Aaron'ın ağzından;
Evden hızla ayrıldım. Kumsal'ın yüzüne bile bakamıyordum. Kalbime saplanan bıçaklar artık tüm vücudumu sarmışlardı.
Çok hızlı koşuyordum. Kumsal'ı aklımdan uzaklaştırmak uzun sürmüştü. Yoksa Arora'nın yanına asla ulaşamayacaktım.
Arora çat kapı gelmeme, üstelik hiç kapıyı çalmamama çok sinirlenmişti ama onu dinleyecek halim yoktu.
"Arora.. lütfen.. bir şey sormam lazım."
Bir şeyler geveledikten sonra sinirle suratıma bakmaya devam etti.
"Söyle hadi! Ne var?"
"Bir gariplik var. Neden? Neden sadece kalbim ağrımıyor? Söyle bana ne yaptın ha! Kumsal'a dokunabilmem için izin verdin, karşılığını zaten vereceğimi biliyorsun. Neden böyle bir şey yaptın!? "
"Ben sana bir şey yapmadım kendine gel ve bana bağırmaya kes!"
Beni baştan aşağı iyice süzdü.
"Kalbindeki acının her yerine yayıldığını mı söylüyorsun? Hmm.. olağan bir şey."
Kaşlarım çatıldı. Olağan filan değildi.
"Olağan bir şey derken? Bana sadece kalbimin ağrıyacağını söylemiştiniz."
"Normal şartlar altında öyle olması lazım. Tabii eğer ondan bir çocuk yapmasından ya da onun için bir fedakarlık yapmaya başlamadıysan? Eh eğer ikincisiyse ne yapıyorsan dursan iyi olur. Küllere dönüşüp yok olabilirsin."
Donakaldım. Cevabı biliyordum. Lanet olsun cevabı biliyordum. Bacaklarım beni taşıyamayıp çömelmeme neden oldu. Nasıl hiç aklıma gelmedi? Bebek. Kumsal hamileydi.
Yapmamalıydık. Yapmamalıydık. Çok büyük bir hata yaptım. O bebek Kumsal'a zarar vericek.
Bunun bilincine varmamla sanki bir çukurun içine düşmüşüm gibi hissettim. 'Doğmamalı' diye geçirdim içimden. 'o bebek doğmamalı!'
Arora'ya cevap vermeden kapıdan hızla çıktım. Kafamdaki dağınık düşünceler acımı az da olsa unutmamı sağlamıştı. Son hızımla eve geri döndüm.
Hemen bodruma indim ama Kumsal'ı bıraktığım yerde bulamamıştım.
Tekrar yukarı çıktım."KUMSAL!"
Ses vermemişti. Evin her odasına tek tek girip çıktım. Nereye gitmişti gecenin bir yarısında şu lanet olası kız!
Kendi evimden tekrar ayrılırken kapının önündeki ayakkabılıktan sinirimi çıkarırcasına devirdim. Kapıyı da açık bırakıp neredeyse uçarcasına Kumsal'ın evine gittim.
Açık olan pencereden hiç beklemeden girdim. Kumsal benim ani girişimle yataktan yere düşmüştü. Dağılmış saçlarıyla kafasını yerden kaldırıp şaşkın şaşkın bakmaya başladı.
"SEN GECENİN BU SAATİNDE TEK BAŞINA N-"
Koşarak yanıma geldi ve ağzımı kapadı.
Sinirle ellerini ağzımdan çektim.
"Sus sus annem gelicek!"
"NEDEN TEK BAŞINA ÇIKTIN!?"
"Beni tekrar görürsen kötü olursun diye düşünd-"
"DÜŞÜNME! SEN BİR DAHA BİR ŞEY DÜŞÜNME! BEN SANA BENİ EVDE BEKLEMENİ SÖYLEDİM."
Endişeyle kapıya bakıyordu.
"Tamam özür dilerim. Sussan olmaz mı?"
"Kumsal annen sabaha kadar uyanmayacak. Büyü yapmıştım hatırlarsan."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELEZ
VampireAnnesi bir insan babasıysa vampir... Kuralları çiğneyip birlikte olan bu iki aşığın bir çocuğu olur. Bu yüzden babası idam edilir. İdam edilirken herkesin zihninden kızını siler. Kızının güvenliğini sağladıktan sonra ölür. Fakat zihin okuma gücü ola...