Bölüm 26) "Kaçış"

148 6 0
                                    

🍃💚🍃k
___________________________________

Hırsla odama yönelirken bir kaç kişinin göz hapsine ve laflarına maruz kalmıştım. Odama girmeden önce ise Elektra adımı söyledi.

"Ne oldu?"

"Anlaşılan fotoyu görmüşsün" dedi. Nefes verdim. "Yalnız kalmak istiyorum. Lütfen!" dedim.

Başını sallayınca tepki bile vermeden odaya girdim ve kapıya yaslanıp diz çöktüm.

Bu bana niye bu kadar koymuştu ki?

Başımı ellerimin arasına alırken aldatılmış hissediyordum. Ama içimden ağlamak falan gelmiyordu. Çok sinirliydim. Sadece sinirli.

Dikkatimi çekip kafamı kaldırma sebep olan şey ise Zillerin çalmasıydı.

Önüme düşen kağıdı aldım. "Git" yazıyordu. Kaşlarımı çattım.

"Zilli, sende mi?"

Önüme bir kağıt daha geldi.

"Git. Burdan yani. Fairyland'a" dedi.

Kaşlarını çattım. "Ne?"

Fairyland da neresiydi?

Önüme bir kağıt daha düştü. Ve sonra bir tane daha.

"Bunlar geçit kapısının sözü. Geçit kapısına git. Ve daha sonra tereddüt bile etmeden gir. Anneni bulacaksın Elysion." Fikir aklıma yatarken bunun şuan için tam da ihtiyacım olan şey olduğunu düşündüm. Aslında düşünmek değildi bu. Canım yanıyordu ve istediğim buydu.

"Geçit kapısı nerede?" Derken "Okuldan çık yeter." Dedi. Sonra ise yine ziller çalmaya başladı.

Odamda tek başıma kalınca yavaşça bana verdiği kağıdı açtım. Sonra aynada kendime baktım.

"Bu çok çılgınca olacak." başımı iki yana salladım ve bu iğrenç ruh halinden kurtuldum.

İstemsizce heyecanlanırken direk çantamı aldım ve yatağa koyup ağzını açtım. Önce biriktirdiğim Zilli'nin notlarını aldım. Daha sonra bir kaç kıyafet koydum. Üzerime bol kolsuz bir tişört ve altıma da bol bir kot şort giydim. Ve belime de kırmızı ekoseli gömleğimi bağladım.

Çantamı sırtıma aldıktan sonra kol kısmına ceketimi astım. Odamın pencerelerini açarken bugün ne kadar çok şey yaşadığımı farkettim.

Son günüm müydü ki burda?

Batmak üzere olan güneşe uzun uzun baktım. Perdeleri açık bırakıp Zilli'nin verdiği geçit kapısının sözlerini çantamın kenarına soktum. Sonra odamın kapısından son kez odama baktım. Ve kapımı çektim.

Aidos'un odasına gidip seçtiğimiz kitapları ve Zeus'un verdiği parşömeni aldım. Çantama güzelce yerleştirirken yatağa gözüm takıldı.

Beynime anılar hücüm ederken kafamı istemsizce iki yana salladım.

Her şeyden vazgeçebiliyordun ama anılar? Onlardan da vazgeçebilir miydin?

Aidos'un odasından çıktım. Yavaşca merdivenleri indim. Tam son merdiven bitmişken sesleri duydum.

Aidos, Orfe, Aethra, Aeson ve Miranda geliyodu sanırsam. Hızlıca merdiven arkasına saklanırken gizlice izlemeye başladım. Aidos diğerlerinden önde sinirle merdivenleri çıkıyordu. Arkasından da Orfe gidiyordu. Oda sinirliydi. Aeson yayıla yayıla yürürken "Çok büyük kavga edecekler," dedi. Onlar odalarına giderse çok kısa bir zamanım olacaktı. En son Aethra ve Miranda da gidince hızlıca çıkışa gittim.

Kayıp Tanrıça'nın KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin