"Kokuya bak..."diye mırıldandı Tekin yavaşca.
"Melek misin?"Alaca minik bir kahkaha savururken omzu üzerinden attığı çapkın gülüşlerden birini bahşetti Tekin'e.
Tekin'in ciğerini delirverdiği yetmiyormuş gibi birden candan gülüşleriyle iyiden iyiye alevleri harlıyordu Alaz.
Ismi gibi yakıyordu yüreğini."Ben..."diye fısıldadı Alaca kollarını esmerin boynuna dolarken.
"Sence o kadar masum muyumdur?"Alaca'nın dizini yavaşca Tekin'in kasıklarına yaslarken dudaklarını dişleyip deli deli yanan mavilerini dikti yeşillere.
Masum görünme sanatını pekala icra ediyor olsa da davranışları benim diyen şeytana taş çıkarıyordu."Masumsun..."diye fısıldadı Tekin ince belini kavradığı kızılı kendine yaslarken.
"Altımdayken.""O zaman üstünde olmalıyım ,ne dersin?"diye fısıldadı Alaz elleri yavaşca Tekin'in düğmelerini çözerken. Gözlerinin içindeki kahve damlalarda sabırsızlığın her bir tonu seçiliyordu ellerinin aksine.
Ses tonu daha ziyade....Tekin onun gövdesini duvara yaslayıp iyice yapıştırırken ses tonunun arzuladığı kıvılcımı yaktığını düşünüyordu yeterince.
Ses tonu nasıl volkanik lavlar içeriyorsa şimdi yüzünde beliren çapkın gülüş de eşit derece huzurla dolduruyordu eş zamanlı.
"Ulan Alaca..""Tekinsiz..."diye mırıldandı Alaz gözlerini yumup gülümserken.
"Özledim.""Bide bana sorsana sen o hasretini..."diye fısıldadı Tekin dudaklarını süt beyaz porselen tene gömerken. Sıcak nefesi beyaz teni okşayıp geçerken ıslak dudakları minik buselerinin izlerini derinleştiriyor,daha sulu öpme tutkusuyla içini dolduruyordu.
Alaz'ın elleri pantolon üzerinden Tekin'in kabarıklığında gezinirken iç geçirip dudaklarını dişlemeye devam etti.
"Aldım cevabımı.""Almadın."diye sırıttı Tekin. İnce belden çektiği elleri kendi fermuarını bulurken tek harekette üzerindeki gereksiz kumaş parçalarından kurtuldu Tekin. Esmerin alt kısmı tamamen çıplaklığın tonlarında gezinirken sıcak bir gülüş sundu.
Elleri,sevdiğinin elleriyle kavuştuğunda hınzırca parlayan gözleri Alaca'ya döndü.
"Şimdi al cevabını."Onun ellerinin arasına bıraktığı nabız gibi atan organ yerinde sabırsız görünüyordu.
Avuç içleri bile onun için özel tasarlanmış gibiydi.
Sanki Alaca'ya ait her şey Tekin'e aitti.
Tekin...
Tekin ,Alaca'nın ta kendisiydi."Sevgilim."diye mırıldandı avucundaki organa baş parmağı ile baskı yapan Alaca.
Tekin göz bebeklerine dek titrediğini hissediyordu.
İçinden bir parça sızım sızım sızlarken bu kelimeyi duymak saadetinin vermiş olduğu hazzı başka hiç bir seste bulamayacağına da adı gibi emindi."Benim olsana."diye mırıldandı Alaca hafifçe tırnaklarını esmerin iriliğine sürterken.
Tekin acılı bir inilti koyverirken kızılı sertçe duvara ittirdi.
"Hassiktir....""Asıl sen siktir."diye mırıldandı Alaca ısrarla.
Tekin'in dişleri süt beyaz cildin en derinine izlerini bırakırken canını acıtana dek ince deriyi dişleri arasında ezmeyi sürdürdü Tekin.Tekin kucakladığı bedeni yatağın üzerine savururken altına aldığı kızılın üzerine çıkıp tüm ağırlığını verdi.
Kendi üzerindeki aptal gömleği savurup atarken aynını Alaca'nın güzel tenini kaplayan gereksiz kumaş parçalarına da uyguladı.Bu gece onun damatlığını tüm özen ve titizliğiyle soyan kişi olmanın hazzıyla dudak dişledi.
Onun damadıydı.Ve söke söke almıştı!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çalıntı(bxb)
Romance"Bizim gibilerin olayı bu oğlum. Sizin kader yazgınızdan artta kalan bitmiş tükenmiş mürekkeple yazılmış bizim kaderimiz. Biz sizden kalanları paklarız. Biz sizden kalan kırıntıları biliriz ancak. Hayatımız felekten çalıntı !"