Cat fight - Markhyuck (çeviri) ✅

>24<

"Ne yapabileceğimizi biliyorum!" diye haykırdı Renjun. Kanepede zıpladı ve yumruğunu havaya kaldırdı.

"Çok heyecanlısın, Junnie." Jaemin esnedi.

Dört çocuk birlikte yemek yemiş ve şimdi oturma odasında televizyon izliyorlardı. Sıkılmışlardı ama kaslarını bile kıpırdatmıyorlardı. Renjun yapacak bir şeyler bulmaya karar verdi.

"Hadi doğruluk ya da cesaretlik oynayalım." Renjun kanepeden atladı.

"Hayır." Mark inledi. "Ve hareket et. Şeffaf değilsin. Televizyonu göremiyorum."

Renjun televizyonu kapattı. "Bu oyunu oynamak için can atıyorum. Kuzenlerimin hepsi ilginç sorular sormak için çok küçüktü." Renjun surat astı ve Jeno ile Jaemin'i eritti.

"Umrumda değil." Mark uzaktan kumandaya ulaşmaya çalıştı.

"Tamam!" Jeno ayağa kalktı.

"İyi oynayalım." dedi Jaemin.

Mark gözlerini devirirken Renjun ciyakladı.

"Siz ikiniz cidden." Mark, çiftin yanından geçerken bağırdı.

"Bizi suçlama. Onun yavru köpek bakışlarını görmedin mi?" Jaemin, Mark'a omuz attı.

"Her neyse."

Dört çocuk kısa süre sonra oturma odasında daire şeklinde oturdular.

"Kim başlıyor?"

"Başla..." Mark başını en iyi arkadaşına doğru hareket ettirerek mırıldandı.

"Güzel!" Renjun, kucağına çekerek gülümsedi. "Yani...nana!"

"Doğruluk."

"Bize başından geçen utanç verici bir anını anlat."

Jaemin bir süre Jeno ya baktı. "Geçen sefer, ben Jeno'daydım ve ben yataktayken o duş alıyordu...ve Jeno'nun babası Jeno'nun yalnız olduğunu düşünerek odaya girdi. Beni oğlunun çarşafları arasında çıplak bir şekilde gördü. Tabi ki Jeno ve benim çıktımızı bilmiyordu. Jeno banyodan sadece havlu ile çıktı." Jaemin kızarırken konuştu.

"ve babam beni dışarı çekti. Beni neredeyse boğacaktı. Önce, ona bir erkek arkadaşım olduğunu söylemediğim için, sonra da buzdolabındaki pastayı bitirdiğim için kızdı. Bu yüzden odama girmişti." Jeno güldü.

Renjun yüksek sesle güldü. "Yani seni destekliyor mu?"

"Tabi ki de. Jaemin gelmiş geçmiş en sevimli çocuk." Jeno erkek arkadaşının yanağını öptü.

"Merak etme Junnie." Jaemin kolunu Renjun'nun omzuna doladı. "Sende sevimlisin." dedi, Çinliyi utandırarak.

Mark öksürdü. "Oynayalım mı?"

"Evet...Jeno?" Jaemin erkek arkadaşına sordu.

"Cesaret."

"Cesaret? Peki, Junnieyi kucağına al." dedi Jaemin, Renjun'u Jeno'ya doğru itti.

"Ne?" Renjun kaşlarını çattı. Kediyi Jaemin'in kucağına itti. "Bu Jeno'nun cesareti. Benim değil!"

"Umursamıyorum, seni burada istiyorum." dedi Jeno, kucağına hafifçe vurdu.
(ç/n : kalp krizi geçi-)

Renjun, Jeno'nun bacaklarına oturdu. Jeno'nun kollarını gövdesine sarmasına izin verdi.

"Mark. Doğruluk mu cesaretlik mi?"