Yağız uyandıktan sonra ilaçlar yüzünden bir daha uyuyakaldı.Bende mutfakta bulduğum hazır çorbayı yapıyordum.Çok isterdim ona doğal çorba yapmak ama yemek yapmakla pek aram yoktu.Tavuk çorbası kaynarken ocağın altını kıstım.İçeriden Anıl ve Mert'in sesini duydum.Sonunda eve geldiler.Anıl beni görünce şaşırdı.
-Aa yenge sen niye buradasın?
-Defne noldu?
-Oturun anlatıcam.
Anıl ve Mert koltuğa oturduktan sonra olanları anlatmaya başladım.
-Anıl neden beni oyuna getirdin? Neyse bundan daha önemli bişey oldu bunun hesabını sonra soracağım sana.
-Kusura bakma yenge ya.
-Yağız yaralandı.
-Ne? Nasıl oldu nerede şimdi?
-Bir çocuk geldi babam nerde falan dedi.Yanında eli sopalı adamlar vardı Yağız da gitti yanlarına kavga falan çıktı Yağız'ın alnı yaralandı.Bayıldı bide işte doktor çağırdık hemen.İyi şimdi durumu ilaçlar yüzünden uyuyor.
-Biz nasıl yanında olamadık Yağız'ın ya?
-Bilmiyorum artık Mert.Aradım sizi kaç kere ulaşamadım.
-Mal gibi eğlendik bizde dışarlarda.
-Bundan sonra daha çok dikkat edersiniz.Onlara gerçekten sinirliydim.Madem o kadar öz kardeş gibiydiler Yağız'la neden yanlarında olmadılar? Sinirle mutfağa gidip çorbayı tabağa koydum.Yağız'ın odasına çıktım.Hâlâ uyuyordu.Melek gibi uyuyordu.Arada kaşlarını çatıyordu.Rüya görüyordu sanırım.
-Anne anne uyan.
Yağız sayıklamaya başladı.
-Beni bırakma anne nolur beni bırakma.
Elini tuttum ve o kötü rüyadan uyandırmaya çalıştım.
-Yağız benim Defne.Uyan hadi rüya görüyorsun.
-Ece gitme uyan sende beni bırakma.Anne Ece gitmeyin.
Ece kimdi? Şuan kıskanç olmamın sırası değildi.Yağız'ı uyandırmaya çalışıyordum ama bir türlü uyanmıyordu.Elimi alnına götürdüm.Ateşi çok vardı.Hemen üstündeki örtüyü kaldırdım.Anıl ve Mert'e bağırdım.
-Anıll
-Mertt
Sesimi duyar duymaz geldiler.
-Yağız'ın ateşi çok fazla.Sayıklıyordu az önce hatta.
-Doktoru ara Mert hadi.
-Doktoru bekleyemeyiz.O gelene kadar daha kötü olur.Üstünü çıkartıp banyoya götürcem.
-Napıcaksın yenge banyoda?
-Ne yapabilirim Mert? Soğuk suyun altına sokucam.
Mert ve Anıl Yağız'ın üstünü çıkardı.Altında sadece boxer'ı kaldı.Üstü ise çıplaktı.Kasları baya iyiydi.Öylece Yağız'ın vücuduna bakakaldım.Bu hâli beni daha da fazla heyecanlandırdı.
-Yenge niye duruyosun orda hadi.
Anıl'ın sesiyle kendime geldim.
-Ee şey ikiniz banyoya götürseniz olur mu? Ben gelip soğuk su tutarım.
-Tamam yenge.
Yağız'a dokunursam fazlaca heyecanlanırdım biliyordum.
Anıl ve Mert Yağız'ı küvete yatırıp aşağı indi.Yağız hâlâ sayıklıyordu.
-Ece Ece...
Ece kim ise Yağız için fazla önemli biriydi.
Soğuk suyu açtım ve Yağız'ın kafasına tuttum.Direk uyandı.
-Napıyorsun sen? Çok soğuk neredeyiz biz?
Bir anda soğuk suyu tutmam yanlıştı ama daha fazla Ece demesine dayanamazdım.Aşırı kıskanıyordum onu.
-Banyodayız.Ateşin çok yüksek düşsün diye soğuk su tutuyorum.
-Çok soğuk ama bu su.
-Dayan biraz ateşin düşsün.
Yağız küvetin içinde ben ise dışındaydım.Biraz daha su tuttuktan sonra suyu kapattım.
-Kalkabilecek misin? Nasıl hissediyorsun?
-İyiyim kalkarım.
Dolaptan bornoz alıp Yağız'ın yanına geldim.Ayağa kalktı.Küvetten çıkması için elini tuttum.Çok fazla yakışıklıydı bu hâliylede.Heyecandan göz göze bile gelemiyordum.Yağız elimi tuttu.Bir anda geri çekilip küvete düştü ve bende küvetin içine yanına düştüm.Ayağım acıyordu.
-Yağız hani iyiydin? Başın döndü demi?
-Bir anda döndü ya.İyi misin sen bir şey oldu mu?
-İyiyim.
Bacağım dışında iyiydim.Burkuldu sanırım.Üstümdeki elbise de komple ıslandı.
-Kalkabilcek misin?
-Kalkarım.
Ayağa kalkmaya çalıştım ama burkulan ayağım yüzünden kalkamıyordum.
-Sanırım ayağım burkuldu.
-Hadi ya.Acıyor mu?
-Evet.
O sırada Anıl ve Mert kapıda bize bakıyordu.
-Oo kanka kolay gelsin.
-Ne diyorsun lan sen?
-Biz sizi yalnız bırakalım.Rahat edin.
-Oğlum kız düştü görmüyor musunuz? Ayağı burkuldu kalkamıyor.
Anıl ve Mert'in söyledikleri beni fazla utandırdı.
-Mert ver şu yerdeki bornozu.
Yağız bornozunu giydi.Böyle daha iyiydi.En azından utanmam geçerdi.
-Anıl gel yardım et kaldıralım Defne'yi.Niye öyle mal gibi duruyosun?
Bir koluma Yağız öbür koluma Anıl girdi ve küvetten çıktım.Ayağımı yere basmakta zorlanıyordum.
-Doktoru arayın gelsin.
-Tamam kanka.
Mert ve Anıl aşağı indi.Ayağıma baktığımda morardığını farkettim.
-Üstünde ıslandı benim yüzümden.Kusura bakma ya.
-Yok önemli değil.
-Yürüyebilcek misin? Odama gidelim temiz kıyafet vereyim sana.
-Ayağımı yere basamıyorum ki aşırı acıyor.
Yağız bir anda beni kucağına aldı.
-Şimdi acıyor mu peki?
-Yok acımıyor ama indir beni Yağız sende hastasın.
-Şuraya gitcez hemen korkma bişey olmaz.
Bu anın bitmesini hiç istemiyordum.Sevdiğim adamın kollarında,kucağındaydım.Kokusu ciğerlerime doluyordu.Ne yazık ki bu an çabuk bitti ve Yağız beni yatağına yatırdı.
-Burası senin yerin ama senin çok ayakta durmaman lazım.
-İyiyim ben şuan.
Dolabından siyah bir tişört ve siyah eşofman altı verdi.
-Bunları giyebilirsin.
-Teşekkür ederim.
-Rica ederim ben çıkayım sen giyin.
Üstümü giydim.Yağız kokuyordum artık resmen.
-Gelebilir miyim?
-Evet.
-Yakışmış kıyafetler.
-Teşekkürler.
-Rica ederim.
-Bak şuradaki çorbayı getirdim sana.Onu ye hadi.
-Sen mi yaptın?
-Evet ama hazır çorba karıştırdım sadece.
-Olsun.
Yağız çorbadan yemeğe başladı.
-Çok güzel olmuş ellerine sağlık.
-Afiyet olsun.
-Ağrıyor mu hâlâ ayağın?
-Biraz.
Mert odaya geldi.
-Abi doktoru aradık acil bir hastasının yanındaymış gelemezmiş.
-Nasıl gelemezmiş lan?
-Söyledim ama ne olduğunu ilaçları attı onları alıp sürün ve sargı beziyle bağlayın dedi.
-Tamam gidin alın ilaçları hemen.
-Anıl gitti almaya.
-Teşekkür ederim ya zahmet oldu.
-Ne demek yenge.
-Sende mi Mert?
-Abi napiyim Anıl'dan ağzıma takıldı.Bence yengemiz olmalı.
Mert Yağız'a göz kırptı.
-Al şu tabağı aşağı götür.
-Mert ben çorba yaptım ocakta duruyor.Acıkırsanız Anıl ile birlikte yiyebilirsiniz ondan.
-Valla mı? Çok teşekkür ederiz yenge.
-Rica ederim.
-Hepsini bitirmeyin lan.
-Bakarız.
Mert gülerek aşağı indi.
-Çok teşekkür ederim Defne.
-Ne için?
-Yanımda olduğun için.
-Önemli değil.
Yarım saat sonra Anıl geldi.Yağız ise şuan kremlerden ayağıma sürüyordu.
-Acıtmıyorum demi?
-Yok.
Beni kırmamak için o kadar narin sürüyordu ki kremi.Ona daha fazla aşık olmamı istiyordu herhalde.
-Evet bitti.
Yağız sargı bezini de taktı.Ayağımın ağrısı azaldı ama yere basabilcek miyim bilmiyordum.Anneme ne diyecektim onu da bilmiyordum.Telefonum da yanımda değildi.Sanırım mutfakta bıraktım.
-Ben ellerimi yıkayıp geliyorum.
-Yağız senden bir şey isteyebilir miyim?
-Tabiki.
-Ben çalıştığım lokantadaki Patronun motoruyla geldim buraya.Motorun geri götürülmesi lazım.
-Tamam sen adresi Mert'e at söylerim ben şimdi götürür o.
-Mert'in numarası yok ki bende.
-Vereyim.
Yağız Mert'in numarasını verdi ve adresi attım.
-Çok teşekkür ederim.
-Rica ederim Defne.
Yağız banyoya gitti.Ben de yatakta oturma pozisyonu aldım.
Anıl telefonumla birlikte yanıma geldi.
-Yenge telefonunu mutfakta unutmuşsun.Üç kere falan Can diye biri aradı.
-Tamam sağol getirdiğin için.
-Yenge Can kim?
-Arkadaşım.
-Tamam yenge.Yağız'ın yanında konuşma sen yine de o kıskanç böyle konularda.
-Tamam.
Can'a mesaj atacakken aradı.Bende odanın kapısını kapattım.Yağız'ın konuştuklarımı duymasını istemiyordum.Telefonu açtım.
-Defne neredesin sen? Sabahtan beri arıyorum.
-Bir arkadaşımdayım.
-Kim o arkadaşın?
-Sanane Can.
-Defne sen benim sevgilimsin.
-Artık değilim Can.Bitti.
-Bitti öyle mi neden peki?
-Sinirlenince kendini kaybediyorsun sen.Böyle biriyle birlikte olmak istemiyorum.
-Özür diledim kaç defa neden affetmiyorsun?
-Bitti Can uzatma daha fazla.
O sırada Yağız içeriye girdi.Telefonu hemen kapattım.Duymuş muydu konuştuklarımı bilmiyordum.
-Kusura bakma ya bir anda içeriye daldım.
-Yok önemli değil.Önemsiz biriydi zaten.
-Sevgilin falan mı?
-Artık değil ona karşı bir şey hissetmedim hiç.Bir şans verdim o kadar.Bitti ama.
-Anladım.Geç de oldu uyu istersen.
-Sen nerede uyuyacaksın?
-Bir sürü oda var burda merak etme.
-Tamam o zaman iyi geceler.
-İyi geceler.
Yağız odadan çıktı.Bende uyumaya çalıştım.Can mesaj atıp duruyordu bu yüzden engelledim.Saate baktım ve saat bir buçuktu.Ağzımın kuruduğunu hissettim.Odadaki su da bitmişti.Mutfağa inmem gerekiyordu.Yavaşça ayağa kalktım.Sarılı olan ayağımı hafif yere bastım.Tam basınca acıyordu.Sürahiyi alıp hafif adımlarla odadan çıktım.Merdivenleri indim ve mutfağa girdim.Bir bardak su içtim ve sürahiye de su doldurdum.
-Defne?
Yağız'ın sesiyle bir anda irkildim.
-Korkuttum mu?
-Evet biraz.
-Uyku mu tutmadı?
-Yok su bitti de su almaya geldim.
-Bana seslenseydin getirirdim.
-Uykunu bölmek istemedim.
-Ayağın iyi mi?
-Yere çok basamıyorum ama iyi yine de.
-Anladım.
-Sen de mi su içmeye geldin?
-Yok uyku tutmadı beni ya.
-Benimki de kaçtı artık.
-Film izleyelim mi?
-Efendim?
-Sevmez misin film izlemeyi?
-Severim.
-Gel izleyelim o zaman.
Şuan yaşadığım rüya mıydı gerçek miydi bilmiyordum ama eğer rüyaysa uyandırmasın kimse beni.
-Seç bakalım.
-Şu tithanic olsun.
-İzledim ama bir daha izlerim.Çok güzel bir film.
-Aynen.
Yağız'la yan yana film izlemeye başladık.
-Üşüdün mü sende?
-Evet sen?
-Bende üşüdüm bekle battaniye getireyim.
Yağız elinde bir tane battaniyeyle geri geldi.İkimizde bir battaniyenin altında durduk.Yağız ile dip dibeydik.O kadar güzel bir andı ki bu.Uykumun geldiğini hissettiğim için kafamı Yağız'ın omzuna koydum.O da asla geri çekilmedi.Hep onunla birlikte onun kokusuyla uyumak istedim şimdi gerçekten de o gerçekten yanımda ve onun yanında uykuya dalıyordum.Ne olursa olsun hayallerimin peşinden gitmekten vazgeçmedim ve başardım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutsuz Oluruz Biz Seninle
Genç KurguDefne ve Yağız.. Birbirlerini deli gibi seven ama mutsuz olmaktan korkan o çift.Karşılarına bir sürü engel çıkmasına rağmen birbirlerini sevmekten asla vazgeçmediler..Gelin hep birlikte bu güzel aşkı yaşayalım.Onlarla beraber mutlu olup onlarla bera...