18 | Hangisi Daha Soğuktur Telefonla Söylenen Kahve Mi Yoksa İntikam Mı

30 7 1
                                    

"Hangi oyunları yüklüyorsun şimdi," dedi Clint ekrana bakarken. "Aksiyon mu?"

Ekrana, Kate'in diğer tarafından eğilip bakan Delilah araya girdi. "Kanlı şiddetli bir şey olmasın ama?"

"Fortnite olur mu?" dedi soluna dönen ve Delilah'a bakan Kate Bishop.

"Yok, o kadar çöp olmasın," dedi kadın.

"Ha, oyunlara hakim misin?" dedi Kate.

"Brian oynardı. Tüm gece onu ekrana yapışık şekilde gördükçe ben de merak etmiştim. Yanına gelmek istedim, ilk başta garipsedi ama kısa sürede iyi bir ikili olduk denielbilir. İnternette Fortnite'ı görünce ona oynayalım mı diye sormuştum da o an yediği kurabiye boğazına takılmıştı. Kurabiye tehlikesini atlattıktan sonra bana yirmi dakika boyunca neden Fortnite oynamamamız gerektiğini açıklamıştı."

"Elijah da pek sevmiyor," dedi Kate. "O daha çok Call Of Duty'ci."

"Onu yüklemiyorsunuz değil mi?" dedi Delilah. "Call of Duty'i yani."

"Hayır, zaten bu bilgisayar kaldırmaz," dedi Kate. "Şu ana kadar bir yarış oyunu ve de bir platform oyunu yükledim."

"Güzel," dedi Delilah ve iki adım geri çekildikten sonra kendisine ayarlanmış mutfağa doğru ağır adımlar attı. "Ben gidip şu kurabiyeleri halledeyim. Sonra görüşürüz Kate."

Kate de el salladı. Delilah kapıdan geçip eski depo yeni mutfağa girdikten sonra oturduğu koltuğa yaslandı. "Umarım bilgisayar yanmaz."

"Annesinin telefonunu alırsa bilgisayara ihtiyaç duymaz bence," dedi Clint. Uzun zamandır bilgisayarının başında durup oyun oynayan bir çocuk görmemişti. Kendisinin de oyunlara hiçbir zaman ilgisi olmamıştı ama oyun şirketlerine yatırım yaptığı için Tony'nin birkaç defa oyunlardan bahsettiğine kulak işitmişti.

Tony... adamla yaptığı anlaşmaya göre, adamdan aldığı parayı bir hafta içerisinde teslim etmeliydi ama daha o sıçramayı yapamamışlardı. Bir müşteri akışı yakalamışlardı ama Clint'in Tony'e vadettiği sayıya yaklaşamamışlardı. Kendisinin hesaplarına göre (ve kendisi yanlış yapmış olabilir diye Kate'e de yaptırdığı hesaplara göre) o anki müşteri akışıyla devam ettikleri müddetçe Tony'e vadettikleri kazanca ancak ikinci ayda ulaşabilirlerdi.

Bu da Clint'in gelecek sene maaşsız kalması anlamına gelirdi. Bu konu üzerine de bir gündür düşünüyordu. Buradan kazanacağı para ikinci aydan sonra onun cebine girmeye başlayacak olsa bile bir daha Tony'den maaş almasına gerek kalır mıydı ki? Buradan kazanacağı para ile de geçinebilirdi. Vadettiği sayıya ulaşmamak bir problem gibi gelmiyordu Clint için.

Kendisi için problem olmayacaktı ama tony için problem olacağını biliyordu. O an orada konuşmamışlardı ama Clint emindi ki Tony'nin bir planı vardı. Sözleşme imzalatmamıştı ama Tony'nin sözleşme imzalattığı adamların başına gelenlerden biliyordu ki Tony, sözleşme şartlarında değişiklik yapma hakkını daima saklı tutardı. Eğer Clint de bir hafta vadettiği sayıya ulaşamazsa ve Tony ile aralarındaki anlaşma bozulursa adam, ona verdiği parayı bir şekilde geri alırdı.

Kağıt üstünde ona ait olmasa da yapacakları herhangi bir karar için onun eline bakan iki banka vardı. Kendisine ait bir coin olmasa da herhangi bir yapacağı açıklamayla piyasadaki herhangi bir sanal para biriminin değerini sarsabilirdi. Kahraman olarak geri çekilip emekli olmuş olsa da iş adamı kimliğiyle tüm piyasalarda hala ilk günkü kadar güçlüydü.

Hatta eskisinden daha güçlüydü. Clint ekonomi ve borsa kanallarını hiçbir zaman takip etmemişti ama emindi: O gün konuştuklarında Tony, var olan durumu eğip bükerek farklı bir şekilde anlatmıştı. Onun başarılarından biri buydu, Tony yalan söylemezdi. Gerçekliği öyle bir eğip bükerek karşı tarafa anlatırdı ki yalan konuşmasına gerek kalmazdı.

Kahve Göz || Clint BartonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin