34

527 80 50
                                    

Babalarıyla. Ya da anneleriyle. Veyahut ikisiyle de arkadaş gibi olan kızlar, hayata 1-0 önde başlarlar.

İtiraz edilir. Hayır, aslında gerçekten de öyledir.

Ben o kızlardan olmadım. Ama bir aile ortamındaydım.

Babam mesela. Sarıldığımız anlar bir elin parmaklarını geçmemiştir.

Annem mesela. Sırlarımı anlatmamışımdır ona.

Ona değil de en yakın arkadaşlarıma anlattım hep.

İkisi de çalışıyordu çünkü. Öncelikleri işleriydi.

Bu yaşıma kadarki eğitim hayatımda hep kendim çabaladım. Öyle olması gerekiyor zaten dersiniz belki. Ama öyle değildi. Annem ve babam ben okuldan geldikten birkaç saat sonra gelirlerdi eve. O zamana kadar da ne kadar yorgun olursam olayım, hep derslerime çalışırdım. E yine öyle olmalı dersiniz belki de.

Anneme hiç ezber vermedim. Ya da hiç, anne ben sana söyleyeyim sen de beni dinle diyemedim. Korktum. Çekindim ya da. Bilemiyorum.

Bunun nedeni, nasılsın sorusundan önce 'dersler bitti mi?' sorusunun sorulmasıydı çünkü.

Buna rağmen başımı sallayıp, onayladım her zaman.

Sonra üniversiteyi kazandım.

Babamla, ilk o zaman sıkıca sarıldık.

Normalde de sarılırdık biz. Bayramlarda işte.

Kokusunu içime çektiğimi hatırlamıyorum. Çünkü en fazla bir dakika sürerdi.

O gün içime çektiğimi hatırlıyorum. Amber kokarmış benim babam.

Bütün bunların yanında, asla neşemi ve umudumu kaybetmedim.

"Belki" dedim çünkü. "Belki bir gün önemli günler dışında da sarılır bana babam. Belki yanıma gelip beni dinlemek ister annem."

Onlardan soğumadım.

İlgisiz gibi de olsalar onlar benim anne babamdı. Vazgeçemezdim.

İlk adımlarımda. İlk kelimelerimde. Hep yanımda olmuşlardı. Önemli olan da bu değil miydi? İlklerimde yanımdalardı. Ve benim için de en önemlisi buydu aslında.

Olmayadabilirlerdi. Ama yanımdaydılar.

Gülümsüyorduk fotoğraflarda. Bu benim için tarifsiz bir güzellikti.

Biz aslında mutluyduk. Annemler benim yanımda, ben onların yanında, çok mutluyduk.

Yüzlerdeki büyük gülümsemeler, kahkahaların yer aldığı videolar, buna işaretti.

Ve ben yine hatırıma düşen şeylerin yanında, bugün bir şeyler daha hatırlamıştım.

Ölüm kapıdaydı.

Faris'in ailesine uğramıştı ve birilerini alıp yoluna devam etmişti.

Yazar anlatımı

"Allah sabır versin. Çok zor."

"Amin."

Kızlar kendi aralarında konuşuyorlardı.

Faris'in haberini aldıklarında hepsini bir şok dalgası ele geçirmişti.

Bir süre algılayamışlardı. Şimdi de önlerinde aileleri ile genç adamın evine gidiyorlardı.

O sıralar genç adam, evlerinin salonunda oturuyordu. Elleri yüzüne kapalıydı bu aralar hep olduğu gibi.

Neva, uyuyordu. Faris en azından onunla teselli buluyordu.

Bardak | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin