım onun sefasını sürücez.
K- Kızlar gittikten sonra haber ver gelim kurabiyelerden bana da ayır.
Z- Tamam ayırırım. Ee sen napıyorsun, nerdesin ?
K- Dışarıdayız Canla kahve içiyoruz.
Z- Hmm... Peki afiyet olsun size...
K- Size de kurabiyelerden ayırmayı unutma... Kızları da çabuk gönder, seni çok özledim. - o sırada kızların geldiğini gördüm.
Z- Tamam canım kızlarında sana selamı var hadi görüşürüz...
Y- Kimdi o Zeynep.
Z- Kerem.
Y- Hmm gizli eniştemiz aradı diyorsun yani.
Z- O nasıl bir cümle Yağmur gizli mizli... O aramadı ben onu aradım.
Y- Hmm... Ne yapıyormuş peki ?
Z- Canla dışarıda kahve içiyorlarmış.
Y- Canla mı ?
Z- Bakıyorum Can lafını duyunca ağzın kulaklarına vardı.
Y- Ne alakası var canım sana öyle gelmiştir... Kızım o değilde çok güzel kokuyor bunlar ya..
Z- Tamam sen çayları koy bende kurabiyeleri tabağa koyum. Yağmur çayları salona götürürken bende Kereme biraz kurabiye ayırıp kurabiyeleri salona götürdüm.
M- Yaa kızlar benim size bir şey söylemem gerekiyor.
Z- Seni dinliyoruz Melis.
M- Şeeyy... Beeen galiba Akselden hoşlanıyorum.
Z- Şaka yapıyorsun herhalde.
Y- Bencede şaka olmalı bu.
M- Ya kızlar niye bu kadar şaşırdınız neredeyse pişman oldum. Ben hoşlanıyorum Akselden.
Z- Kızım saçmalama Aksel üzer seni..
Y- Katılıyorum.
M- Bence çok yanlış düşünüyorsunuz Aksel öyle biri değil.
Y- Neyse ya Melis biz kalkalım artık annem merak eder.
M- Tamam. Hadi Zeynep görüşürüz canım.
Z- Görüşürüz Meliscim.
Y- Bir ara benim evede gelin. Görüşürüz canım.
Z- Görüşürüz Yağmurcum.
Kızları uğurladıktan sonra masadakileri mutfağa götürüp bulaşıkları yıkadım. Sonra Keremi aradım. 2. Çalışta telefonumu açabildi.
K- Efendim Zeynep.
Z- Kızlar gitti de onu haber verim dedim.
K- Kurabiyeleri hazırla geliyorum.
Z- Tamam o zaman görüşürüz.
K- Görüşürüz.
Tekrardan yarım Çay demleyip, sakladığım kurabiyeleri dolaptan çıkarıp tabağa koydum. Salona geçip televizyon seyretmeye başladım.
ATV - Müge anlı ile tatlı sert geç...
Show tv - Evleneceksen gel geç...
Kanal D - Ben bilmem eşim bilir onuda geç...
TV 8 - Bu tarz benim heh bu kızların kavgalarına bayılıyorum ya...
Tam Nihal'la Melisa'nın kavgasını izlerken kapı çaldı. Kesin Kerem gelmiştir. Kapıyı açtığımda tahminim doğru çıktı.
Z- Hoşgeldin Kerem.
K- Hoşbulduk Zeynep. Naber ??
Z- İyi senden naber geçsene içeri. - içeri geçip salona doğru ilerledi.
K- Ee naptın bugün ?
Z- Dur ben çaylarla kurabiyeleri getirim sonra konuşuruz.
K- Tamam.
Mutfağa geçip çayları doldurmaya başladım. Kurabiyeleri zaten tabağa koyduğum için bardaklarla kurabiye tabağını tepsiye koyup salona ilerledim.
Kerem kurabiyeden bir ısırık alıp konuşmaya başladı.
K- Bundan sonra kurabiyeleri senin elinden yiyecem Zeynep, çok güzel olmuş.
Z- Afiyet olsun.
K- Ee ne yaptın bugün ?
Z- Temizlik, kurabiye ve dedikodu.
K- Keşke uzun anlatsaydın ya bu fragman gibi bir şey oldu.
Z- Ya işte kozlar geldi ilk önce salonu temizledik, sonra benim odama geçtik Orayı da temizledik. Kızlar yerleri silerken ben de Aşağıya inip kurabiye yapmaya başladım. İşlerimizi hallettikten sonra sana dedikodu yaptık.
K- Nasıl bir dedikoduymuş bu.
Z- Hep senden konuştuk Kerem, ama Hiçbirini anlatmıyacam.
K- Hii Zeynep anlatmazsan ölümü gör.
Z- O nasıl laf öyle Kerem ölüm mölüm...
K- Pardon ya ben adımı duyunca öyle...
Z- Yok ya şaka yaptım... Bizim bu Melis varya Akselden hoşlanıyormuş.
K- Şaka yapıyorsun.
Z- İlk biz de öyle dedik " şaka yapıyorsun " falan diye ama kız çok ciddi.
K- Kendi bilir.
Z- Aynen.
K- Yarın bi işin var mı ?
Z- Maalesef...
K- Ne işin var ?
Z- Barış'la buluşucaz. Konuşması gereken Şeyler varmış.
K- Ne acaba ?
Z- Valla bende bilmiyorum gidince öğrenicem işte ...
K- Anladım...
Z- Kerem
K- He.
Z- Bu durumdan rahatsız değilsin artık dimi.
K- Sen mutluysan benim için sorun yok.
Z- Anlayışın için saol.
K- Keşke senin gibi biri benimde karşıma çıksa Zeynep, Barış çok şanslı.
Z- Benim gibi mi ? - böyle bir şey söyleyeceğini düşünmüyordum.
K- Evet. Biliyorsun seni herkesten iyi Tanıyan bir ben bir de Demet teyze. Ama senin gibi birini bulmak imkansız.
Z- Bakarsın bir gün aradığın kişi karşına çıkar.
K- Sanmıyorum. Neyse ben kalkayım Demet teyzeme selam söylersin.
Z- Tamam söylerim. Keşke biraz daha kalsaydın
K- Yok ya gidiyim ben sonra görüşürüz. - yanağımdan öptü.
Z- Görüşürüz.
Keremi uğurladıktan sonra salondakileri kaldırıp mutfağa götürdüm. Sonra odama çıkıp yatağıma uzandım. Tam o sırada telefonuma mesaj geldi.
Barış
" Yarın saat 10:30 da ........ Sahilde ol. Seni seviyorum. "

ARKADAŞIM #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin