20

17.8K 1.9K 2.3K
                                    

bayramda bölüm atmaya devam edeyim mi?

iyi bayramlar bu arada~

---

Kontrolden sonra tam iki hafta geçmişti. Jisung'ın artık belli olan üç buçuk aylık hamileliği okulda dedikodulara bolca konu olurken, Jisung hiçbirini umursamıyor, arkadaşlarıyla gülüp eğleniyordu.

Jeongin birkaç kere Jisung'a kötü sözler söyleyelerle kapışmış, disiplinlik olmanın kıyısından dönmüştü. Seungmin yanlarından geçerken Jisung'ı ayıplayanlara sert bakışlar atıyor, korkup sustuklarında sırıtarak arkadaşına veriyordu tüm ilgisini.

Felix ise... O her zamanki gibi ağabeyine gidip Jisung'ı koruması için bazı olayları abartarak anlatıyor sonunda da arkadaşı tarafından azarlanıyordu.

Bu konularda en sert olan ise Hyunjin'di. En son bir alfayla kavga etmiş, kolunu kırmıştı. İki haftadır alçıdaydı kolu.

"Acıktım~" Jisung Felix'in evde hazırladığı sandiviçi çoktan yemiş ve kantinde oturdukları için canı bir şeyler çekmeye başlayınca kozlarını kullanmaya karar vermişti. Çünkü Felix kantinden hiçbir şey yemesine izin vermiyordu.

"Sandiviç yedin ya." Felix şaşkınlıkla arkadaşına bakarken Jisung dudak büzdü. "Ama duymadım. Şöyle güzel bir tost olsa... Çok da canım çekti." Seungmin rol yapan arkadaşıyla göz göze gelince gülüşünü bastırmıştı. En kolay kanan Hyunjin'di zaten.

"Alalım tost bebiş, karışık mı?"

"Hm hm, çok güzel koktu." Jisung heyecanla konuşurken Felix ofladı. "Ama zararlı."

"Bir şey olmaz bir kereden, hiçbir şey yedirtmiyorsun zaten." dedi Hyunjin söylenirken. Tam ayaklanmıştı ki masalarına elinde karışık tost ve meyve suyuyla gelen Beomgyu ona göz kırpıp elindekileri Jisung'ın önüne bıraktı.

"Afiyet olsun güzelim."

"Nereden güzelin oluyor be? Haysiyetsiz, ahlaksız. Küfredemiyorum biri küfretsin şuna." dedi Felix kaşlarını çatarken. Jisung ona gülmemek için başını eğdiğinde Beomgyu yanlış anlamıştı.

"Jisung, konuşalım mı?"

"Hayır." diyen Seungmin'di. "Yürü git uçkurunu başka yerde tatmin et, arkadaşımızı bir kere alet edersin oyunlarına, ölmemişsen ikinciyi denersin, zorlarsan üçüncüyü göremezsin." derken sırtını dikleştirmişti.

Felix, genelde sessiz kalıp homurdanan arkadaşının özgüvenle bir alfayı terslemesine şaşırırken Hyunjin keyifle sırıtıyordu. "Alçıma güveniyorsan bayağı ağır, kırarım bununla kolunu bacağını, yaylan şimdi."

Jisung onu koruyan arkadaşlarına gülümserken Beomgyu iç çekti. "Jisung, konuşmamız gerekiyor."

"İki ay önce kapandı senin dönemin yalnız."

"Susun da Jisung'la konuşayım." Jisung eğlenerek Beomgyu'ya dönmüş, kollarını çaprazlamıştı.

"Ne konuşacaksan burada konuş." dediğinde Beomgyu sandalye çekip Jisung'ın dibine girdi. Elini yanağına koyduğunda Jeongin vurmak için hareketlense de Jisung ondan önce davranıp elini itince arkasına yaslandı.

"Seni çok özledim."

"Yani?" dedi Jisumg alayla. "Ne yapabilirim?"

"Bir şans daha ver, bebeği aldırabiliriz, yarın yaş günün." dedi Beomgyu. Hyunjin gülerek dilini ağzının içinde yuvarladı.

"Ben de bebeğe babalık yapabilirim diyeceksin sanıyordum." Beomgyu genci duymazdan gelirken Jisung göz devirdi.

"Dizide miyiz? Sen özledim diyeceksin ben de geleceğim, öyle mi?" diyerek alfanın yüzüne yaklaştı. Parmağıyla omzunu ittirmişti.

the omega | minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin