-37-

820 61 140
                                    


Ryuuji Furuya

Bana kızmakta sonuna kadar haklı olduğunu farkındaydım. Ancak bu olayda benim payım olmadığını bilmesine rağmen hala yarım saattir bu tartışmayı sürdürüyor olmamız bizi kısır bir döngünün içerisine hapsetmişti.

Kollarını kavuşturup yatağıma oturdu. Adeta bana küçük bir çocukmuşçasına trip atıyor, çehresini başka yöne, boş bir duvara doğru çevirerek beni görmezden gelmeye çalışıyordu.

Bara'yı tanımasam kasıtlı olarak kavga çıkarmaya çalıştığını düşünürdüm çünkü özünde onun ne kadar olgun ve anlayışlı bir insan olduğunu gayet iyi biliyordum. Kabul ediyorum, bunu ona daha evvel açıklamam ikimiz için de en iyisi olurdu ama bu mevzuyu bu denli büyüteceğini de ön görememiştim.

Yanına oturup tatlı bir biçimde saçıyla oynamaya başladım:

"Artık tüm bunları unutsak mı ne dersin? Bir dahakine birbirimizden bir şeyler saklamaz ve her şeyi olduğu anda anlatırız olur biter. Her ne kadar mahremiyetin hala önemli olduğunu savunsam da bir daha böyle bir curcunanın içerisine girmemek adına birbirimizi ilgilendiren meseleleri doğrudan söylemeyi yeğlerim." dedim.

Gözlerinin ucuyla bana doğru baktı. Yavaştan ikna olmuşa benziyordu. Daha sonrasında ise bana olan sinirinin tamamen geçmediğini belli eden vücut hareketleriyle yavaşça bana doğru döndü ve isteksizce başını evet manasına gelecek şekilde salladı.

Kafasını tutup yavaşça göğsüme doğru bastırarak ona sarıldım. Nihayet bu meseleyi hallettiğimiz için mutluydum çünkü farkına vardım ki sevdiğim birisiyle tartışma içerisine girmek pek de keyifli bir şey değilmiş.

Tüm bunlar benim için fazla yeniydi. Kardeşlerim ve ben etrafımızda sürekli kızların ilgisi olması ve gözlerinin zaman zaman üzerimizde olmasına alışık olsak da bu durumu hiçbir zaman umursamamış, ikili ilişkiler içerisine girmek üçümüzün de ilgi odağında olmamıştı.

Fakat hiç beklemediğim bir anda karşıma öyle birisi çıktı ve üzerimde öyle anlatılmaz bir etkisi oldu ki onun varlığını görmezden gelmek imkansızdı. Adeta hayatımı, yaşayış biçimimi kökünden değiştirmişti ve eskiye nazaran daha mutlu olmama vesile olmuştu.

"Sonunda çözebildiğimize sevindim." dediğimde bana katıldığını belli edecek şekilde başını salladı.

"Ouzou'yu da onca zaman burada yanı başımızda tutarak dahil ettiğine inanamıyorum." diye ekledim.

Bunu söylememin ardından ise duraksadım. Sahiden o niye tüm bunlara şahit olmuştu? Bara niye onun yanımızda durması konusunda bu kadar ısrarcı olmuştu? Kaşlarımı çatarak ona doğru baktığımda kocaman belerttiği gözlerini bir sağa bir sola çevirmesinden benden bir şeyler sakladığını, bir şeyler karıştırdığını anlamıştım.

"Bara, neler oluyor?" dedim kalın bir ses tonuyla. Suçlu olduğu her halinden belli bir ifadeyle bana tatlı tatlı tebessüm etmeye çalışarak tam cevap vermeye hazırlanıyordu ki Ouzou'nun odasından gelen sesleri işitmemizin ardından ikimiz de dikkatimizi o yöne yönelttik:

Odadan ayrılıp koridora çıktığımızda Ouzou'nun kendi kapısının önünde kolları bağlı bir biçimde dikilirken Erika ve Reika'nın ise hayalet görmüş gibi bembeyaz olmuş yüzlerine baktık.

O an için ikisinin Ouzou'nun odasında ne yaptıklarını kavrayamamış olsam da Bara'nın da onların suç ortağı olduğunu anlamak çok da zor olmamıştı:

"Bunu seninle sonra konuşacağız." dedim gözlerimi kısıp keskin bakışlarımı ona çevirerek. Ouzou'nun arkasında durup tekrardan onlara doğru baktığımızda ise Ouzou kekeleyerek:

Victory Kickoff: Yeniden!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin