10

19.2K 2.1K 1.4K
                                    

günaydınlar, şaşırmayın bu bölümde önceki günün devamındayız tamam mı? honu jeonginden buraya nasıl geldi demeyin xödmdömsşss

iyi eğlenceler

---

Minho sessizce kapıyı açmış, eve girmişti.

Saat gece yarısını çoktan geçmişti ve kardeşinin uyumasını beklerken şirkette bir süre uyuduğu için şu an oldukça dinç hissediyordu.

Evi dolduran yoğun çam kokusuyla gülümsedi, Jisung'ın kokusu tüm eve yayılmış; Minho'nun baskın feromonu uzun süredir evde olmadığı için başka bir kokuyla karışamamıştı.

Onu ferahlatan kokuyla salona geçip sessizce koltuğa oturmuş, telefonunu çıkarıp gelen birkaç mesaja bakmıştı. Birkaç dakika önce Changbin yazmıştı hepsini.

Eğer rahat etmiyorsa Felix'le aynı ortama girmeyeceğinden falan bahsediyordu. Minho arkadaşının adına basıp telefonu kulağına görümüş, ikili koltuğa uzanmıştı.

"Efendim?" diye açılan telefona güldü.

"Ben sana kardeşimle görüşme mi dedim?"

"Ne bileyim oğlum, ne dediğin belli mi? Bir anda kardeşimle ilgilenşyor musun dedin, neyi sorduğunu bile anlayamadan esip gürledin. Küçük olduğunun zaten farkındayım, ayrıca Felix'e daha önce yan gözle bakmamıştım." dedi Changbin.

Minho'nun bu soruyu neden sorduğunu bile anlamamıştı.

"Kartları açalım." dedi Minho iç çekip. Gözlerini kapatmış, hoşuna gitmese de konuşmuştu. "Yongbok'un seninle ilgilendiği belli."

"Ne?" Karşı taraftan gelen şaşkınlıkla güldü. "Eğer kardeşimin üzülmesine sebep olacaksan en başından onun kardeşinden farksız olduğunu kibarca belli et, ha diyorsan Yongbok'tan daha iyi eş olmaz işte o zaman düzgünce kardeşimle ilgilenebilirsin."

"Çok pardon sen kardeşinle ilgilendiğimi nereden çıkardın?" dedi Changbin şaşkınlıkla.

"Hep öyle olur. Ağabeyler uyarır ve yakın arkadaşlar küçük kardeşlerle flört ederler. Yongbok sevgilisi olan kişiyle bir an önce evlenmenin hayalinde. Okulu bile bırakır evlenmek için, demem o ki, ciddi düşünmeyeceksen yakınından bile geçme." dedi Minho açıkça.

Changbin hem şaşırmış hem de kızmıştı. Minho'nun böyle bir şey demesini beklrmiyordu. Birkaç iç çekişten sonra onayladı.

"Felix oldukça güzel bir çocuk ama ilgileneceğim kadar yalnız kalmadık. Bana güvensen böyle bir konuşma yapmazdın zaten." Minho aldığı cevapla göz devirmişti. Arkadaşıyla tartışmayı istemiyordu ama o yöne doğru gidiyorlardı.

"Özür dilerim Changbin seni kırmayı istemedim ama biliyorsun, yakından şahit olduğumuz şeyler var." dedi Minho sessizce. Jisung'ı kırmak istemiyordu.

"Jisung mı?"

"Hm." Changbin onyalyarak iç çekti.

"Kardeşinle ilgilensem evlenmeden ona dokunmazdım, dokunsam da ortada bırakmazdım. Eşeğin kulağına karpuz kabuğu kaçırdığın için bu gece rüyama Felix girecek, mutlu musun şimdi? Akşamdan beri Felix ve benden bahsediyorsun." dedi Changbin. Minho gülmüş, gözlerini kapatmıştı.

"Çirkin rüyalarda görme meleğimi."

"Meleğini rüyalarıma sokmak üzere olan sensin it. Her neyse. İyi geceler, yok kardeşinle aramda bir şey için rahat olsun." dedi Changbin.

Minho onaylamış, kapatmadan önce duyup duymayacağını bilmeden konuşmuştu. "Changbin, kardeşimle evlenmesine onay vereceğim ilk kişi sensin bu arada, sana güveniyorum ben."

the omega | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin