"Bizim gibilerin olayı bu oğlum. Sizin kader yazgınızdan artta kalan bitmiş tükenmiş mürekkeple yazılmış bizim kaderimiz. Biz sizden kalanları paklarız. Biz sizden kalan kırıntıları biliriz ancak. Hayatımız felekten çalıntı !"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alaca sıcak dilini hızla esmerin çikolata rengi teninde gezdirirken kendini daha da hızlı ittirdi içerideki sıkı duvarlara.
"Seni seviyorum.."diye inledi Tekin cılız bir sesle. "A-Alaz.."
"Çok güzelsin..."diye nefes nefese dudaklarına gömüldü Alaz ise sıkıca sardığı beli avuçlarken içine sert bir darbe daha yolladı.
"Daha hızlı.."diye mırıldandı Tekin ihtiyaç dolu bir sesle.
O denli yaklaşmıştı ki... Alaz'a yalvarıyordu ve yetmiyordu cılız sesi. Misket limonu yeşilleri sulu sulu akarken "Sik beni!"diye gürledi hazla. "Or--Oras..."
Alaz boynuna sert bir ısırık bırakırken Tekin'in yalvararak verdiği emirlere uydu ve içine son kez baskı uygulayıp ikisi de gelirken sıcaklığını içine akıttı.
"Off."dedi Alaz yorgunca yutkunup. "İçinde öleceğim bir gün.."
"Doksanlara çok var."dedi Tekin nefes nefese sızlayan kalçasıyla.
"Miyavla."dedi Alaz esmerin suratını avuçlarken.
"Siktirr."dedi Tekin omuz silkip.
"Miyavlasana!"
"Miyav.."diye sırıttı Tekin.
"Bağırma."dedi Alaz göz devirip. "Doğan hala uyuyor."
Tekin yatakta doğrulup pencereye yürüdü zira sevgilisinin hassas ciğerleri için sigarasını yanında ateşlemekten kaçınıyordu.
Dün gece çocuk ne kadar çekinse de öyle iştahla yemek yemişti ki..Hele bir de temiz yatak ve kıyafet ile birlikte sıcak duş da bulunca derin derin uyumuştu saat öğlene gelmekteyken.
Tekin ve Alaca neredeyse tüm gece düşünmüşlerdi lakin eminlerdi ailesi olmadığından. Çünkü görmemesi gereken şeyler görmüştü Tekin ve neredeyse gecenin köründe sinirden duvar yumruklayacak hale gelmişti.
"Duvarları yumruklama korkutursun çocuk uyuyor!"diye araya girmişti üzüntüden titreyen Alaz. "Uykudan uyanmasın.."
Tüm her şey banyodaki çocuğun bir şeye ihtiyacı olup olmadığını sormak için oraya giren Tekin'in gözünün dönmesiyle başlamıştı. Otele gidemedikleri için Tekin'in kaldığı eski mahallesindeki rezil eve gelmişlerdi. Çocuk buralara yabancıydı lakin ortamını zerre yadırgamamıştı. Muhtemelen böyle bir yerlere hakimdi lakin...
Erimiş plastik izleri bedenini kaplayan çocuğu görünce Tekin tam anlamıyla keçileri kaçırmış dövebilecek herhangi bir şey bulamayınca mahalleye gidip önüne gelenle dalaşmaya başlamıştı sinirle.
Oğlanın belinde,karnında erimiş plastik yanık izleri vardı.
Tekin bunun anlamını biliyordu. Genelde çocukları kaçıranlar,zorla dilendirenler ya da haraca bağlayıp suça karıştıran çeteler yapıyordu. Ya Doğan dilenerek ya da çalarak kazandığı parayı ağa babalara vermemişti ya da onlardan kaçmaya çabalamıştı.
