Çoğu şey umduğunuz gibi ilerlemeyebilir. Ama sorun etmeyin. İlerlediği yolu istediğiniz şekle sokabilirsiniz. Unutmayın ipler sizin elinizde!
Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Fulya'da öyle içine kapanık sert ve umursamaz gibi görünse de aslında t...
"Ege kapatıyorum artık. Duşa girecem. Sonra havaalanına gidecem kuzenim gelecek onu karşılamalıyım." yaklaşık iki buçuk saattir konuşuyoruz. Ve kapatmamakta ısrarcı! "Tamam tama-" lafını tamamlamasına izin vermeden kapattım. Yoksa yine kapatmayacaktı! Duşa girdim ve 15 dakika sonra çıktım. Hazırlanıp aşağıda bekleyen üç adamımın yanına indim. Ben ve iki adamım motorlara. Diğeri arabaya bindi ve havaalanına doğru gitmeye başladık. Tanınmamak için simsiyah giyinip maske ve şapka takmıştım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Kıyafet bu)
Havaalanına gelmiş motoruma yaslanmış bir şekilde kuzenim Cem'in gelmesini bekliyordum. Telefonumun çalması ile cebimden çıkarıp baktım. My Boy'💩 arıyor... Aramayı cevapladım. "Efendim" "Nerdesin kuzen?" etrafıma bakındım "Ayy şu muşmula suratlıda mı geldi seninle!?" "Nerdesin aq? Niye görmüyorum se- tamam gördüm" telefonu kapatıp el sallayarak bana doğru geliyordu. Telefonu cebime koydum ve haraketsizce yanıma gelmelerini bekledim. Cem'i özlemiştim ama Cemre'yi hayır!!! Cemre'de annesi olacak kadın yani teyzem gibi beni sevmez. Hoş bende onları sevmem!! Cem yanıma gelip sevinçle sarıldı "I miss you Baby!" "Uuu bende seni özledim gereksiz!" ikimizde gülümsedik. Biz de böyle anlaşıyorduk ne yaparsınız! Cemre'nin yüzüne bakmadan Cem'in bavulunu arabaya koyduk. "Sanada merhaba kuzen" kuzen dediğine göre bir bokluk var! "Aa sende mi buradaydın? Kusura bak bilerek görmedim!" zorla gülümsemişti "Ah sorun değil! Nasılsın?" "Sen doktor musun?!" anlamaz gözlerle bana bakıyordu "Anlamadım??" Cem lafa girdi "Fulya demek istiyor ki 'NASIL OLDUĞUM SENİ İLGİLENDİRMEZ'" Cemre'ye baktığımda bozulmuş ve sinirlenmiş gibiydi. Yüzüme piç smile yerleştirerek "Sen neden geldin? A dur ben cevaplayayım! Annen gönderdi. Teyzeme şöyle rapor ver: Fulya 25 kere evlendi ve 80 çocuğu var. Senden hızlı çıktı! de" elinde ki telefona baktığını gördüm "Hah söylemene gerek kalmadı bak zaten duymuş çok sevdiğim teyzem(!)" eline uzanıp telefonu aldım. Cem şaşkınca bakıyordu "Oha ben nasıl fark etmedim?!" telefonu kulağıma götürüp "Aa merhaba teyze! Nasılsın?" "İ-iyiyim kızım sen?" "Kızını görüp senin sesini duyduğum için DAHA KÖTÜ OLDUM!" dedim ve telefonu kapattım. Telefonu Cemre'ye sertçe verip. "Senin geleceğini bilmiyordum. Bilseydim sana otel tutardım(!)!" "Gerek yok ben ayarladım" "İyi birde seninle uğraşmazdım!" telefonum çalınca cebimden çıkarıp baktım annem arıyordu. Aaa ben size söylemedim dimi? Annem anneannemlerin yanına Amerika'ya gitti, babam şehir dışında, annemle konuşuyordum sadece, babamla konuşmuyorum. Ege ile sevgli olmuştuk. Kara biraz soğuk davranıyordu. Bu kadar! 5 gündür yaşadığım şeylerin özeti bu.
Çok beklemeden aramayı cevapladım "Efen-" "Teyzenle nasıl konuşuyorsun öyle!" aha büyük sıçış!! "Ama anne sevmiyorum! Ağzımdan laf almaya çalışıyor iki yüzlü kardeşin!" "Sus! Cemre'de sizinle evde kalacak!" "Ama anne-" "Sus! Sizinle kalacak dedim bitti!" "Of!! Ama şimdiden söylüyorum yanlış bir hareketini görürsem öldürürüm onu!!" annemin cevap vermesini beklemeden telefonu kapattım. Cemre'ye baktım suratında iğren gülemsemesi ile bana bakıyordu. "Şu bavulunu arabaya koy!" dedim ve motoruma bindim. Cem'de arkama bindi. Cemre muşmulası da arabaya. Ben gaza basarak oradan uzaklaştım. "Neden simsiyah giyindin kuzen?" "Sence Cem?" "Peşinde kim var bu sefer? Kim seni düşman belirledi?" "Kim değil kimler. Birkaç gün önce iki çeteyi alaşağı ettikte!" "Oha!"
