Fulya'nın ağzından devam~
Uykumun en güzel yerinde çalan telefonuma sövüp ardından arayan kişiye de sövüp yeni uyanmış olmanın verdiği sersemlik ve öfkeyle telefonu açtım
"Efendim?!"
"Güzelim kapıdayım kapıyı aç"
"Ege? Saat gecenin 1.30'u ne diyorsun aq?! Madem kapıdasın Berke'yi arasana açsın neden beni arıyorsun anlamıyorum?"
"Senin evinin kapısının önündeyim de ondan"
"Ne saçmalıyorsun Allah aşkına?" yatağımdan kalkıp pencereye doğru yürüdüm perdeyi aralayıp aşağı baktım gerçekten ordaydı!
"Ege manyak mısın? Bu saatte neden burdasın? Rüyanda mı gördün aq!?"
"Seninle geçirdiğim her saniye benim için rüya zaten Güzelim!"
"Sen sarhoş musun!?"
"Sana aşık olduğumdan beri sarhoşum!"
"Kafayı yemişsin sen! Bekle orda geliyorum. Sessiz ol!!" telefonu kapatıp yatağın üzerine fırlattım ve söylenerek aşağıya indim.
"Anlatmamalıydım! Yan etki yaptı bu zürafamsı öküzde!" kapıyı açıp bahçeye çıktım. Ege düşecek gibi olmuştu ama hemen toparlamıştı
"Neden bu kadar içersin ki!? Gerizekalı davar!" bahçe kapısının şifresini girdim ve Ege'yi sağ kolundan tutarak içeri aldım.
"Oha Ege neden bu kadar çok içtin? Çok kötü kokuyor"
"Kafamı dağıtmak için içtim" kolunu bıraktım yere düştü
"Kafanı dağıtmak için içmene gerek yoktu. Yanıma gelseydin ben dağıtırdım!!"
"Doğru bu senin işindi" dedi beni işaret ederken. Gözlerimi devirip onu yerden kaldırdım.
"Hadi içeri girelim sen duş alıp kendine gel" eve girdiğimizde ayağımla kapıyı kapattım ve yukarı çıktık. Onun kaldığı odaya girdik ve onu yatağa bıraktım
"Çok ağırsın Ege" diyerek yanına oturdum
"Yiioo ben ağır değilim sadece kaslı iri bir vücuda sahibim"
"Git duş al hadi ben seni burda bekleyecem" kalkmayınca tekrar ayağa kalktım ve onu çekiştirmeye başladım. Beyefendi yürümediği için ayağım takıldı ve yere düştük
"Ahh Ege kolum!" sersemlikle bana baktı
"Yakından çok daha güzelsin!" üstümdeki Ege'yi itmeye çalıştım ama kolumda ki acı buna engel olunca durdum
"Ege kolum acıdı kalk üstümden!" koluma bakıp yan tarafa artı kendini. Bende ayağa kalkıp onu kaldırdım. Zorda olsa kalkmıştı. Onu banyoya geçirip suyu açtım. Ege'yi de suyun altına ittim.
"Siktir bu su çok soğuk Fulya!"
"Biliyorum. Anca kendine gelirsin!! Ben sana sade kahve yapıp getireyim." diyerek banyo kapısına gideceğim sırada Ege'nin beni tutarak kendine çekmesi ile ona çarptım
"Ege dur bu soğuk!"
"Kendine gelmen için yaptım Güzelim"
"Ege mal mısın ya ikimizde ıslandık bıraksana!" onu ittirmeye çalışırken beni daha sıkı sardı.
"Ege kolum çıktı! Bırak lütfen" sesim sonda ağlamaklı çıkmıştı. Ellerimi tutarak benden biraz uzaklaştı ve koluma baktı
"Kanıyor. Yine benim yüzümden!" Elimi yüzüne koydum
"Hayır senin yüzünden değil. Sizi oraya götürmemeliydim! Ama başka nasıl açıklayabilirdim ki? Normal şekilde anlatsam dalga geçtiğimi düşünüp inanmazdınız!" elini yüzündeki elimin üstüne koyarak aşağı indirdi hâlâ ellerimi tutarken
"Biliyordum"
"Neyi biliyordun?"
"Mafya olduğunu. Kazağımı yırttığın zaman odana geldiğimde komodininin üzerinde silah görmüştüm. Eve gidince de araştırmıştım seni" şaşkınca yüzüne bakıyordum
"Yani sen en başından beri biliyor muydun??" Evet anlamında başını salladı.
"Peki neden gittin?!!"
"Bilmiyorum" elini yanaklarıma koydu ve devam etti
"Sadece senin benim yüzümden yaralanman ve o Kara denen herifin sana bu kadar yakın olması sinirimi bozdu!!"
"Senin yüzünden yaralanmam biraz doğru olsada Kara'dan kıskanıp gitmen saçma! Çünkü biz kardeş gibiyiz Kara ile.! Ve ona asla o gözle bakmadım. Bakmada! Neden öyle bir düşünceye kapıldın ki hem-"
"Sus" dedi yüzünü yüzüme dahada yaklaştırırken
"Sus yoksa öperim!"
"Nah öpersin!!" ellerinden kurtulup banyodan çıktım. Tam o sırada Ege'nin telefonu çaldı. Arayan ismine baktığımda Göt Lalesi🍑 yazısını görünce güldüm ve açtım
"Sonunda açtın şu aq telefonunu! Nerdesin sen beynine tükürdüğüm"
"Berke benim Fulya"
"Fulya? Ege orda mı??" dediği sırada Ege'nin sesi geldi
"Güzelim bornozum dolapta verir misin?!" Siktir!! Berke yanlış anlayacak şimdi umarım duymamıştır!!
"Umm evet burda sarhoştu bende onu banyoya yolladım"
"Hıımm anladım yani başka bir şey yok HALAJAJAJJAJ"
"Saçmalama Beko! Ne olabilir ki başka!!!!?"
"Tamam tamam şakaydı sadece kızma ya. Yanında olduğuna göre güvende. Yarın okulda görüşürüz o zaman küçük."
"Görüşürüz" diyerek telefonu kapattım ve Ege'ye bırnozunu vermeye gittim. Kapıyı tıklatım ve komut gelene kadar açmadım. Ege 'açabilirsin' dediğinde gözlerimi kapattım sadece elimin geçebileceği kadar açtım ve bornozu uzattım. Bornozu alınca hemen kapıyı kapattım ve bir hızla odadan çıktım. Koşarak kendi odama girip üstümdeki ıslak kıyafetlerden kurtuldum. Ve koluma tekrar pansuman yaptım. Beyaz bir hoodie ve altına şort giyip mutfağa indim.(Kıyafet bu)
İki tane sade kahve yapıp Ege'nin odasına çıktım. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Ege üstünde sadece şort ile yatağında uzanmıştı. Aniden arkamı döndüm
"Üzerine bir şey giyer misin" ayağa kalktığında dolabına ilerlediğini sanmıştım meğerse yanıma gelmiş!
"Neden? Utanıyor musun?"
"Ha-hayır ne alakası var?!" salak Fulya neden kekeledin!!
"Hımm utanmıyorsun demek. Neden bana bakmıyorsun o zaman??" ani bir hırsla döndüm.
"Yiioo utanmıyorum. Hem ben birçok kişiyi üstü çıplak gördüm ki" ahh ne diyorum ben!
"Hıımm gördün demek" diyerek bana doğru bir adım attı.
"Aish! Yapma şunu!"
"Hıımm neyi?" bir adım daha
"Ege sapıttın mı aq?!"
"Yiioo"
"Uzak dursana aa!" diyerek yan tarafa geçtim. Kahveleri yatağa bırakıp oturdum. Ardımdan o da geldi ve oturdu. Kahnesini verip aklıma gelen şeyle ayağa kalktım.
"Ne oldu nereye??"
"Limon getirecem" diyerek mutfağa gittim. Limonu dilimleyip ufak bir tabağa koydum ve odaya geri gittim. Limonu yedirip kahvesini içtikten sonra tepsiyi de alıp mutfağa götürdüm. Bardakları ve tabağı yıkadıktan sonra odama çıktım. Saate baktığımda çoktan 3'ü geçmişti. Biraz uyumaya karar verdim. Yatağıma girip uyuyacağım sırada odamın kapısı tıkladı.
"Gelebilirsin!" Ege içeri girdiğinde hâlâ yarı çıplaktı. Tövbe yarabbim ya!
"Bir şey mi oldu Ege?" elini ensesine atarak
"Biraz konuşsak mı??"
"Olur gel" dedim ve yatağımın kenarına kayarak bağdaş kurdum ve konuşmasını bekledim.
"Evet seni dinliyorum Ege??"
"Şey öylece bırakıp gittiğim için özür dilerim"
"Önemli değil. Hem seni anlıyorum. Ne de olsa daha birkaç saat önce iki mafya çetesinin çökeltilmesine şahit oldunuz."
"Ayn- dur ne iki çete mi??"
"Ummm evet?"
"Nasıl ya? Orda sadece Tarık piçi ile sürtük yokmuydu?"
"Hayır. Dinle. Tarık ve Ece işbirliği içindeydi. Kadınları satmaya şey edenler onlar. Birde Serdar piçi vardı. Satın alan kişi! Hem boş ver bunları ben yarın halledecem hepsini! Asıl anlatmak istediğine gel"
"Yarın bende seninle gelecem!"
"nE!? Hayır gelmeyeceksin! Seni daha fazla belaya sokamam!!"
"Seni oraya yalnız göndermem!"
"Yalnız değilim. Kara ve adamlarımız da orda"
"Kara. Ahhh şu adama o kadar gıcık oluyorum ki!? Heleki 'Esmer Güzeli' dediğinde!!" kahkaha attım
"Bir dakika dur! Ahahaha kıskandın mı sen? Hem de Kara'yı? Ahh sana söyledim biz kardeş gibiyiz"
"Olsun yakışıklı çocuk! Benim kadar değil ama yakışıklı işte"
"Ege yaa" diyerek daha da güldüm o da benimle birlikte gülmeye başladı.Ona geçmişimi biraz daha anlattım. Aklıma gelen soruyla ona seslendim
"Ege"
"Söyle Güzelim"
"Annen neden öldü?" hüzünle yüzüme bakıp cavap verdi
"Annem kanserdi" gözlerimin yandığını hissediyordum.
"Ben çok üzgünüm. Sormamalıydım"
Zoraki bir gülümsemeyle
"Sorun değil. Her türlü öğrenecektin güzelim" aniden kucağına çıkıp ona sarıldım. İlk önce biraz afallamıştı ama sonra elleri belimde ki yerlerini almıştı. Biraz daha sarıldıktan sonra ondan ayrıldım. Ben ayrılmasıydım onun ayrılmaya niyeti yoktu! Saate baktım saat 4.30 olmuştu. Ege'ye bakıp
"Gidip biraz uyumalısın. Yarın okula gideceğiz"
"Uyumak istiyorum amaaaa"
"Ama?"
"Gitmek istemiyorum" gözlerimi devirip ona baktım
"Ege defol şurdan"
"Ya ben sevgilim ile kalmak istiyorum"
"Senin sevgilin mi var? Aa nerde?" diye sordum alayla
"Karşımda duruyor"
"Ege biz sevgili değiliz?!"
"ŞUAN sevgili değiliz. Ama çok kısa zamanda sevgili olacağız Güzelim!"
"Çok emin konuşuyorsunuz bay Yazıcı?!"
"Çünkü bu konuda çok eminim BAYAN YAZICI"SELAAAMMM~
YENİ BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM BEBEKLER UMARIM BEĞENİRSİNİZ 💋🦋
OY VERMEYİ UNUTMAYIN PLS 🦋💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FOREVER TOGETHER (SONSUZA DEK BİRLİKTE)
Roman pour AdolescentsÇoğu şey umduğunuz gibi ilerlemeyebilir. Ama sorun etmeyin. İlerlediği yolu istediğiniz şekle sokabilirsiniz. Unutmayın ipler sizin elinizde! Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Fulya'da öyle içine kapanık sert ve umursamaz gibi görünse de aslında t...