Yandım Çingenem!

1.9K 182 61
                                    

-----------Vote ve Yorum Bırakmayı Unutmayın--------------

Alaz hiç bir zaman örf ve adetleri anlamamış,anlamaya da çabalamamıştı.

Niçin kına gecelerinde gelinin etini koparıyormuş gibi ağlatana kadar efkar basıyorlardı mesela? Sanki anne ve babasını sürgüne,Hitler'in toplama kamplarına yollayıp sabun yaparak yakacaklarmış da ayrı düşeceklermiş gibi muamele ediyorlardı kıza.

Yani evlenip gidince ailenin bir parçası olmaktan çıkıyormuş psikolojisine sokarak ağlatmak...

Sonrasında ise "kalk kız kalk" diye göbek atmaya davet etmek ve saatlerce halay çekmek mevzusunu Alaz asla anlamıyordu.

Daha da beteri sünnet düğününü anlamıyordu. Tamam,sağlık ya da dini inançlar gereği yapılan bir aktiviteydi de neden bu kadar şölen ve bayram havası yaşanıyordu. 

"Sonra da neden erkekler dünya siklerinin etrafında dönüyor diye şikayet ederler."diye homurdandı Alaz gözlerini devirirken. "Oğlanın pipiyi kes,taç tak. Tahta oturt. Sonra asa ver. Pipisiyle kral olsun.."

"Ne kastın beee!"diye gürleyen Tekin ise mahallerini bir şölen havasına sokarak rengarenk süsler, balonlar, led ışıklarla donattığı soğuk mahallenin kirli sokaklarını tonlandırmıştı çeşitlerle.

Mahalleli kapı gıcırtısına oynamaya meyilliydi.

Ses sistemi konulduğunda etil alkolden yapılan rakı ve viskiler sahneye çıktığında,plastik sandalyeler sokağa dizildiğinde...

Ve o kuruyemişler keselerle dağıtıldığında Alaz sorgulamayı bırakmıştı...

Zavallı Doğan...Yani artık ona verilen isimle "Tekcan.." zırıl zırıl ağlayarak bir yandan sokağa kurulan "tahtında" oturup dans edenleri izlerken kimse sorgulamamıştı.

Bu çocuklar ne?

Bu çocuklar kimin ?

Tekin bunca zamandır neredeydi ?

Alaz ve Tekin ansızın aylardır nereye kaybolmuştu ?

Neden hiç tanımadıkları bir çocuğun sünnet düğünü gerçekleşirken "dünyanın en mühim şeyi" gibi bu olayı kutlamak üzere herkes sokaklara dökülmüştü.

Alaz sadece şaşkınca göbek atan fistanlı kadınlara bakınıyor,etrafta sümüklerini kollarını silmelerine rağmen iş ritim tutmaya ve enstrüman çalmaya gelince harikalar yaratan Roman çocuklarına bakınıyordu.

Neden kırk yıllık darbuka ustasından daha "asilzade" bir havayla ritim tutuyorlardı mesela ve yanar dönerli davulları nereden buluyorlardı.

"Bülent..."diye fısıldadı Alaz yanındaki arkadaşına.

"He canım.."dedi Bülent elleriyle alkış tutarken.

"Biz ne yaşıyoruz?"

"Ne biliyim oğlum Esmeralda ile olan sensin,ben değilim."diye sırıttı Bülent ağzına leblebi atarken.

"Esmeralda.."diye fısıldadı Alaz onun elinde tespih omzunda ceketle sağa sola ahkam kesmesini izlerken..

Gecesi yeni başlıyordu.

Çünkü Esmeralda'yı dans ederken hiç görmemişti.

--------------------------------------------------------

Alaca dünyanın sonuna kadar tek bir şarkı söyleyecek olsa "Çingenem." şarkısını söylerdi zira...

Onun mahallenin ortasında "onu tutuşturan" kıvrımlarını herkesten kıskanıyordu.

Tekin'i daha önce dans ederken görmemişti ve letafet anlamında akla gelen kadın modelini tek darbede yok edebilecek kadar kuvvetli bir kıvraklığa sahipti.

Onun gerdan kırışı,onun kalçalarını savuruşu. Onun kendi ayak parmakları üzerinde dururken ayak bileklerini savuruşu,ellerinin narince kıvrılışı.

Onun belinin hareketleri...

Alaz kabaran erkekliğiyle birlikte kendi Esmeralda güzelinin dansını izlerken yutkunmuştu. Quasimodo'nun çaresizce aşık olmasına şaşırmamak gerekirdi. Ne de bir başkasının tutuşmasına şaşırmamak gerekirdi.

Esmeralda denilen kız her kimse..

Tekin ondan daha güzeldi kıvrak,sıcak esmer teni ve savrulan bedeniyle.

Ve Alaz bu anı paylaşmak için fazlasıyla kıskançtı!


"Karanlık gecede, ateşin başında

 Takınır zilleri, oynar çingenem 

 Savurur saçlarını, esen rüzgarla 

 Bir deli sevdaya, salar çingenem.."  

Alaca'sı Tekinsiz'i tek bilek hareketiyle belinden kavrayıp dansını sona erdirirken fısıldadı.

"Halka açık yayın bitti."diye mırıldandı Alaca. "Şimdi sadece bana özel olan dansı istiyorum.."


Çalıntı(bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin