🍃💚🍃d
___________________________________"Sakin ol. Bak karşındaki her zaman seni sinir etmez. Normal bir ruh halindeyken dene." dedi Paren. Omuzlarımı düşürdüm. Gözlerimi kapadım. Sonra sinirle açtım.
Bir kere benim gücüm acı vermekti. Nasıl normal bir ruh halinde yapabilirdim ki? Durduk yere niye küçük sıçana acı vereyim?
Gözlerimi küçük sıçana çevirdim. Ve kıstım. Olmasını beklerken bir ses geldi ve gözlerimi açtım. Hemstrım insan olmuştu!
Gözlerimi irileştirdim. "Bunu ben mi yaptım?" diyip başka bir gücüm olduğunu düşünüp içimde kuzeydoğugüneybatı afrika dansını yaparken Orfe atladı. "Kusura bakmayın yanlışlıkla oldu," Dedi.
Gururla dikleştirdiğim omuzlarım hayal kırıklığıyla geri düştü. Nefesimi verdim. "Ya ama yaaa,"
Sonra kendi haline dönen küçük sıçana baktım. Orfe büyüyü ilerletmiş nesne ve hayvanları insana çevirebiliyordu. Ben daha az önce insana çevirdiği hemstırı döndüremiyorum.
"Bana bak küçük sıçan, " dediğimde onu hep aynı şekilde tehdit ettiğimi farkettim. "Dön artık!" Derken sen mi büyüksün ben mi bakışlarımı attım.
Yanımdaki Paren "Tamam, sen sinirlen, sadece sinirlen." Dedi ve yıkık yıkık başkasına gitti. Gözlerimi hemstrımdan çekmedim. Hatta gözlerimi kapayıp açtığımda daha hızlı dönmeye başladı. Aklımdan 'daha hızlı, daha hızlı' diye geçiriyodum. Ta ki odada ki elektrikler gidene kadar. Duyabildiğim tek şey uğultuydu.
Elektra'dan :
"Ben yapmadım." Dedim bana dönen gözlere karşı. Sonra ise gözlerim oturağında sabit duran Elysion'a kaydı. Odadaki tek ses hemstrın döndürdüğü çarkın gittikçe hızlanan sesiydi. "O yapıyor." Paren, ben, Aidos ve Ivan'ın odasından Orfe, Elysion'ın yanına gittik.
Karşısına yani çarkın arkasına geçtiğimizde, Elysion'ın farklılaşan yeşilleri oldukça korkutucuydu. Paren ona dokunacakken Aidos durdurdu ve ardından karşısına geçti.
"Aidos zararlı olabilir. Dokunma," diyen Paren'i tınlamadı. Aklıma gelen fikirle atladım. "Aidos, konuş onla!" başını çevirdiğinde bakışlarından anlamadığını anladım. Sonra ise kaşları havaya kalktı ve konuşmama gerek kalmadan o dediğimi anlamıştı.
Parmakları ona değdiğinde "Dur!" Diye oldukça tok ve net sesi ile emir verdi.
Sağolasın, çok yorduk biz seni. Geç şöyle bir dinlen. Fazla yüklendin, Tanrı korusun güçlerin tükenir falan.
Elysion sarsıldı, bir daha sarsıldı ve sonra gözlerini kapadı. Bedeni yıkılacak gibi değildi. Birbirimize bakarken Aidos'un ne yapacağını bilmediğini görebiliyordum. Kaldı ki hiçbirimiz bilmiyorduk.
Hiç bir yaşam belirtisi göstermeyen bedenine Aidos onay bekler gibi baktıktan sonra tekrar dokundu.
Daha sonra ise onun gözleri açıldı.
Açtığında ise gözleri düzelmişti. Bomboş gözlerle son söylediği "Aidos," oldu. Sonra kendini bıraktı.
Dibinde duran Aidos onu tutarken ben yanına koştum.
Yüzünde onu görmemi engelleyen saçlarını yüzünden çektim. Saçlarına dokunurken parmaklarıma değen teniyle kaşlarımı çattım. Ve bu sefer doğrudan yüzüne dokundum.
Tabi sonra elimi hemem geri çektim. Çünkü çok sıcaktı.
"Elysion yanıyor." dedim Aidos'a bakıp. Orfe yanımıza çöktü. Elysion'ı Aidos'tan alırken hızlandı ve arkasına bakmadan kapıdan çıktı.
![](https://img.wattpad.com/cover/274592836-288-k622664.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Tanrıça'nın Kızı
FantasyDikkatinizi çekecekse evet! Kitapta yarı tanrı okulu var. Selam, ben Melissa. Dünya'da yaşayan okuldan eve evden okula hayatı olan bir kızdım. Babamın doğum günü hediyesi hayatımı değiştirene kadar. Selam, ben Elysion. Antor'un yarı tanrı okulunda k...