Merhaba,arkadaşlar. Bölüm tam zamanında gelecekti ancak yazılı haftam bittikten sonra acil bi şekilde rahatsızlandığım için hastaneye kaldırıldım. Maalesef 4 gündür buradan çıkamıyorum. Diğer yazarınız da vize haftasında olduğu için çalışıyor. Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmezseniz çok seviniriz,hepinizi çok seviyoruz. 😍😘
-ALİN-
"Neyden bahsediyorsun?" derken onun söyledikleri zihnimde dönüp duruyordu.Her bir kelimenin ne anlama geldiğini bilmeme rağmen inanmamakta ısrarcıydım.
"Duydun." dedi buz gibi sesiyle ve acımadan devam etti. "Sence de babandan intikam almak için kullanabileceğim en kolay ve en etkili lokma sen değil misin?"
"Yalan söylüyorsun!Benim babam asla böyle bir şey yapmaz!" Diye bağırdımda onu göğsünden ittim.Fakat o yerinden kıpırdamadı, sarsılmadı bile.Kıvanç.Beni bileklerimden duvara sabitledi ve sıcak nefesini yüzüme üfleyerek konuştu.
"Yaptı Alin.Yaptı." Gözlerini kapatıp sessiz bir nefes aldı ve devam etti. "Selim Menay ve Menderes Baykan ailelerimizin katili."
Söyledikleriyle birlikte canım yansa da her ne kadar inanmak istemesem de bu doğruysa,ne yapacağımı düşündüm.Aynısı benim aileme yapılsaydı bu kadar rahat olabilir miydim? Hayatıma kolayca devam edebilir miydim? Cevap bariz bir şekilde ortadaydı.Gözlerimi kapatıp babamların bunu yapma olasılıklarını düşündüm.Mantıklı düşünmeye çalışsam da kalbim böyle bir şeyin asla doğru olmayacağını haykırıyordu.
"Sana neden inanayım Kıvanç?" dedim ve bileklerimi kurtarmak için çırpınmayı bırakıp devam ettim. "Söylesene gözlerinin içine baka baka yalan söylemiş, senden nefret ediyorken sevdiğine inandırmış birine bir daha inanır mıydın?"
Bileklerimdeki ellerini usulca çekip birkaç adım geriledi.Gözleri hala üstümdeydi.Sorduğum sorunun cevabını duymak istiyordum.O inanır mıydı?Güvenir miydi bir daha? Peki ben neden kendime cevap veremiyordum? Neden hala bir yanım ona güvenmek istiyordu?
"İnanmazdım." dedi fısıltı halinde çıkan sesiyle ve yatağın ucuna oturup başını ellerinin arasına aldı.Az önceki güçlü hali bir anda gitmiş çaresiz bir adam kimliğine bürünmüştü sanki.Parmak uçlarıyla şakaklarını ovalamaya başladığında gidip yanına oturdum. "Bana inanmayacaksın değil mi artık?" diye sordu başını kaldırmadan.
Bu sorusuna şaşırdım.Günlerdir canımı acıtmaktan bir an olsun çekinmeyen adam şimdi bir daha ona güvenip güvenmeyeceğimi soruyordu.Şu an bile sorduğu şeyin altında bir şey arıyordum.Çünkü bu beni kaçıran Kıvanç'ın soracağı bir soru değildi.Bu soruyu ancak aylardır bana aşıkmış gibi davranan Kıvanç'ın sorusu olabilirdi.
"Hanginiz soruyor bunu?İntikam isteyen Kıvanç mı yoksa bana aşık Kıvanç mı?" dedim yalandan bir gülüşün eşliğinde.Yalan olsa da sana aşık Kıvanç demesini istiyordum.Onun beni sevmediğini, nefret ettiğini düşündükçe mideme kramplar giriyordu.
"Bilmiyorum." dedi başını iki yana sallayarak.Ne demekti şimdi bu?Çok mu zor sormuştum.Benden iğrendiğini,nefret ettiğini söylemişti.Şimdi neden intikam isteyen Kıvanç demiyordu.Kafanı karıştırmak istiyor diye hatırlattı içimdeki kırgın kız çocuğu.İnanmamam gerekiyordu, söylediği hiçbir şeyin kafamı karıştırmasına izin vermemem gerekiyordu.
"Bilmiyorsun, güzel..." diye mırıldanıp ayağa kalktım. "Derin'in yanına gitmek istiyorum." dedim kollarımı göğsümde birleştirdim.
"Gidemezsin." derken yerinden kalkıp pantalonun kemerine ellerini yerleştirdi.
"Ne demek gidemezsin?Ona bir şey mi oldu?"
"Hayır iyi yani iyidir, bilmiyorum."
"Ne biliyorsun sen Kıvanç?Her sorduğuma bilmiyorum diyorsun.Amacın beni delirtmekse bunu başardığını bilmeni isterim." dediğimde gözlerini yumdu ve burnunun kemerini sıktı.Acı çektiği her halinden belliydi.Sendeleyip ahşap şifoniyere tutunduğundan yanına gidip koluna girdim.Kıvanç'ın inlemesiyle istemeden zarar verdiğim kolunu tuttuğumu anlayıp geri çekildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hatırlamadığım
Teen FictionYıllar sonra Amerika'dan kalkıp gelen Arda ile Kıvanç. Müthiş bir arkadaş grubuna sahip olan ancak yıllarını gerçek aşkı bulmaya harcamış Alin ve Derin. Eski hatıraların ve sırların arasında sıkışıp kalmış iki genç kız. İntikam mı aşk mı ? # Kıvanç...