FOREVER TOGETHER (SONSUZA DEK BİRLİKTE)

BÖLÜM 5: İç Ses

Ege'nin ağzından~

Yol boyunca konulmamıştık. Zaten Fulya'nın konuşmaya pek niyeti de yoktu.

Fulya'nın evine geldiğimizde annesi ve babası evin önünde onu bekliyorlardı. Berke arabayı durdurtuktan hemen sonra Fulya koşarak annesine sarıldı o sırada bizde arabadan indik. Babasına selam verdik. Fulya annesinden ayrılıp babasına sarıldığında ise annesine selam verdik.

Serdar amca (Fulya'nın babası): "Fulya'yı getirdiğiniz için teşekkürler çocuklar" "Onu orada bırakamzdık efendim. Bu yüzden teşekkür etmenize gerek yok" elini omzuma koydu ve gülümseyerek karşılık verdi. Ayla teyze (Fulya'nın annesi): "Yukarı çıkıp kahve içmek ister misiniz beyler?" sorduğu soruya karşılık Fulya tepki vermezken ben "Hayır teyzecim teşekkürler. Başka zaman geliriz. Hem saat çok geç oldu. Fulya da bugün çok yorulmuş olmalı dinlenmesi gerek size rahatsızlık vermeyelim." "Ne rahatsızlığı çocuğum" derken Fulya "Aynen öyle olur" dedi annesi Fulya'yı dürterken annesine 'Ne?' der gibi bir bakış attı. Bu halleri çok tatlıydı. 'Kendine gel Ege ne oluyor sana?' içsesime hak vererek ciddileştim. "Biz gitsek iyi olur yarın okul var. Erken kalkmalıyız." Babası "Peki gençler. Ama daha sonra sizi bekliyoruZ" dedi Fulya'ya bakarak ve 'Z' harfine baskı yaparak. Fulya tepki vermedi. "İyi akşamlar efendim" dedi Berke bende iyi akşamlar diledikten sonra arabaya bindik.

Fulya'ların evinden çıktıktan beş dakika sonra Berke sessizliği bozarak "Ne düşünüyon lan öyle derin derin göt lalesi" "Son dediğini şuanda takmayacam" sırıttı it. "Fulya'yı düşünüyorsun dimiii" dediği şey doğruydu. Yüzü aklımdan çıkmıyordu. Beni çok çabuk etkisi altına almıştı. Ama Berke'ye aksini iddia edecektim "Hayır abi! Ne saçmalıyorsun ya?" Bana bakıp "Bunca yıllık kuzenimsin yalan söyleyip söylemediğini şıp diye anladığımı hâlâ öğrenemedin mi?" haklıydı ona yalan söyleyemiyordum hemen anlıyordu. Cevap vermeyince "Bu işte bir terslik var" dedi ona döndüm "Bir kız seni bu kadar çabuk etkisi altına almıştı. Tam tersi olması lazımdı değil mi? HAKAHDHAHAHSKSHSHS" sonda ki anırmasını takmadan "Ne etkisi ya ne kuruyon sen o bir avuç beyninin içinde!??" "He he kesin öyledir" dalga geçiyor benle göttoş ona sinirle baktığımda teslim oluyorum der gibi tek elini kaldırdı ve arabayı sürmeye devam etti.

Eve geldiğimizde Berke bana biraz konuşalım dedi "Önce bir duş alayım lan" dediğimde "Hayır önce konuşalım" diye çıkışmıştı kafamı sallayarak salona doğru ilerledim

"Anlat" diye komut verdim. Sanki komut vermemi bekliyormuş gibi "Hande'ye bu kadar benzemesi normal mi sence?" Hande Berke'nin ölen kız kardeşiydi
"Sadece dış görünüş olarak biraz benziyor. Davranışları ve kişiliği pek benzemiyor" Duraksadı
"O da kapalı alanları sevmiyordu..." haklıydı Hande'nin de kapalı alan korkusu vardı. Birkaç dakika sonra Berke "Ahh neyse biraz düşününce pekde benzemediklerini fark ettim" dedi acı bir gülümsemeyle. Canı yanıyordu belli ki ama onun yerinde kim olsa canı yanardı.

Birkaç dakikalık sessizliğin ardından tekrar lafa girdi
"Güzel kız ama" söylediği şeyle ona doğru ani bir dönüş yaptım
"Ne diyon olum sen!?" birden kahkaha attı. Yemin ediyorum bipolar bu çocuk yemin ediyorum!! "Aa ne oldu lan hani etkilenmemiştin he?" aklınca beni test ediyordu it! "Siktir şurdan ya" diyerek ayağa kalktım
"Nereye gidiyon lan"
"Banyo yapacam benimle gelmek isrer misin!?"
"He yok ben kendim yıkanırım" "Salaksın gerçekten"
"Lan dur bi"
"Bu sefer ne var"
"Sen giysilerini kimseyle paylaşmazdın aq ne oldu da kıza ceketini verdin"
Cevap vermeden yukarı çıktım. Odama girip kıyafetlerimi ayarladım ve odamda bulunan duşa girdim.

Yaklaşık 15 dakika sonra duştan çıktım. Üzerime sadece şort giyindim ve telefonumu elime aldım. Fulya'nın ismini arama çubuğuna yazarak aradım ve çok geçmeden Instagram hesabını buldum. Gerçekten güzel kızdı. Çok güzel. 'Salak kızı daha bir gündür tanıyorsun! Ne bu halin!?' içsesime hak verip telefonu kapattım ve yatağıma geçtim. Birkaç dakika yatakta dolandıktan sonra kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım...

Berke'nin ağzından~

Ege son sorduğum soruya cevap vermeden odasına çıktı. Ardından bende odama gidip duş almaya karar verdim. Ailelerimizden ayrı yaşıyorduk onlar başka şehirde biz başka şehirdeydik. Ege ile kardeş gibi büyümüştük ve yalan söyleyip söylemediğini anlayabiliyorum. Ve bugün bana Fulya'dan etkilenmediğini söylediğinde bariz bir şekilde yalan söylüyordu. Gerçekten güzel kızdı ve yüzü ölen kardeşime benziyordu. Çokta benzemiyordu tabi sadece andırıyordu.

Düşüncelerimden sıyrılıp duşa girdim. Üzerimi giyinip yatağıma uzandım. Aklıma kız kardeşim gelince gözlerimin dolmasına engel olmadım. Komodinimin üstünden birlikte çekilmiş olduğumuz fotoğrafı ve telefonumu aldım. Annemi aradım açmasını beklerken gözüm hep fotoğraftaydı. Onu çok özlüyordum hemde çok... Düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan şey annemin "Berke'm" demesiydi nede özlemişim kraliçemi
"Kraliçem, nasılsın"
"İyiyim Berke'm sen nasılsın Ege nasıl ilk okul gününüz nasıl geçti sorun çıkardınız mı arkadaş edindiniz-"
"Kraliçem nefes al bir aa. Tek tek cevaplayacam amacım: ikimizde iyiyiz ilk gün biraz garipti ama güzeldi biz ve sorun ASLA yanyana gelemez biliyorsun"
"Aynen oğluşum hahaha" bende onunla birlikte gülmüştüm.
"Arkadaş kısmı ise biraz karışık Kraliçem"
"Anlat Berke'm benim zamanım bol" ah şu anam var ya.

Anneme bugünün özetini anlattıktan sonra uyumam gerektiğini söyleyip telefonu kapattık. İyi gelmişti canım anamın sesi. Fazla geçmeden elimdeki fotoğrafa sarılarak uykuya daldım...

SELAAAMM~
Yeni bölüm umarım beğenirsiniz muah 💋