4.BÖLÜM " ÇIKMAZ SOKAK"

702 301 249
                                    


Merhaba yeni bölümle sizlerleyim. Nasılsınız öncelikle. Nasıl gidiyor. Çok fazla konuşmayacağım umarım beğenirsiniz. Düşünce ve yorumlarınızı bekliyorum. Sevgilerle ....

🥃🥃🥃🥃🥃🌹🌹🌹🌹🥃🥃🥃🥃🥃

BÖLÜM SÖZÜ: Ölüler geri dönmezmiş ve ben bunu çok geç fark ettim...

Hayat acımasızdı. Biz neler isterken karşımıza neler çıkarıyordu.
Bir merdiven çıkıyorum ama asla sonu gelmeyecekmiş gibi... Çıktıkça en başa dönüyordum. Sonu gelmeyen bir merdivendi... Uçsuz bucaksız hayatı hissettiren ulaşılmaz olanların hep ulaşılmaz olduğunu gösteren cinstendi. Yorulmuştum. Hemde uvuzlarıma kadar...

Uyandığım halde göz kapaklarım açılmamak için bir savaş halindeydi. Bu canımı sıktı, her gün erken uyanmaya alışan bedenim bugün uyanmamak için herşeyi denemişti. Haftalar sonra kendime biraz zaman vermek daha doğruydu. Sürekli sağ tarafta uyumaya alışan bedenim bugün sol taraftaydı. Garipsedim, sağ tarafa dönüp kendime rahat bir pozisyon aradım. Elimi yastığıma koyup kendime çektim, bu daha garipti. Yastığımın bu kadar sert olmadığına emindim oysa ki! Yokladım, yastığım kadife bir kumaşken bu dokunduğum şeyin bu kadar pürüzsüz olması fazla garipti.

"Beni biraz daha ellemeyi düşünüyorsan farklı şeyler yapabiliriz seninle. İstediğini söylemen yeterlidi."diye birisi konuştu , sesi uzaktan ama bir o kadar yakından gelmesi iliklerime kadar işlemesine sebep oluyordu.

Kendime gelmiş gibi hızla yerimden kalktım. Dengemi sağlamak istediğimde hüsranla sonuçlandı ve ben bu sefer sesin sahibinin üstüne düşmüştüm. Kahretsin diye geçirdim içimden, ben hangi cehennemdeydim.

"Kendine gel artık Eva. Cehennemde yanmadan kendine gel."

"Söylediklerim de hala kararlıyım. Çıkmaya biliriz buradan yerini de beğenmiş gibisin?"diye konuştu aynı ses, neler oluyordu?

Nerede olduğumu dün olanları bir bir hatırladığım da yüzümün kızardığına emindim. Dün gecenin görüntüleri bir bir zihnime yerleşti.

Cesur'un üstünden kalkıp kendimi toparladım. "Aaaaa şey... Ben üzgünüm. Yani şey yanlışlıkla oldu."dedim, nasıl toparlayacağımı şaşırmıştım. Doğaçlama yapmak daha doğruydu ama doğaçlama halim bile berbattı onun karşısında.

"He he Eva yanlışlıkla oldu yanlışlıkla oldu ne demek Allah için. Bir adamın ağzına düşmediğin kaldı."

Kendimi toparlamaya özen göstererek yataktan kalktım. Yüzümün domatese döndüğünden emindim.

Cesur'a baktığımda bana dikkatle bakıyordu. Harelerimi yüzüne çevirdim, bakışları benimle buluşmadı. Aksine daha aşağılara kaymıştı. Üstüme baktığımda sadece onun tişörtü vardı. Boyum yaşıtlarıma nazaran daha uzun olduğu için tüm bacaklarım ortadaydı. Buna lanet ettim, kısa olmamak benim suçum değildi oysa ki! Dün oda karanlık olduğu için rahattım ama şuan yerin dibine girmek istediğim gerçeğini kimse değiştiremez.

"Şey... Ben üstümü değiştirsem iyi olur."diye geveledim.
Yerdeki eşyalarımı alıp odadan çıkıp banyo diye tahmin ettiğim yere girdim.

Sırtımı kapıya yaslayıp derin bir nesef aldım. "Sakin ol."dedim kendi kendime, "O da senin gibi insan."

"Ah Eva! İlk defa sana katılmıyorum. O doğa üstü bir varlık."

Aynanın karşısına geçip yüzümü yıkadım, saçım dağılmıştı. Tokayı çıkarıp lavabonun yanına bıraktım. Dün toplu oldukları için başıma yeteri kadar bela almıştım. Üstümde ki tişörtü indirip burnuma getirip kokladım, onun gibi kokuyordu, tişörtü çekip çantaya koydum. .
Dün indirdiğim elbiseleri alelacele üstümü giyip salona doğru yürüdüm. Onun üstü çıplak, bir elinde sigara , diğer elinde viski bardağıyla koltukta otururken buldum. Sessiz olmaya özendiğim adımlarla yanına doğru yürüdüm, rahatsızlık duyup duymamasını umursamadan yanına oturdum.

GÖLGE "KARANLIK ZİHİNLER" (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin